ABD Türkiye'yi kandırıyor!

Dünyanın gözü önünde, ABD, Türkiye'yi kandırıyor. 100 bin kişilik PKK sözde ordusunu kurdu. Bunlara, binlerce tır silah verdi. Halen vermeye devam ediyor. Ve Türkiye, ABD'nin "birlikte 'Güvenli Bölge' oluşumuna", 'evet' dedi.

Buna çocuklar bile inanmaz ama iktidar inandı. Eğer, PKK'ya "Güvenli Bölge" Türkiye ile sağlanıyorsa, söylenecek söz kalmamış demektir.

Irak'ta "Güvenli Bölge" kurulmuş, Çekiç Güç ile "güvenliği" sağlanmış, bugünkü Kuzey Irak, oluşmuştu. Eğer Türkiye, bundan ders çıkarmadıysa, Suriye'deki "Güvenli Bölge" de, Kuzey Suriye olacak.

 Kuzey Irak, önce Saddam'dan  korunda, sonra da, Türkiye'den korundu. Daha sonra Türkiye, Kuzey Irak'ın "koruyucusu" ve "savunucusu" oldu adeta. Barzani peşmergesinin maaşlarını bile arada Türkiye ödedi.

Şimdi herkes anladı ki, Irak'ta kimyasal silah yokmuş, Saddam bir bahaneymiş. Maksat Irak'ı parçalamakmış. Irak parçalandı. Barzani acele edip, "bağımsızlık" ilan etmişti ki, en çok güvendiği ABD bile "dur" dedi.

ABD, "dur" deyince, Türkiye de "dur" dedi,  Tahran ve Bağdat ile görüşüp, Barzani'yi  birlikte durdurdular. Peki, ABD, Barzani'yi neden durdurdu? Çünkü bölge, İsrail için Irak'tan kopartıldı.

Aynı şey şimdi, Suriye'de gerçekleştiriliyor. Bundan 10 yıl sonra Türkiye, Suriye'de ABD ile "iş" tutmanın, yanlış olduğunu anlasa ne olur. Atı alan Üsküdar'ı geçmiş olur. 

Veya şimdiki iktidar yetkilileri, şayet hayatta olurlarsa, 10 yıl sonra, "başımıza ne geldiyse, yanlış Suriye politikasından geldi" dese  ki ne olur. Böyle bir lafı, 3 yıl önce demiştiler ama lafta kaldı.

Burada bir, İsrail Koridoru oluşuyor. 

ABD  Türkiye'yi "Koridor"a bekçi yapıyor!

Irak'ın Kuzeyi'ne nasıl "koruyucu/kollayıcı" yaptıysa, nasıl imar edici, finans sağlayıcı  ettiyse, şimdi Suriye'nin Kuzeyi'ni de "Güvenli" yapmak için, "bekçi" yapıyor.  Bunu söylemek çok ağırımıza gitse de, açık konuşmak gerekir.

Suriye ile aramızdaki "mayınlı bölge"  temizlenme karşılığında İsrail'e 49 yıllılığına kiralanmak istenmiş, sonra 2004'te mahkeme kararıyla iptal edilmişti, hatırlayın. Şimdi sınırdan 5 kilometre sonra, yine İsrail var, bilesiniz!

İsrail'le aramıza ABD, 5 km derinlikte bir sınır koyuyor ve Türkiye'den buraya saldırmama sözü alıyor. ABD, burada bir Kürt Koridor'u filan kurmuyor, Kürtler buraya iyi baksınlar. Barzani'yi durduran gücü, iyi görsünler.

Golan Teperi kimde ise bölgenin sahibi odur. Golan Teperi de, bir zamanlar Türk toprağıydı. Şimdi İsrail askerleri var, ne demek istediğim amnlaşıldı mı!

Türkiye, bu belayı, kendinden 5 km uzağa taşısa da, sorun  gittikçe büyüyor. "Ur" bütün bölgeyi sarıyor. 100 bin kişilik ağır silahlarla donatılmış terörist varlığı, çok büyük bir tehdit.

 "Buraya saldırırsanız, ekonominizi batırırım" diyen ABD'ye, "ne pahasına olursa olsun" veya "ansızın bir gece" söylemleriyle, karşı geldiğimizi sanmayalım. Küresel plan, aksamadan yürüyor.

"Bir gece ansızın", ABD askerleri, Urfa'ya geldi!
Urfa'ya Paşa geldi ama Amerikan paşası. Sınır çizmeye mi geldi.

Lafın tamamı, deliye söylenir. ABD, bu "koridoru", İslam NATO'su(!) kurup bununla  korumak istedi ama başaramadı, "vazifeyi" Türkiye'ye yaptırıyor. 

Irak bölündü, Suriye bölündü, Türkiye bölünme sürecinde. İmralı'dan gelen, "PKK'ya ben silah bıraktırırım" açıklamaları... Bütün bunlar, bir planın parçaları, değilse nedir?

 PKK, Suriye'de "devlet" olduktan sonra, 100 bin kişilik, çakma "ordu" kurduktan sonra, Türkiye'de niye silah bırakmasın ki. Zaten İHA'larla "delikten" kafa çıkarsalar, avlanıyorlar. Suriye'de, "Güvenli Bölge"de  rahatlarına bakarlar!

 Ekonomik çıkmazda olan Türkiye, ABD'yi her zamanki gibi dinlemek zorunda kalır. Kamışlı'nın karşısında, dalgalanan paçavraları sadece seyreder.

Türkiye, önce ekonomide, sonra içerde  hızlı ve doğru adımlar atarak, Şam ile yeni bir sayfa açıp, Suriye'de ABD-İsrail planını bozabilir. Bu hamle, Irak'taki yapıyı da bozar.

Tahran-Bağdat-Şam birlikte hareket ederek, bütün oyunları bozabilir. ABD bölgeden kovulur, Rusya'nın eli zayıflar. Fakat mevcut yol devam ederse, Suriye'yi ABD ile konuşursak, Türkiye de parçalanır, İran da...