logo
07 EKİM 2025


AB sürecinde tarımda ince hesaplar

11.10.2005 00:00:00


3 Ekim'de başlayan AB ile müzakere sürecinde Türkiye'yi zorlayacak olan en önemli konu başlıklarından birisi tarım.Başmüzakereci Ali Babacan bir röportajında "Aslında müzakere dediğimiz konu içerikli ilgili değil. Müktesebat neyse Türkiye er geç uyacak. O anlamda bir müzakere yok. Müzakereler daha çok işin zamanlaması konusunda" açıklamasını yaptıktan sonra müktesebatın yüzde 40'ının tarım olduğunu ve de bu alanda AB'nin talepleri doğrultusunda birçok yasanın, tebliğin ve kararın çıkması gerektiğini vurguluyor.Müzakerelerin ağırlıklı gündemi tarım ve tarım Türkiye nüfusunun yüzde 34'ünü, yani 25 milyon vatandaşımızı direkt olarak ilgilendiriyor. Tabii, topyekün milletimiz için de temel beslenme kaynağı olduğunu da unutmayalım. Tarım konusunda müzakerelerin 5 Aralıkta başlaması öngörülüyor.AB'nin tarım politikasında kotalar hakim. Kendisine üye olan ülkelerle müzakereler sırasında kota pazarlıkları yapıyor ve o ülkeler AB'ye üye oldukları zaman mutabık kalınan kota üzerinden değerlendirme yapılarak AB toplam üretiminden pay alıyorlar.AKP hükümeti bu kota pazarlıklarında iyi pay alırım düşüncesiyle tarımda kayıtdışılığın önüne geçmeye çalışıyor. Tarlada, bahçede hangi ürün varsa, ne kadar sığır, tavuk, hindi besleniyorsa hepsi kayıt altına alınmaya çalışılıyor. Buraya kadar güzel. Neticede toplam üretimin bilinmesi faydalıdır.Fakat, asıl sorun da burada başlıyor.IMF'nin 2001 krizi sonrası yayınladığı bir raporda "2001 krizinde Türkiye ekonomisi tamamen çökmesi gerekiyordu, ama iki unsur buna engel oldu. Birincisi, kayıtdışılık, ikincisi sosyal yardımlaşma" açıklaması yapılmıştı.Yani milletimiz, resmi rakamlar iflası göstermesine rağmen, tarlasında, bağında, bahçesinde, yastık altında kayıt altında olmayan varlıklarıyla beraber ayakta kalmayı başarabilmiştir.Diğer önemli husus ise tarım köylüsünün kendi ihtiyaçlarını karşılamak için ektiği ürünün ve de beslediği hayvanın kayıt altına alınması demek, IMF ve AB güdümlü AKP iktidarı döneminde, onlar için de ekstra vergi vermek demektir.Bu durum, zaten ürününü maliyetinin altına satarak kredi borçları altında ezilen çiftçimizi daha da ezecektir.Peki, bu konuda doğru olan nedir?Tabii ki üretilen her şeyin kayıt altına alınması gerekmektedir. Bu milli gelir hesabında bize daha sıhhatli bir rakam verecektir. Fakat, bu kayıt altına alma işlemi zaten ezilen, inim inim inleyen vatandaştan daha fazla vergi almak için değil, Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in Milli Ekonomi Modeli'nde ifade edildiği gibi daha fazla milli gelir hesabı çıkarıp senyoraj hakkını kullanarak daha fazla para basabilmek içindir.AB'nin ve IMF'nin bu konudaki talepleri ve Hükümetin icraatları maalesef tarımı tamamen bitirecektir, bunalan çiftçi tarımı bırakmak zorunda kalacak ve Türkiye AB'nin tarım pazarı haline getirilecektir.Haydar Bey'in projesi ise hem çiftçilerimizin hem de devletin güçlenmesine yöneliktir. Çiftçi üretip para kazanacak, devlet üretilen katma değer nispetinde para basarak kazanacak. İşte asıl kazan-kazan projesi budur. AB müzakerelerinden biri de her çiftçi istediği ürünü ekemeyecek ve Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) doğrudan ürün alımı yapamayacak, sadece müdahale ve destekleme kuruluşu olacak.Bugüne kadar AB baskısıyla çıkarılan tütün yasası, şeker yasası vs hatırlayalım. Belirlenen kotanın üzerinde şeker pancarı, ya da tütün eken çiftçiye hapis cezası bile verilecek hükmü var. Peki, bu çiftçi ne ekecek sorusuna ise cevap yok. Yani bize "istediğini ekemezsin" deniliyor, ama ne ekmemiz gerektiği konusunda hiçbir yönlendirme yapılmıyor. Artı, üreten de zararına satıyor.Bize "şeker pancarı ekmeyin" dendi, hapis cezası uygun görüldü, ama Türkiye'deki şeker piyasası, ithal tatlandırıcıların esaretine