Zelenski’nin kaçış planı hazır
Avrupa'nın göbeğinde İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük mülteci krizine neden olan Rusya-Ukrayna savaşı 12. gününe girdi. Halkına sık sık Rusya'ya karşı direniş çağrısı yapan Ukrayna lideri Zelenski'nin kaçış planının hazır olduğu ortaya çıktı
06.03.2022 17:10:00





Rusya-Ukrayna savaşı 12. gününe girdi. Avrupa'nın göbeğinde İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'da en hızlı büyüyen mülteci krizine neden olan savaşta, BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi'nin verdiği bilgiye göre 1.5 milyondan fazla Ukraynalı komşu ülkelere kaçmış durumda. Savaşta ateşkes umutlarının bağlandığı, 2. tur görüşmeden de beklenen kararın çıkmadığı Rusya-Ukrayna görüşmelerinin 3. turunun ise bugün gerçekleşmesi bekleniyor. Ukrayna müzakere heyeti temsilcilerinden David Arakhamia, Rusya ve Ukrayna'nın çatışmaların sona erdirilmesi için başlattıkları müzakerelerde üçüncü turun 7 Mart Pazartesi günü gerçekleşeceğini açıkladı. Arakhamia, müzakerelere dair başka ayrıntı vermedi. Bugün tüm dünyanın gözü bu görüşmeden çıkacak sonuçta olacak. Öte yandan Rusya kontrolündeki bölgelerden insani yardım koridorları açılabileceği ifade edildi.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, başkent Moskova'da gazetecilere açıklamalarda bulundu. Rusya Silahlı Kuvvetleri ile Donbas'taki yönetimlerin, Ukrayna'nın Rubtsı, Karpovka, Makiivka'nın yanı sıra Nobolobovka, Lipovoye, Sredneye, Zelena Dolina, Zakoblkovka, Peredove, Karyernoye ve Rivnopil yerleşim birimlerini kontrol altına aldığını belirten Konaşenkov, askeri güçlerin Mariupol kentinin kuzey ve kuzeybatı tarafından ilerlemeye devam ettiğini aktardı. Ukrayna'ya ait askeri altyapı tesislerine yönelik saldırıları sürdürdüklerini vurgulayan Konaşenkov, şunları kaydetti: "Operasyonun başlangıcından bu yana Ukrayna'nın 2 bin 203 askeri altyapı tesisi imha edildi. Bunların arasında Ukrayna ordusuna ait 76 komuta ve iletişim merkezi, 111 hava savunma füze sistemi S-300, Buk M-1, Osa ve 71 radar istasyonu bulunuyor. Ayrıca yerde 69 ve havada 24 uçak, 778 tank ve çeşitli zırhlı araç, 77 çok namlulu roketatar, 279 havan topçusu, 553 özel askeri araç ve 62 insansız hava aracı (İHA) yok edildi."
