logo
26 NİSAN 2024

Vizyon fukarası AB'cilerin kâbusu

10.03.2002 00:00:00
Ankara'daki son AB fırtınası, iktidar ve muhalefetteki AB'cilerin vizyonsuzluğunu ve bitmişliklerini de ortaya koydu. 13 yaşındaki başörtülü öğrencilerin polisler tarafından kovalanıp kelepçelenmemesi için bile AB'den talimat bekleyen Mesut Yılmaz'ın istismar oyunu ve vizyonsuzluğu ortaya çıkmadı sadece.

AB'ye bağımlısı vizyonsuzların umutları suya düştü

ABD lobilerindeki ağız alışkanlığından mı, ne; önceki gün "Kürdistan" lafını gevelemenin dün kuru sancısına tutulan Tayyip Erdoğan'ın da "hukukun üstünlüğü, bireysel ve kültürel hakların tanınması ve işleyen bir piyasa ekonomisi için AB şart" türünden AB'ye bağımlı vizyonsuz umutları da suya düştü. Önceki gün öyle konuştu; şayet "ABD lobilerindeki lakırdılarını örtmek için güya suret-i haktan görünerek ayağının tozuyla gündemi içki referandumuna boğduktan birgün sonra 'belediye başkanlığım dönemimde hiç meyhane kapattım mı ki bana yükleniyorsunuz' deyip çark ettiği" gibi AB görüşünden de bugün vazgeçmedi ise tabii... AB'nin dayatmalarıyla yapılan "değişiklikleri desteklemek"ten başka bir çare yok, başka bir "rasyonel akıl yok" deyiverdi Erdoğan. Erdoğan, Yılmaz'a takılıp gidiyor; Yılmaz ise kamuoyunda, anketlerde yüzde 2-3'lerin altında seyrediyor.

Paşalar mandacılığı silkeledi

At gözlüğüne mahkum eski ve yeniyetme politikacıların bu vizyonsuzluğu üzerine Kılınç Paşa'nın "AB'ye takılıp kalmamayı ve stratejik alternatif aramayı" hatırlatmasının yanısıra Kıvrıkoğlu Paşa'nın "teröristlerin hamiliğini üstlenen AB"nin altını kalın çizgilerle çizmesi, Bağımsız Türkiye Partisi dışındaki tüm siyasileri adeta alabora etti. Çünkü bunlar, Türk siyasetini Brüksel'e (AB), Türk ekonomisini de Washington'a (IMF) ihale etmişler; politik icazetlerini de milletten önce bu iki başkent lobilerinden almak için çabalamışlar.

Paşaların beyanatlarıyla sanki bu hesaplar epeyce karıştı Ankara'da. Bana sorarsanız paşalar, mandacılığı silkelediler. Fakat kimi politikacılarımız bir anda ayaklarının altındaki halının, üzerine kuruldukları koltuğun çekilip alındığı kâbusunu yaşadılar. Şamata bundan.

Acı gerçekler ve AB'cilerin

sanal kâbusları

Yılmaz "Bu görüşler; Türkiye'nin AB'ye alternatif olarak, geleceğini Rusya'yla, İran'la birliktelikle araması önerisi, bana göre bir vizyon değil, olsa olsa bir kâbus senaryosudur" dedi açıkça. AB bağımlısı vizyonsuz politikacılarımız, Türkiye'nin yıllardan beri yaşadığı "faturası ağır acı gerçekler"i örtmek için "sanal kâbuslar" üretme peşinde. Diğerleri o kadar cesaret edemediler.

Fakat Türkiye'nin bugüne kadarki AB veya IMF ilişkilerine bakılırsa; asıl kâbusun, "stratejik alternatif arayışlar ve milli duyarlıklar" değil, Yılmaz'ın ve yeni çırak vizyonsuz AB'cilerin beynindeki "AB ve IMF kemirgeni" olduğu kolayca anlaşılır. Hesap ortada... Bilanço açık.

Hangisi kâbus, hangisi değil?

AB ve ABD ilintili PKK terörü sebebiyle, 25-30 bin insan ve 100 milyar doların üzerinde maddi kaybımız sözkonusu.

ABD güdümlü Körfez oyunundan 40 milyar dolar...

AB ilintili 6 yıllık maceramız Gümrük Birliği'nden 60 milyar dolar...

ABD ilintili kota ve ambargolardan şu kadar...

Yolsuzluklardan, batıklardan al sana bir o kadar daha zarar.

Bu kâbus değil, öyle mi?

IMF'nin talimatıyla buğday üretimi azaltılır, şekerpancarı ürünü düşürülür, tütün tarımı bitirilir. Fındık yerine kızılağaç diktirilir. Çaylar sökülür. Kepenkler kapatılır. Milletin el emeği göz nuru işletmeleri kelepire çıkartılır. Yabancılara sunulmak üzere haraç-mezat listeleri tutulur.

