Yoksulluk sınırı da 1 milyar 457 milyon lirayı buldu. Türk-İş Araştırma Merkezi'nin yaptığı hesaplamaya göre, temmuz ayında dört kişilik bir ailenin yeterli, dengeli ve sağlıklı olarak beslenebilmesi için yapması gereken asgari gıda harcaması tutarı 479 milyon 342 bin lira oldu. "Açlık sınırı" olarak nitelendirilen bu tutar, bir önceki aya yüzde 1 oranında arttı. Bu artışta, süt, peynir, tavuk, şeker, reçel, ayçicek yağı ürünlerinde görülen fiyat artışları etkili oldu. Sözkonusu ay, mevsim koşullarına bağlı olarak sebze-meyve fiyatlarında ise gerileme gözlendi. Gıda harcamalarında ilk yedi aydaki artış yüzde 4.2, yıllık artış yüzde 7.4 olarak gerçekleşti. Oniki aylık ortalamalara göre ise gıda harcamaları yüzde 15.2 arttı.
Yoksulluk sınırı
1.5 milyar lira
Yoksulluk sınırı da artıyor. Dört kişilik bir ailenin gıda harcamalarının yanısıra kira, ulaşım, yakacak, elektrik, su, haberleşme, giyim, eğitim, sağlık, iletişim, kültür gibi temel ihtiyaçlar için yapması gereken harcama da dikkate alındığında yoksulluk sınırı temmuz ayında 1 milyar 457 milyon lira olarak gerçekleşti. Bu tutar, geçen yılın aynı ayına göre 100 milyon lira arttı.
"Düşük enflasyonun çalışana faydası yok"
Türk-İş'ten yapılan açıklamada, düşük enflasyonun çalışana bir faydasının bulunmadığı belirtilerek, dar ve sabit gelirli büyük bir kesimin yaşama koşullarının açlık ve yoksulluk düzeyinde bulunduğu vurgulandı. Enflasyonda görülen gerilemenin ekonomik bakımdan sağlanan istikrarın önemli bir göstergesi olduğu kaydedilen açıklamada, şöyle devam edildi:
"Ancak uygulanan ekonomik politikalar çerçevesinde sürdürülen gelir politikasının temelini 'ücret gelirlerinin reel olarak geriletilmesi' oluşturmaktadır. Böylece, enflasyonda sağlanan düşüş, çalışanların özverisi, açlık ve yoksulluğu pahasına sürdürülmek istenmektedir. Geçmiş yıllarda ücret gelirlerini aşındırmanın bir aracı olarak kullanılan yüksek enflasyon gerilemiş olmasına rağmen, 'istikrar' adına çalışanlar düşük enflasyon ortamında yine mağdur edilmektedir." En düşük SSK emeklisi aylığının 400.8 milyon lira, Bağ- Kur emeklisi aylığının 285.6 milyon lira, Emekli Sandığı emeklisinin aylığının ise 512.9 milyon lira olduğu belirtilen açıklamada, bu tutarların insan onurunun gerektirdiği yaşama düzeyini sağlamaktan giderek uzaklaştığı ifade edildi.