Hükümet, İstanbul Boğazı'nda kurulacak üçüncü köprünün adının Yavuz Sultan Selim olacağını açıkladı.
Şaşırmadım.
Çünkü hükümetin yapmaya çalıştıklarıyla Yavuz'un yaptıkları arasında büyük paralellikler var.
Yavuz Sultan Selim kimdir?
Babası Sultan İkinci Bayezid ve kardeşleri ile taht mücadeleleri vererek 1512 yılında tahta çıkan Yavuz Sultan Selim, kısa süre sonra 1514 yılında ordusuyla birlikte ilk olarak İran üzerine yürüdü.
Çaldıran Ovası'nda gerçekleşen savaşı Osmanlılar kazandı.
Yavuz, iki yıl sonra Mısır üzerine yürüdü.
5 Haziran 1516'da başlayan Mısır seferi 24 Ağustos 1516'da Mercidabık'ta gerçekleşen savaşla son buldu.
Mısır Osmanlılara geçmişti.
Mercidabık Savaşı'ndan sonra Mısır'ın başına Tumanbay geçti.
Yavuz Sultan Selim Sina Çölü'nü geçerek, Ridaniye'de başında Tumanbay'ın olduğu Mısır Ordusu ile tekrar karşılaştı.
22 Ocak 1517'de Ridaniye savaşı kazanıldı.
Bu savaşla birlikte Memlük Devleti tarihe karıştı.
1520 yılında 49 yaşında iken Aslan Pençesi denilen bir çıban yüzünden vefat eden Yavuz, 8 yıllık padişahlık yaşamında batıya hiçbir sefer düzenlemedi. Bütün seferleri Müslümanlar üzerine oldu.
Bugün boğaza kurulacak üçüncü köprüye Yavuz Sultan Selim adını veren hükümet de Türkiye'nin tüm imkânlarını kullanarak Müslümanlar üzerine yükleniyor.
Irak'a girmekte tereddüt eden ABD'ye bu hükümet cesaret vermiştir.
Libya'da işi olmadığı halde NATO'nun müdahalesine bu hükümet yeşil ışık yakmıştır.
Afganistan'da NATO kılıflı ABD işgaline yine bu hükümet ortak durumdadır.
Bütün İslam coğrafyasının sınırlarını ve rejimlerini değiştirmeyi amaçlayan ve içinde bulunduğumuz coğrafyayı kan gölüne çevirmeyi amaçlayan Büyük Ortadoğu Projesi'nde (BOP) mevcut hükümet eş başkandır.
BOP'un bir versiyonu olan Arap Baharı projesinde de bu hükümet taşeron konumundadır.
Bugün BOP ve Arap Baharı'nın dolayısıyla da İsrail'in hedefindeki Suriye'de isyancı teröristleri destekleyerek ateşe körükle giden de yine bu hükümettir.
Yavuz Sultan Selim şüphesiz başında bulunduğu imparatorluğun çıkarlarını düşünerek bu seferleri yapıyordu.
Müslümanları hedef tahtası haline getirmiş olan mevcut hükümet ise ülkesinin çıkarlarına değil, ABD ve İsrail çıkarlarına hizmet etmektedir.
Bundan dolayı mevcut hükümetin işlediği cinayetler Yavuz'un işlediklerini bile gölgede bırakacak seviyededir.
Kendilerine Yavuz misyonu biçmiş, yeni Osmanlıcılık hayalleri kuran bizim şaşkın siyasilerin ilahi adaletin varlığını unutmamalarında fayda var.
Hesap günü geldiğinde ellerine bulaşan Müslüman kanı onları boğacaktır.
Şaşırmadım.
Çünkü hükümetin yapmaya çalıştıklarıyla Yavuz'un yaptıkları arasında büyük paralellikler var.
Yavuz Sultan Selim kimdir?
Babası Sultan İkinci Bayezid ve kardeşleri ile taht mücadeleleri vererek 1512 yılında tahta çıkan Yavuz Sultan Selim, kısa süre sonra 1514 yılında ordusuyla birlikte ilk olarak İran üzerine yürüdü.
Çaldıran Ovası'nda gerçekleşen savaşı Osmanlılar kazandı.
Yavuz, iki yıl sonra Mısır üzerine yürüdü.
5 Haziran 1516'da başlayan Mısır seferi 24 Ağustos 1516'da Mercidabık'ta gerçekleşen savaşla son buldu.
Mısır Osmanlılara geçmişti.
Mercidabık Savaşı'ndan sonra Mısır'ın başına Tumanbay geçti.
Yavuz Sultan Selim Sina Çölü'nü geçerek, Ridaniye'de başında Tumanbay'ın olduğu Mısır Ordusu ile tekrar karşılaştı.
22 Ocak 1517'de Ridaniye savaşı kazanıldı.
Bu savaşla birlikte Memlük Devleti tarihe karıştı.
1520 yılında 49 yaşında iken Aslan Pençesi denilen bir çıban yüzünden vefat eden Yavuz, 8 yıllık padişahlık yaşamında batıya hiçbir sefer düzenlemedi. Bütün seferleri Müslümanlar üzerine oldu.
Bugün boğaza kurulacak üçüncü köprüye Yavuz Sultan Selim adını veren hükümet de Türkiye'nin tüm imkânlarını kullanarak Müslümanlar üzerine yükleniyor.
Irak'a girmekte tereddüt eden ABD'ye bu hükümet cesaret vermiştir.
Libya'da işi olmadığı halde NATO'nun müdahalesine bu hükümet yeşil ışık yakmıştır.
Afganistan'da NATO kılıflı ABD işgaline yine bu hükümet ortak durumdadır.
Bütün İslam coğrafyasının sınırlarını ve rejimlerini değiştirmeyi amaçlayan ve içinde bulunduğumuz coğrafyayı kan gölüne çevirmeyi amaçlayan Büyük Ortadoğu Projesi'nde (BOP) mevcut hükümet eş başkandır.
BOP'un bir versiyonu olan Arap Baharı projesinde de bu hükümet taşeron konumundadır.
Bugün BOP ve Arap Baharı'nın dolayısıyla da İsrail'in hedefindeki Suriye'de isyancı teröristleri destekleyerek ateşe körükle giden de yine bu hükümettir.
Yavuz Sultan Selim şüphesiz başında bulunduğu imparatorluğun çıkarlarını düşünerek bu seferleri yapıyordu.
Müslümanları hedef tahtası haline getirmiş olan mevcut hükümet ise ülkesinin çıkarlarına değil, ABD ve İsrail çıkarlarına hizmet etmektedir.
Bundan dolayı mevcut hükümetin işlediği cinayetler Yavuz'un işlediklerini bile gölgede bırakacak seviyededir.
Kendilerine Yavuz misyonu biçmiş, yeni Osmanlıcılık hayalleri kuran bizim şaşkın siyasilerin ilahi adaletin varlığını unutmamalarında fayda var.
Hesap günü geldiğinde ellerine bulaşan Müslüman kanı onları boğacaktır.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Oyları hunharca bölün… / 23.03.2024
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Siyasette devrimi millet yapmalı / 22.03.2024
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023