Bu arada Batılı ülkelerin Ukrayna'ya silah desteği de devam ediyor. Bu kapsamda Polonya'nın elindeki Sovyet döneminden kalma MiG-29 ve Su-25 jetlerinin Ukrayna'ya verilebileceği ifade ediliyor. Bu bağlamda ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'nin savaş uçağı talebi üzerine dün yaptığı açıklamada ABD ve Polonya'nın Ukrayna'ya savaş uçağı sağlamak için çalıştığını belirtti. Amerikan medyasına göre ise Ukrayna bu savaş için en az bir yıldır silahlanıyor. İddialara göre ABD, yaklaşık bir yıldır Ukrayna'yı Rusya'ya karşı sokak çatışmalarına karşı hazırlamak için uçak ve tanklara karşı etkili olan silahlarla silahlandırdı. ABD'de yayımlanan Washington Post gazetesindeki habere göre savaş yaklaşırken, ABD, Ukrayna'yı şehir muharebesine karşı hazırlamış.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, video mesajla Ukrayna halkına seslendi. Ukraynalıların Rusya işgaline karşı çeşitli yollarda direnmeyi seçtiğini belirterek ülkesine "ruh süper gücü" olarak seslenen Zelenski, askerlerin mücadelesi sürerken sıradan insanların da şehirleri, hastaneleri, itfaiyeleri koruduğunu söyledi. Zelenski, işgal altındaki şehirlerdekilere mümkünse protesto etmelerini istedi. Bu arada ABD ve İngiltere'nin Ukrayna lideri Zelenski için bir kurtarma operasyonu hazırladıkları ortaya çıktı. İngiltere'de yayımlanan The Sun gazetesinin iddiasına göre ABD özel kuvvetleri ve İngiliz SAS komandoları, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski için 'yüksek riskli' bir kurtarma operasyonuna hazır. Gazete İngiliz ve ABD'li askerlerin söz konusu operasyon için Litvanya'daki uzak bir üste bir araya geldiği bildirdi. Yaklaşık 70 İngiliz ve 150 ABD askerinin Ukrayna kuvvetleriyle birlikte kurtarma görevi için eğitim aldığı iddia edildi. 'İstediği takdirde bir kurtarma görevi başlatılabilir' diyen gazeteye bilgi veren kaynak son kararın Zelenski'e ait olacağının altını çizdi.
Birçok ülke Rusya'ya karşı yaptırım uygulamayı sürdürürken, İngiltere Başbakanı Boris Johnson'dan yeni bir hamle geldi. Johnson, Rusya'nın Ukrayna saldırılarına karşılık vermek için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e karşı 6 maddelik bir plan hazırladığını açıkladı. NATO ülkelerinde savunmanın hızla güçlendirilmesi için 6 maddelik bir plan hazırladıklarını belirten Johnson, "Bizim yargıcımız geleceğin tarihçileri değil, Ukrayna halkıdır" dedi. Johnson, hazırlanan 6 maddelik planın ayrıntılarını da paylaştı. Buna göre, dünya liderleri Ukrayna'daki "uluslararası insani koalisyon" için harekete geçmeli, Ukrayna "kendi öz savunmasında desteklenmeli", Rusya'daki ekonomik baskılar artırılmalı, uluslararası toplum Rusya'nın Ukrayna'daki "aşamalı normalleşme" eylemlerine direnmeli, Ukrayna hükümetinin katılımıyla savaşa yönelik diplomatik kararlar alınmalı ve son olarak NATO ülkeleri arasında, "güvenliği ve direnci güçlendirmek için hızlı bir kampanya" olmalı. Johnson ayrıca, "Ukrayna'daki çatışma bir NATO çatışması değil, olmayacak da. Hiçbir NATO üyesi Ukrayna'ya asker yollamadı" dedi.
Ukrayna'da başlayan savaşın küresel bir çatışmayı tetikleyen kıvılcımı ateşlemesinin sadece an meselesi olduğunu söyleyen uzmanlar olduğu gibi Ukrayna'da yaşananlarla üçüncü dünya savaşının çoktan başladığını ifade eden uzmanlar da var. Rusya lideri Putin, 5 Mart'ta Batılı ülkelerin Rusya'ya karşı benzeri görülmemiş yaptırımlar uygulama kararını "savaş ilan etmeye benzer" olarak nitelendirdi. Putin haklı. Hem Rusya hem de ABD başta olmak üzere Batılı ülkeler, 'şimdilik' ekonomik ve siyasi bir savaşta kilitli durumda. Ancak, her iki tarafın bu çatışmayı bir dünya savaşına dönüşme eşiğinin altında tutma isteğine sahip olup olmadıkları bilinmezliğini koruyor. Tarih barış ve savaş arasındaki çizginin ne kadar kırılgan olduğunu gösteren sayısız örnekle dolu. Rusya'nın Ukrayna müdahalesi başladığından bu yana Batılı ülkeler doğrudan müdahale ile hiçbir şey yapmamak arasında bir orta çizgi bulmaya çalışıyorlar. Bu, Ukrayna'nın kendini savunma yeteneğini desteklemek için silah ve mühimmat göndermeyi içeriyor. Sonuç olarak Ukrayna hava sahasını doğrudan NATO korumuyor, ancak Kiev yönetiminin aynı şeyi yapması için her türlü silah yardımı yapılıyor. Buradaki tek umut Putin'in aradaki farkı takdir etmesidir. Yani Moskova, bir uçağının ABD ya da İngiltere tarafından Ukraynalılara hediye edilen bir füzeyle düşürülmesini, bu ülkelerin doğrudan Rusya'ya saldırısı gibi görmeye karar verirse ne olur? Bu soruya verilebilecek tek cevap 3. dünya savaşı çıkar. Ukrayna'da savaşı üçüncü dünya savaşına çevirebilecek şeylerden biri de yaşanabilecek bir kazadır. Çatışma ne kadar uzun sürerse, başıboş bir Rus füzesinin veya roketinin Ukrayna sınırındaki NATO ülkelerinden birine çarpma veya yakınlarda faaliyet gösteren bir müttefik savaş gemisini veya jetini düşürme riski o kadar artar. Ya da tam tersi olabilir.
