Mustafa Kemal Atatürk ile anne ve babası hakkında yıllardan bu yana attıkları iftiralarla ün salmış olan fesli tarihçi müsveddelerini bir telaş sarmış bu günlerde. Yalanlarla elde etmeye devam ettikleri rantlarını kaybetme telaşıdır bu.Çünkü yalanları bir bir ortaya çıkıyor.Çünkü milletin onlara "çüş" deyip yüzlerine tükürecekleri günler yaklaşıyor.Çünkü millette hesap verme günü geliyor. Onlar için kaçış yok. Milletimiz gerçek Atatürk'ü Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş sayesinde tanıyor.Hafız Atatürk'ü, annesinin Zübeyde Hanım'ın "molla" diye çağrıldığını, gerçek dindar bir hanımefendiye yakışan vasiyetnamesini milletimiz Prof. Dr. Haydar Baş'tan duydu ve öğrendi. Atatürk'ün elbette eleştirecek yönü vardır. Ama bu eleştiriyi yaparken bu ülkenin mandacılıktan kurtularak tam bağımsız olabilmesinde Atatürk'ün verdiği mücadeleyi görmemek niye?Hacı Bektaş dergâhında Cemalettin Efendi hazretleriyle birlikte üç gün devam eden bir görüşme yaparak yeni kurulan devlete dualarla "Türkiye" adını koyan Atatürk'ü görmemek için inat etmek niye?7 Şubat 1923 günü Balıkesir Zağnos Paşa Camii'ndeki hutbesinde söylediklerine kulak tıkamak niye?Bu kasıtlı körlüğün belki de temeldeki nedeni, Atatürk'ün çevresinde kenetlenen Türk milletinin yok olmaktan kurtulmasının bu karanlık ilişkili kişiler tarafından hazmedilememesidir.Bir başka nedeni ise üç kıtaya hükmetmiş sonra Atatürk önlerliğinde verilen Kuvayı Milliye mücadelesiyle Anadolu coğrafyasına tutunabilmiş bir milletin yeniden dirilmesine Batılı ülkelerin tepkisinin yerli ajanlar vasıtasıyla dışa vurumudur.Geçmişte var olan ajanlarbugün yok mu?Elbette var. Nasıl geçmişte bu milletin tam bağımsız olmasına, kendi ayakları üzerinde durmasına karşı mücadele ediyorlarsa bugün de aynı misyona hizmet verenler var.Geçmişte bağımsızlık denince, milli olmak denince akla Atatürk geliyordu. Bundan dolayı hedefte Mustafa Kemal vardı.Şimdi ise Prof. Dr. Haydar Baş var.Neden?Çünkü bugün milli mücadele denince akla Haydar Baş gelmektedir.Rahmetli Attila İlhan vefatından kısa süre önce bu gerçeği görmüş ve "Ulusalcı hareketin merkezine Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrosu oturacaktır" demişti.Bugün tam bağımsızlık, kuvayı milliye, milli ekonomi denince Prof. Dr. Haydar Baş akla gelmektedir.Bu en fazla bu ülkeyi sömürmeye alışmış dış güçleri ve onların yerli beslemelerini tedirgin etmektedir.Bu tipler ne Atatürk'ü, ne de gerçek Atatürk'ü yani dindar Atatürk'ü anlatan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ı hazmedemiyorlar.Hırçınlıkları bundandır. Ama fesli tarihçi müsveddeleri ne yaparlarsa yapsınlar "yel kayadan bir şey koparamaz."
Orhan Dede / diğer yazıları
- İslam ülkeleri Endülüs’ün hâline düştü / 19.03.2024
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023