Lojistik Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş, lojistik (nakliye) sektörünün Türkiye'nin GSMH'sinin yüzde 13'ünü oluşturduğuna dikkat çekerek, "Türkiye'deki potansiyel lojistik pazarının 90 100 milyar dolar olduğu söylenebilir" dedi YENİ MESAJ / İSTANBUL
Lojistik Derneği (LODER) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş, Türkiye'nin Lojistik Master Planı'na gereksinimi olduğunu belirtti. Lojistik sektörünün mercek altına alındığı MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu İstanbul İstişare Toplantısı, önceki gün derneğin genel merkezinde gerçekleştirildi. "Neden lojistik? Lojistik Köyleri'nin Önemi, Stratejik Sektör Lojistik" konulu toplantıda sektörün sorunları ve çözüm önerileri anlatıldı. Toplantıda konuşan Maltepe Üniversitesi Uluslar arası Ticaret ve Lojistik Yönetimi Bölüm Başkanı ve Lojistik Derneği (LODER) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş, Türkiye'de Lojistik Master Planı için Türkiye'nin sanayi ve ticaret envanteri ve projeksiyonlarının yapılmasını gerektiğini vurgulayarak, "Lojistik bölge yer, fonksiyon ve büyüklükleri başka bir şekilde belirlenemez. Lojistiğin taşımacılıktan çok daha geniş bir bakış açısına sahip olduğu unutulmamalıdır" dedi.
Sektörün potansiyel büyüklüğü 100 milyar dolar
Sektörden sektöre, üründen ürüne değişse de ortalama olarak bir ürünün satış fiyatının yüzde 4 ile 20'sini lojistik giderlerinin oluşturduğunu ifade eden Tanyaş, lojistik giderlerinin Kuzey Amerika'da GSMH'nın yüzde 10'u; Avrupa'da yüzde 11'i, Türkiye'de ise tahminen yüzde 13'ü olduğunu kaydetti. Tanyaş, "Buna göre Türkiye'deki potansiyel lojistik pazarının 90 100 milyar dolar olduğu söylenebilir. Başta Uluslararası Taşımacılık ve Gümrük olmak üzere dış kaynak kullanımının yüzde 50 olduğu varsayımıyla mevcut pazar büyüklüğü 50 55 milyar dolar olduğu söylenebilir" dedi. Lojistik sektörünün sorunlarına değinen Mehmet Tanyaş, lojistik köylerinin oluşturulamamasının başlıca sorunlardan biri olduğunu kaydetti. Tanyaş, şöyle devam etti: "Ülkemizde baskın taşıma türü karayolu olup kamyon bazında bireysel taşımacılık ağırlıklıdır, eğitim düzeyi düşük, atıl kapasite yüksek ve filo yaşlıdır. Çoğu lokasyonda serbest piyasa ekonomisi kurallarının oluşmaması, liman ve demiryolu alt yapısındaki yetersizlikler, karma taşımacılık yapısının kurulamaması ve lojistik köylerin oluşturulamaması başlıca sorunlardır. Sektörün istenen düzeyde kurumsallaşamaması, eğitim, araştırma, standardizasyon ve sertifikasyon eksikliği, lojistikte ulusal koordinasyonunun sağlanamaması, profesyonel yönetim yapılarının olmaması, kayıt dışı ekonomiden kaynaklanan haksız rekabet koşulları, gümrük mevzuatının lojistik maliyetleri artırıcı yönde olması ve uluslararası konvansiyonlara (ATP, vb.) uyum sağlanamaması diğer sorunlardır." MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu Başkanı Şerafettin Aras ise, sektörün durumunu ve sorunlarını tespit etmek amacıyla geçen yılın Aralık ayında bir Lojistik Sektör Raporu hazırladıklarını belirtti.
Bahçeşehir Üniversitesi Ulaştırma Uygulama Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Türkiye'de lojistik sektörünün gelişimi için yapılması gerekenlere değindi. Dış ve iç ticaret hacminin artması ve özellikle ithalat ile ihracat dengesinin kurulması gerektiğini dile getiren Ilıcalı, serbest bölgelerin lojistik bakış açısıyla düzenlenmesi gerektiğini de kaydetti.