Öte yandan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından imzalanan kararnameyle Rus şirketlerine "dost olmayan" ülkelerdeki şirketlere borçlarını ruble cinsinden ödeme izni verildi. Putin, Bakanlar Kurulu'ndan iki gün içinde Rusya'ya, Rus tüzel kişiliklerine ve bireylere karşı "dostça olmayan eylemler" gerçekleştiren ülkelerin listesini hazırlanmasını istemişti. Putin'in son imzaladığı kararnameyle Rus şirketleri "dostça olmayan eylemler" yapan bu devletlerden olan alacaklılara borçlarını döviz cinsinden değil, ruble olarak ödeyebilecek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile dün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre görüşmede, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı ele alındı, Türkiye-Rusya ilişkileri değerlendirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede Ukrayna sorununun bir an evvel barışçı yöntemlerle çözümü konusunda her türlü katkıyı yapmaya hazır olduklarını belirtti. Acil bir genel ateşkesin bölgedeki insani endişeleri gidermenin yanında, siyasi çözüm arayışlarına da fırsat vereceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hep birlikte barışın yolunu açalım" çağrısını yineledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ateşkesin sağlanması, insani koridorların açılması ve bir barış anlaşmasının imzalanması için acilen adım atılmasının önemini vurguladı. Ukrayna tarafıyla ve diğer ülkelerle sürekli temas halinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kapsamlı müzakerelerin yapılması ve netice alınması için çabalarını sürdüreceğini dile getirdi.
Rusya bilançoyu açıkladı
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, başkent Moskova'da gazetecilere açıklamalarda bulundu. Rusya Silahlı Kuvvetleri ile Donbas'taki yönetimlerin, Ukrayna'nın Rubtsı, Karpovka, Makiivka'nın yanı sıra Nobolobovka, Lipovoye, Sredneye, Zelena Dolina, Zakoblkovka, Peredove, Karyernoye ve Rivnopil yerleşim birimlerini kontrol altına aldığını belirten Konaşenkov, askeri güçlerin Mariupol kentinin kuzey ve kuzeybatı tarafından ilerlemeye devam ettiğini aktardı. Ukrayna'ya ait askeri altyapı tesislerine yönelik saldırıları sürdürdüklerini vurgulayan Konaşenkov, şunları kaydetti: "Operasyonun başlangıcından bu yana Ukrayna'nın 2 bin 203 askeri altyapı tesisi imha edildi. Bunların arasında Ukrayna ordusuna ait 76 komuta ve iletişim merkezi, 111 hava savunma füze sistemi S-300, Buk M-1, Osa ve 71 radar istasyonu bulunuyor. Ayrıca yerde 69 ve havada 24 uçak, 778 tank ve çeşitli zırhlı araç, 77 çok namlulu roketatar, 279 havan topçusu, 553 özel askeri araç ve 62 insansız hava aracı (İHA) yok edildi."