Bütün bunlar kâbus değil;

öyle mi?

Şehit aileleri hastahane kapılarında ellerindeki yeşil kartlarla yerlere yığılırken, üç kuruşluk yardım için banka kuyruklarında akşamlarken; binlerce insanın canına kıyan İmralılı "lüks idamlık" için orayı gezip gören bir yetkilinin sarfettiği "Orada bulunan cihazlar Ankara Numune Hastanesi'nde yok. Hangimiz 6 ayda bir sağlık kontrolü yaptırabiliyoruz? Ama Öcalan, günlük sağlık kontrolünden geçiriliyor" ifadesinde saklı "AB karşısındaki irade zaafiyeti" kâbus değil; öyle mi?

CIA bağlantılı para cambazı Soros, gözümüzün içine baka baka "En iyi, en stratejik ihraç malınız ordunuzdur" diye ürür. Politikacılarımız, acaba Soros'un zikrettiği ihraç malları arasında kendilerini zikretmediği için mi, sessiz kalır.

Bu kâbus değil, öyle mi?

Ardından ABD Büyükelçisi Pearson sıraya girip "IMF'den aldığınız 35 milyar doların 17 milyar doları Amerikan halkının vergisidir" diye bağırır.

Bu da kâbus değil öyle mi?

Bu kâbuslar,

ne zaman mı bitecek?

Avrupa Birliği'ndeki Türkiye'de bütün bunlar olmayacakmış, öyle mi? Bu kâbuslar kimin eseri? Asıl bu bilançolar kâbus ise, bunları oluşturan aklın, reçetenin, hesapların sahipleri kimler? AB, ABD, IMF ve onlara bağımlı yerli demirbaş politikacıları... değil mi? Değilse, hayır, deyin.

O halde kâbus, vizyon fukarası AB'cilerin dediği gibi bütün bu ağır bilançoları hesap ederek Kuvay-ı Milliye ruhuyla yeni stratejik alternatifler aramak değil, bu faturaları milletin sırtına bindiren politik, dış politik anlayışlar ve bunun yerli-yabancı taşeronlerinin ahvalidir.

Şimdi bu "ağır gerçekler"i idrak etmek yerine işi sağa-sola çekiştirenler, herhalde seçim sandığının açıldığı gün asıl kâbusu yaşayacaklardır. Zira önümüzdeki seçimde millet, Türkiye'nin kurtuluşu için bütün bu kâbuslara son verecektir; Kuvay-ı Milliye ruhunun somut çözümleri ve milli modelleriyle abideleştiği Bağımsız Türkiye Partisi'nin şahlanışı bunu göstermiyor mu?

Yoksa, asıl korktukları bu mu?

Ama korkmasınlar; milletimizden, değerlerimizden, milli stratejilerimizden, bayrağımızdan, sancağımızdan, askerimizden uzaklaşıp hep Batı'ya doğru kaçmasınlar. Sadece, mavi zemin üzerinde 12 havariyi temsil eden AB'nin 12 yıldızına takılıp kalmasınlar; önlerinde gayya gibi büyük çukurlar var. Bunu görsünler yeter. Kâbusları, böylece son bulur belki.

Şüphesiz, Kuvay-ı Milliye ruhu onları da sarıp sarmalar, onlara da babalık yapar. Bu millet, asırlarca nice taşları bağrına basmıştır.

Görene... Köre ne?
 
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu?
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
İnsan ‘kokuşmuş bir sudan’ yaratıldığını bilmiyor mu?
Ekonomiyi soğutmaya devam
IMF'siz IMF programı uygulanacak
Beyaz Saray'dan Erdoğan ziyareti sorusuna yanıt
'Takvime alınmış bir program yok'
'Suça konu ihaleyi hatırlamıyorum'
'Siyasi yasak' davası ertelendi
'Herkes lütfen bu tavrımızı çok iyi bilsin'
CHP'de 'Saray' kavgası kızışıyor!
İmam nikahlı eş anneden şikayetçi oldu
7 aylık bebeğini yola bıraktı!
AKP'li belediyeden o görüntü hakkında açıklama
'Takdir halkımızındır'
Ankara'da konuşulan Akşener senaryosu
Hedefi 2028 mi?
Piyasalar merakla bekliyordu
TCMB faiz kararını açıkladı
İddia üzerine DMM'den açıklama geldi
Ehliyetlerine el konulmayacak!
Projeyi öğrenciler geliştirdi
8 şiddetindeki depreme dayanıklı
Özel'den 'Çorlu' kararı hakkında açıklama
'Siyasi sorumluluk unutulmamalı'
AK Partili meclis üyesinin dikkat çeken şovu
Başkanın önünde kendini yere attı
Irak'tan atılan adım hakkında MSB'den açıklama
PKK 'yasaklı örgüt' ilan edildi
Çorlu tren kazasının cezaları belli oldu
6 sene sonra karar açıklandı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.