sokuldu. Bu mu tarımda iyileştirme, verimlilik?Tütün ekemezsin denildi. Türk sigara üreticilerine darbe vuruldu, piyasa ithal sigaraların pazarı haline getirildi. "Yapılanlar, yapılacakların teminatıdır" ölçüsünden hareketle, AB'nin bize "istediğini ekemezsin" demesinin, müzakere sürecinde bize nelere malolacağını tahmin edebilirsiniz herhalde.TMO'nun doğrudan alımları durdurması ise, çiftçilerin tüccarların eline düşmesi ve ürününü yok pahasına satmasına sebep olur ki bu tarımın sonunu hızlandırır. Bu yıl buğday için TMO'nun fiyat belirlemesine ve de doğrudan alımına rağmen, açıklanan fiyat 360 bin lira idi, ama tüccarın eline düşen çiftçi 200 bin liraya kadar düşmek zorunda kaldı. 404 bin liraya üretti, 200 bin liraya sattı. Bir de doğrudan alımı kaldırırsan sizce sonuç ne olur?TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, Türkiye'de tarımın iyileştirilmesi için 20 milyar Avroya ihtiyaç olduğunu ve bu konuda ne AB'nin ne de hükümetin bir planının olmadığını ifade etti.AB müzakerelerinin en önemli maddesi tarım. Bunun için AB'nin ya da hükümetin kaynağı yok. "Şunu üretme" deniliyor, ama ne üretileceği söylenmiyor. 25 milyon tarım köylüsü 15 milyona düşürülecek, kalan 10 milyona herhangi bir istihdam ayarlanmıyor. AB'de serbest dolaşım yasak.Sizce bu gidişat Türkiye'yi nereye götürür? Size tavsiyem Osmanlı'nın son dönemlerini -özellikle ekonomiyle ilgili olanlarını- ve de o halden nasıl kurtulduğumuzu tarihi çarpıtmayan eserlerden bir daha dikkatlice okuyun. Sonra da Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in Milli Ekonomi tezini inceleyin.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Acil yağmur şart!
En kaliteli içme suyunun kaynağı Bursa'da susuzluk kapıda!
Beyin göçü hızlandı
Türkiye, nitelikli mühendislerini kaybediyor
Zengin abat oluyor, fakir ekmek bulamıyor
Türkiye, gelir eşitsizliğinde Avrupa lideri
'Emekliye kiralık değildir' ilanına idari para cezası
Ticaret Bakanlığı açıklama yaptı
Şişli'nin göbeğinde kurşunlandı
Sinan Ateş suikastı sanıklarındandı
İsrail 171 aktivisti sınır dışı etti
Aralarında Greta da var
Savcılık mütalaasını açıkladı
Seçil Erzan davasında ara karar
5. kattaki evinin penceresinden düşmüştü
Güllü'nün çocuklarının ifadesi ortaya çıktı
'Gazoz almaya benzemez'
Özel'e doğal gaz cevabı
'İnsanımızı tükettik'
BTP'den Geleceğimizi Savunmak programı
İstanbul'da arabalı vapur iskeleye çarptı
Kaza anı ve vatandaşların paniği kamerada
Kurduğu hükümet eleştirilere neden oldu
Fransa başbakanı istifa etti
İstanbul Altın Rafinerisi'ne operasyon: 21 gözaltı
Milyarlarca dolarlık saadet zinciri kurulmuş
14 Türk hala İsrail'in elinde
Ne zaman dönecekler?
Hamas heyeti Mısır'a ulaştı
Müzakereler dolaylı yürütülecek
Acil yağmur şart!
En kaliteli içme suyunun kaynağı Bursa'da susuzluk kapıda!
Beyin göçü hızlandı
Türkiye, nitelikli mühendislerini kaybediyor
Zengin abat oluyor, fakir ekmek bulamıyor
Türkiye, gelir eşitsizliğinde Avrupa lideri
'Emekliye kiralık değildir' ilanına idari para cezası
Ticaret Bakanlığı açıklama yaptı
Şişli'nin göbeğinde kurşunlandı
Sinan Ateş suikastı sanıklarındandı
İsrail 171 aktivisti sınır dışı etti
Aralarında Greta da var
Savcılık mütalaasını açıkladı
Seçil Erzan davasında ara karar
5. kattaki evinin penceresinden düşmüştü
Güllü'nün çocuklarının ifadesi ortaya çıktı
'Gazoz almaya benzemez'
Özel'e doğal gaz cevabı
'İnsanımızı tükettik'
BTP'den Geleceğimizi Savunmak programı
İstanbul'da arabalı vapur iskeleye çarptı
Kaza anı ve vatandaşların paniği kamerada
Kurduğu hükümet eleştirilere neden oldu
Fransa başbakanı istifa etti
İstanbul Altın Rafinerisi'ne operasyon: 21 gözaltı
Milyarlarca dolarlık saadet zinciri kurulmuş
14 Türk hala İsrail'in elinde
Ne zaman dönecekler?
Hamas heyeti Mısır'a ulaştı
Müzakereler dolaylı yürütülecek
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.