Kendi hayatlarındaki sınırsız genişlik, sınırsız lüks, şatafat ve debdebe zarar görmesin diye, yemelerindeki, içmelerindeki ve giyim-kuşamlarındaki israfa bir sınırlama gelmesin diye yoksulun en asgari ihtiyaçlarından dahi kıstıkça kısmışlar, dalını-budağını kestikçe kesmişler.
Yoksula hayatı dar eylemişler ama ülkedeki bir avuç mutlu azınlığa ülke kaynaklarını, ülkenin servetini ve sermayesini yar eylemişler.
Bu gerçekler kabak gibi ortaya çıktığı halde, yoksul kesimin sefilleri oynaması, her alanda kendisine dar edilen hayattan ötürü feryadları Arşa yükseldiği halde, bir eli yağda ve bir eli balda bir hayat yaşayanlar ve bu adaletsiz taksimi yapanlar, zerre kadar utanmıyorlar, haya etmiyorlar ve bir türlü bu haksızlığı düzeltme yoluna gitmiyorlar.
Kendilerinin bir öğünde yiyip kalktıkları rakamlarla halkın bir ay geçinmelerini şart koşmuşlar.
Kendi çocuklarına verdikleri okul harçlıkları kadar rakamlarla emekli milyonların geçinmesini mecbur tutmuşlar.
Bu haksız-hukuksuz, bu adaletsiz düzenlemede, bu gayri insani uygulamada insaf arayanlar boşuna arıyorlar, vicdan arayanlar boşuna arıyorlar.
Böylesi insani hasletlerin, yönetim katındakileri ve ülke kaynaklarını beraber paylaştıkları bir avuç mutlu azınlığı terkedeli hayli zaman oldu.
Bu kadrolarda zere kadar insaf ve vicdan olsaydı, ülkenin bugünkü halini oluşturan kanunlara el kaldırırken, hiç olmazsa mevcut manzara ortaya çıktıktan sonra birazcık utanırlardı ve az da olsa yüzleri kızarırdı.
Lütfetmişler, nice on yıl sonra halkın çektikleri çile ve ıstırapların farkına varmışlar!
En tepeden en aşağıya kadar kameranın karşısına geçen bunu söylüyor, milletin yaşadığı zorlukların, darlıkların, yokluk ve yoksullukların farkında olduklarını söylüyorlar, yıllardır söylüyorlar ama düzeltmek için bir adım dahi atmıyorlar.
Yönetim katında israfın her türlüsü, lüks ve şatafatın her çeşidi, vur patlasın çal oynasın modelinin envai çeşidi hız kesmeden devam ediyor ve aynı zamanda yönettikleri halkın iniltileri, feryad ve figanları da devam ediyor.
Yoksula, yetime, fakire ve fukaraya hayatı dar eylemişler ama, ülkenin bütün kaynaklarını, ülkenin servetini ve sermayesini de bir avuç mutlu azınlığa yar elemişler.
Adaletiniz bu ise, kalkınmanız bu ise, sarın-sarmalayın kıymetli çaputlara ve sizde kalsın.
- "Ben garip eşim garip/ Eşim yoldaşım garip" / 19.06.2025
- “Adana’da Ağustosta bulamadım yazımı Ağrı gibi başı duman kar ararsan işte ben” / 05.06.2025
- Emeklinin emeklemesi bile hayal oldu / 04.06.2025
- Olmuyor hacım olmuyor / 03.06.2025
- Mutlu musunuz? / 23.05.2025
- Bir gram güven bir kilo altından pahalı / 22.05.2025
- Gençlik Bayramında gençliğin hali / 20.05.2025
- Dünya yansa bir bağ otu yanmayan tipler / 19.05.2025
- “Ey basiret ehli ibret alınız” / 11.05.2025