'50 yıl sonrasını düşünmeliyiz'
Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu, İstanbul'da düzenlenen 'Sürdürülebilir Gelecek İçin Liderler Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, "Şirketlerimizin 20 senesini hatta 50 senesini düşünmek zorundayız. Sürdürülebilirlik nesilden nesile aktarılan bir olgu olmalı. Şirketler toplumun refahına katkı vermeli" dedi
19.12.2018 00:00:00





RECEP BAHAR/İSTANBUL
İş dünyasının önde gelen isimleri, Yıldız Holding Sürdürülebilirlik Platformu ev sahipliğinde düzenlenen 'Sürdürülebilir Gelecek İçin Liderler Zirvesi'nde bir araya geldi.
Zirve kapsamında düzenlenen panele MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, Eski MÜSİAD başkanı Ömer Bolat, Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı, Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu ve Ziylan Grup Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Büyükekşi katıldı.
Zirve kapsamında düzenlenen panele MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, Eski MÜSİAD başkanı Ömer Bolat, Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı, Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu ve Ziylan Grup Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Büyükekşi katıldı.
Uzun vadeli düşünmek şart
Panelde konuşan Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu, şirketleri 20 senesini hatta 50 senesini düşünmek zorunda olduklarını dile getirerek, şunları söyledi: "Sürdürebilirlik şirketlerin var olması için zorunludur.
Sürdürülebilirlik nesilden nesile aktarılan bir olgu olmalı. Şirketler toplumun refahına katkı vermeli. Girişimciler de desteklenmeli zira girişimciler hem problemin nasıl çözülebileceğine odaklanıyor, hem de bundan nasıl para kazanabileceğini düşünüyor. Sosyal sorumluluk projeleri sürdürülebilir değil zira para bittiğinde sona eriyor. Bu bağlamda kâr da edebilen yapılar kurmalı.
Kısaca sağlıklı bir toplum olmalı ki, şirketlerle de sağlıklı olsun ve uzun süre faaliyette kalsın. Ben sürdürebilirliği, şirketlerin var olabilmesi için zorunlu bir ihtiyaç olarak görüyorum." MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan da hem iş dünyası olarak, hem de bireysel anlamda 'günü kurtarma' alışkanlığından kurtulmak gerektiğine işaret ederek, "Liderlik ettiğimiz işletmeyi, mevcut durumundan ileri taşımamız ama bunu yaparken de skora yönelik değil, uzun vadeli planlamalar dahilinde, geleceği esas alarak hareket etmeliyiz. Bununla birlikte aile dinamiklerini yönetmek şirketi yönetmekten daha zor" diye konuştu.
Sürdürülebilirlik nesilden nesile aktarılan bir olgu olmalı. Şirketler toplumun refahına katkı vermeli. Girişimciler de desteklenmeli zira girişimciler hem problemin nasıl çözülebileceğine odaklanıyor, hem de bundan nasıl para kazanabileceğini düşünüyor. Sosyal sorumluluk projeleri sürdürülebilir değil zira para bittiğinde sona eriyor. Bu bağlamda kâr da edebilen yapılar kurmalı.
Kısaca sağlıklı bir toplum olmalı ki, şirketlerle de sağlıklı olsun ve uzun süre faaliyette kalsın. Ben sürdürebilirliği, şirketlerin var olabilmesi için zorunlu bir ihtiyaç olarak görüyorum." MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan da hem iş dünyası olarak, hem de bireysel anlamda 'günü kurtarma' alışkanlığından kurtulmak gerektiğine işaret ederek, "Liderlik ettiğimiz işletmeyi, mevcut durumundan ileri taşımamız ama bunu yaparken de skora yönelik değil, uzun vadeli planlamalar dahilinde, geleceği esas alarak hareket etmeliyiz. Bununla birlikte aile dinamiklerini yönetmek şirketi yönetmekten daha zor" diye konuştu.