Lojistik Derneği (LODER) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş, Türkiye'nin Lojistik Master Planı'na gereksinimi olduğunu belirtti. Lojistik sektörünün mercek altına alındığı MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu İstanbul İstişare Toplantısı, önceki gün derneğin genel merkezinde gerçekleştirildi. "Neden lojistik? Lojistik Köyleri'nin Önemi, Stratejik Sektör Lojistik" konulu toplantıda sektörün sorunları ve çözüm önerileri anlatıldı. Toplantıda konuşan Maltepe Üniversitesi Uluslar arası Ticaret ve Lojistik Yönetimi Bölüm Başkanı ve Lojistik Derneği (LODER) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tanyaş, Türkiye'de Lojistik Master Planı için Türkiye'nin sanayi ve ticaret envanteri ve projeksiyonlarının yapılmasını gerektiğini vurgulayarak, "Lojistik bölge yer, fonksiyon ve büyüklükleri başka bir şekilde belirlenemez. Lojistiğin taşımacılıktan çok daha geniş bir bakış açısına sahip olduğu unutulmamalıdır" dedi.
Sektörün potansiyel büyüklüğü 100 milyar dolar
Sektörden sektöre, üründen ürüne değişse de ortalama olarak bir ürünün satış fiyatının yüzde 4 ile 20'sini lojistik giderlerinin oluşturduğunu ifade eden Tanyaş, lojistik giderlerinin Kuzey Amerika'da GSMH'nın yüzde 10'u; Avrupa'da yüzde 11'i, Türkiye'de ise tahminen yüzde 13'ü olduğunu kaydetti. Tanyaş, "Buna göre Türkiye'deki potansiyel lojistik pazarının 90 100 milyar dolar olduğu söylenebilir. Başta Uluslararası Taşımacılık ve Gümrük olmak üzere dış kaynak kullanımının yüzde 50 olduğu varsayımıyla mevcut pazar büyüklüğü 50 55 milyar dolar olduğu söylenebilir" dedi. Lojistik sektörünün sorunlarına değinen Mehmet Tanyaş, lojistik köylerinin oluşturulamamasının başlıca sorunlardan biri olduğunu kaydetti. Tanyaş, şöyle devam etti: "Ülkemizde baskın taşıma türü karayolu olup kamyon bazında bireysel taşımacılık ağırlıklıdır, eğitim düzeyi düşük, atıl kapasite yüksek ve filo yaşlıdır. Çoğu lokasyonda serbest piyasa ekonomisi kurallarının oluşmaması, liman ve demiryolu alt yapısındaki yetersizlikler, karma taşımacılık yapısının kurulamaması ve lojistik köylerin oluşturulamaması başlıca sorunlardır. Sektörün istenen düzeyde kurumsallaşamaması, eğitim, araştırma, standardizasyon ve sertifikasyon eksikliği, lojistikte ulusal koordinasyonunun sağlanamaması, profesyonel yönetim yapılarının olmaması, kayıt dışı ekonomiden kaynaklanan haksız rekabet koşulları, gümrük mevzuatının lojistik maliyetleri artırıcı yönde olması ve uluslararası konvansiyonlara (ATP, vb.) uyum sağlanamaması diğer sorunlardır." MÜSİAD Lojistik Sektör Kurulu Başkanı Şerafettin Aras ise, sektörün durumunu ve sorunlarını tespit etmek amacıyla geçen yılın Aralık ayında bir Lojistik Sektör Raporu hazırladıklarını belirtti.
Bahçeşehir Üniversitesi Ulaştırma Uygulama Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Türkiye'de lojistik sektörünün gelişimi için yapılması gerekenlere değindi. Dış ve iç ticaret hacminin artması ve özellikle ithalat ile ihracat dengesinin kurulması gerektiğini dile getiren Ilıcalı, serbest bölgelerin lojistik bakış açısıyla düzenlenmesi gerektiğini de kaydetti.