Kiev'e silah desteği sürüyor
Bu arada Batılı ülkelerin Ukrayna'ya silah desteği de devam ediyor. Bu kapsamda Polonya'nın elindeki Sovyet döneminden kalma MiG-29 ve Su-25 jetlerinin Ukrayna'ya verilebileceği ifade ediliyor. Bu bağlamda ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'nin savaş uçağı talebi üzerine dün yaptığı açıklamada ABD ve Polonya'nın Ukrayna'ya savaş uçağı sağlamak için çalıştığını belirtti. Amerikan medyasına göre ise Ukrayna bu savaş için en az bir yıldır silahlanıyor. İddialara göre ABD, yaklaşık bir yıldır Ukrayna'yı Rusya'ya karşı sokak çatışmalarına karşı hazırlamak için uçak ve tanklara karşı etkili olan silahlarla silahlandırdı. ABD'de yayımlanan Washington Post gazetesindeki habere göre savaş yaklaşırken, ABD, Ukrayna'yı şehir muharebesine karşı hazırlamış.
Zelenski sıkışırsa kaçış planı hazır!
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, video mesajla Ukrayna halkına seslendi. Ukraynalıların Rusya işgaline karşı çeşitli yollarda direnmeyi seçtiğini belirterek ülkesine "ruh süper gücü" olarak seslenen Zelenski, askerlerin mücadelesi sürerken sıradan insanların da şehirleri, hastaneleri, itfaiyeleri koruduğunu söyledi. Zelenski, işgal altındaki şehirlerdekilere mümkünse protesto etmelerini istedi. Bu arada ABD ve İngiltere'nin Ukrayna lideri Zelenski için bir kurtarma operasyonu hazırladıkları ortaya çıktı. İngiltere'de yayımlanan The Sun gazetesinin iddiasına göre ABD özel kuvvetleri ve İngiliz SAS komandoları, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski için 'yüksek riskli' bir kurtarma operasyonuna hazır. Gazete İngiliz ve ABD'li askerlerin söz konusu operasyon için Litvanya'daki uzak bir üste bir araya geldiği bildirdi. Yaklaşık 70 İngiliz ve 150 ABD askerinin Ukrayna kuvvetleriyle birlikte kurtarma görevi için eğitim aldığı iddia edildi. 'İstediği takdirde bir kurtarma görevi başlatılabilir' diyen gazeteye bilgi veren kaynak son kararın Zelenski'e ait olacağının altını çizdi.
Johnson'dan 6 maddelik plan
Birçok ülke Rusya'ya karşı yaptırım uygulamayı sürdürürken, İngiltere Başbakanı Boris Johnson'dan yeni bir hamle geldi. Johnson, Rusya'nın Ukrayna saldırılarına karşılık vermek için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e karşı 6 maddelik bir plan hazırladığını açıkladı. NATO ülkelerinde savunmanın hızla güçlendirilmesi için 6 maddelik bir plan hazırladıklarını belirten Johnson, "Bizim yargıcımız geleceğin tarihçileri değil, Ukrayna halkıdır" dedi. Johnson, hazırlanan 6 maddelik planın ayrıntılarını da paylaştı. Buna göre, dünya liderleri Ukrayna'daki "uluslararası insani koalisyon" için harekete geçmeli, Ukrayna "kendi öz savunmasında desteklenmeli", Rusya'daki ekonomik baskılar artırılmalı, uluslararası toplum Rusya'nın Ukrayna'daki "aşamalı normalleşme" eylemlerine direnmeli, Ukrayna hükümetinin katılımıyla savaşa yönelik diplomatik kararlar alınmalı ve son olarak NATO ülkeleri arasında, "güvenliği ve direnci güçlendirmek için hızlı bir kampanya" olmalı. Johnson ayrıca, "Ukrayna'daki çatışma bir NATO çatışması değil, olmayacak da. Hiçbir NATO üyesi Ukrayna'ya asker yollamadı" dedi.