Şirketler çabuk ölüyor
Eski MÜSİAD Başkanı Ömer Bolat ise sürdürülebilirliğin 'ayakta kalmak' anlamına geldiğine işaret ederek, "Halkın içinde yüzde 3'lük bir yönetici kesim var. Bunlar çok iyi yetişmeli. 'Biri yer biri bakar, kıyamet ondan kopar' atasözü bize sürdürülebilirliğin en yalın anlamını sunuyor.
Yüz şirketten sadece 3 şirket 3. nesile kalıyor yani 50 yılı geride bırakabiliyor" şeklinde konuştu. Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı da "Sadece kâr odaklı iş yönetimini bırakmanın zamanı geldi. Dünyada son dönemde refahtan pay alamayanların sesi yükseliyor. Dünya genelinde 783 milyon insan günde 1.9 doların altında bir gelirle yaşamaya çalışıyor" dedi.
Yüz şirketten sadece 3 şirket 3. nesile kalıyor yani 50 yılı geride bırakabiliyor" şeklinde konuştu. Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı da "Sadece kâr odaklı iş yönetimini bırakmanın zamanı geldi. Dünyada son dönemde refahtan pay alamayanların sesi yükseliyor. Dünya genelinde 783 milyon insan günde 1.9 doların altında bir gelirle yaşamaya çalışıyor" dedi.
Bir kent böyle değişti
Ziylan Grup Yönetim Kurulu Üyesi ve TİM eski Başkanı Mehmet Büyükekşi, sürdürebilirliğin tek başına bir firmanın yapabileceği bir şey olmadığını belirterek, bütün tarafların iş birliği içinde olması gerektiğini vurguladı.
Büyükekşi, özellikle Şanlıurfa'da yaptıkları yatırımlarla Türk ayakkabı sektörünü güçlendirmek ve büyümeyi sürdürülebilir kılmak için çalıştıklarını ifade ederek, şunları söyledi: "Şanlıurfa'da ayakkabı kümelenmesine önayak oluyoruz. Şanlıurfa'ya 2011'de bir uçak dolusu yatırımcıyı getirdik. Kalifiye eleman yok, diye yatırım yapmadılar.
Oysa biz İstanbul'dan sadece 5 eleman getirerek, yüzlerce çalışanımızı eğittik. O fabrika öyle bir noktaya geldi ki, Decathlon İstanbul'daki fabrikamızı beğenmedi, oradakini beğendi. Şimdi şirketlerin Şanlıurfa'da yatırım yapmasına önayak oluyoruz. 2023'te 20 bin insanımızın kentte istihdamını hedefliyoruz. Yıllar önce üretici egemen yapı vardı, şimdi tüketici egemen bir yapı. Sürdürülebilirlik konusunda bir ekosistem oluşturmalıyız. Bunun için eğitim ve bilinçlendirme geliyor."
Büyükekşi, özellikle Şanlıurfa'da yaptıkları yatırımlarla Türk ayakkabı sektörünü güçlendirmek ve büyümeyi sürdürülebilir kılmak için çalıştıklarını ifade ederek, şunları söyledi: "Şanlıurfa'da ayakkabı kümelenmesine önayak oluyoruz. Şanlıurfa'ya 2011'de bir uçak dolusu yatırımcıyı getirdik. Kalifiye eleman yok, diye yatırım yapmadılar.
Oysa biz İstanbul'dan sadece 5 eleman getirerek, yüzlerce çalışanımızı eğittik. O fabrika öyle bir noktaya geldi ki, Decathlon İstanbul'daki fabrikamızı beğenmedi, oradakini beğendi. Şimdi şirketlerin Şanlıurfa'da yatırım yapmasına önayak oluyoruz. 2023'te 20 bin insanımızın kentte istihdamını hedefliyoruz. Yıllar önce üretici egemen yapı vardı, şimdi tüketici egemen bir yapı. Sürdürülebilirlik konusunda bir ekosistem oluşturmalıyız. Bunun için eğitim ve bilinçlendirme geliyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.