3. Dünya Savaşı çok yakın!
Ukrayna'da başlayan savaşın küresel bir çatışmayı tetikleyen kıvılcımı ateşlemesinin sadece an meselesi olduğunu söyleyen uzmanlar olduğu gibi Ukrayna'da yaşananlarla üçüncü dünya savaşının çoktan başladığını ifade eden uzmanlar da var. Rusya lideri Putin, 5 Mart'ta Batılı ülkelerin Rusya'ya karşı benzeri görülmemiş yaptırımlar uygulama kararını "savaş ilan etmeye benzer" olarak nitelendirdi. Putin haklı. Hem Rusya hem de ABD başta olmak üzere Batılı ülkeler, 'şimdilik' ekonomik ve siyasi bir savaşta kilitli durumda. Ancak, her iki tarafın bu çatışmayı bir dünya savaşına dönüşme eşiğinin altında tutma isteğine sahip olup olmadıkları bilinmezliğini koruyor. Tarih barış ve savaş arasındaki çizginin ne kadar kırılgan olduğunu gösteren sayısız örnekle dolu. Rusya'nın Ukrayna müdahalesi başladığından bu yana Batılı ülkeler doğrudan müdahale ile hiçbir şey yapmamak arasında bir orta çizgi bulmaya çalışıyorlar. Bu, Ukrayna'nın kendini savunma yeteneğini desteklemek için silah ve mühimmat göndermeyi içeriyor. Sonuç olarak Ukrayna hava sahasını doğrudan NATO korumuyor, ancak Kiev yönetiminin aynı şeyi yapması için her türlü silah yardımı yapılıyor. Buradaki tek umut Putin'in aradaki farkı takdir etmesidir. Yani Moskova, bir uçağının ABD ya da İngiltere tarafından Ukraynalılara hediye edilen bir füzeyle düşürülmesini, bu ülkelerin doğrudan Rusya'ya saldırısı gibi görmeye karar verirse ne olur? Bu soruya verilebilecek tek cevap 3. dünya savaşı çıkar. Ukrayna'da savaşı üçüncü dünya savaşına çevirebilecek şeylerden biri de yaşanabilecek bir kazadır. Çatışma ne kadar uzun sürerse, başıboş bir Rus füzesinin veya roketinin Ukrayna sınırındaki NATO ülkelerinden birine çarpma veya yakınlarda faaliyet gösteren bir müttefik savaş gemisini veya jetini düşürme riski o kadar artar. Ya da tam tersi olabilir.
Putin'den Ruble kararı
Öte yandan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından imzalanan kararnameyle Rus şirketlerine "dost olmayan" ülkelerdeki şirketlere borçlarını ruble cinsinden ödeme izni verildi. Putin, Bakanlar Kurulu'ndan iki gün içinde Rusya'ya, Rus tüzel kişiliklerine ve bireylere karşı "dostça olmayan eylemler" gerçekleştiren ülkelerin listesini hazırlanmasını istemişti. Putin'in son imzaladığı kararnameyle Rus şirketleri "dostça olmayan eylemler" yapan bu devletlerden olan alacaklılara borçlarını döviz cinsinden değil, ruble olarak ödeyebilecek.
Erdoğan'dan Putin'e 'acil ateşkes' çağrısı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile dün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre görüşmede, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı ele alındı, Türkiye-Rusya ilişkileri değerlendirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede Ukrayna sorununun bir an evvel barışçı yöntemlerle çözümü konusunda her türlü katkıyı yapmaya hazır olduklarını belirtti. Acil bir genel ateşkesin bölgedeki insani endişeleri gidermenin yanında, siyasi çözüm arayışlarına da fırsat vereceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hep birlikte barışın yolunu açalım" çağrısını yineledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ateşkesin sağlanması, insani koridorların açılması ve bir barış anlaşmasının imzalanması için acilen adım atılmasının önemini vurguladı. Ukrayna tarafıyla ve diğer ülkelerle sürekli temas halinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kapsamlı müzakerelerin yapılması ve netice alınması için çabalarını sürdüreceğini dile getirdi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.