ABD yine İran için Ankara'ya geldi
01.02.2005 00:00:00
Ocak ayı başında ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Richard Armitage'nin İran eksenli Ankara ziyaretinin ardından dün de ABD Savunma Bakanlığı Müsteşarı Douglas Feith, Başkent'te aynı konuyu gündeme getirdi. Feith, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e, Türkiye ile ABD'nin nükleer silahların yayılmasının önlenmesi konusunda ortak çalışması yönündeki temennisini ilettiği bildirildi. Davos Dünya Ekonomik Forumu sırasında Amerikan Newsweek dergisine demeç veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Irak'ta ABD'ye tavsiyeniz nedir?'' sorusuna, "Irak'taki gelişmeleri olumlu olarak değerlendirmek mümkün değil. Seçimlerin altyapısı sağlıklı bir seçim altyapısı değil. Örneğin seçmen listesi adil bir şekilde hazırlanmadı. Sadece gıda karnesi olanlara oy verme şansı verildi. Gıda karnesi alamayanların durumu ne olacak? Birleşmiş Milletler daha aktif bir şekilde sürece dahil edilmeli'' dedi. Newsweek'ten Lally Weymouth'un sorularını cevaplayan Erdoğan, Türklerin ABD'yi kendilerine karşı büyük tehdit olarak görüp görmedikleri sorusu üzerine, "Türkiye ABD'ye karşı hem Afganistan, hem de Irak'ta insani yardım bakımından yükümlülüklerini yerine getirdi. Gerçek şu ki ABD, Türkiye'de 40 bin kişinin hayatını kaybetmesinden sorumlu PKK'ya karşı bizim umduğumuz gibi duyarlı olmadı. Bu da Türk milletinde bazı olumsuz duygular yarattı'' diye konuştu.
"Soykırım ifadesi yanlış"
Weymouth'un, AKP üyelerinin Amerikan hükümetini Felluce'de soykırımla suçladığı ve kendisinin de Amerikan büyükelçisini randevu için 6 hafta beklettiğini belirtmesi üzerine Erdoğan, "Ben bu sınıflamanın doğru olmadığını ifade ettim. Felluce'de olanları soykırım olarak sınıflandırmak yanlış olacaktır. Büyükelçiye gelince, bu farklı kurumlar arasında iletişim eksikliğiydi'' dedi.
Gül'ü İsrail'e, iyi ilişkiler için yollamış
İsrail-Türkiye arasındaki yakın ilişkilere rağmen geçen yıl İsrail'in, Hamas lideri Şeyh Ahmed Yasin'in öldürülmesinden sonra Başbakan Erdoğan tarafından, "devlet terörüyle'' suçlandığı yönündeki bir ifadeye karşılık Erdoğan, iki ülke arasındaki ilişkilerin geçmişte olduğu gibi devam ettiğini, ticaret hacminin arttığını kaydetti.
Erdoğan, "Türkiye'de bizim bir sözümüz var, 'dost acı söyler'. antisemitizme karşı ne kadar duyarlı olduğumu bilmelisiniz. Antisemitizmin insanlığa karşı bir suç olduğunu defalarca söyledim. Son olarak da Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ü İsrail'e bir iyi niyet işareti olarak gönderdim'' diye konuştu.
"Soykırım ifadesi yanlış"
Weymouth'un, AKP üyelerinin Amerikan hükümetini Felluce'de soykırımla suçladığı ve kendisinin de Amerikan büyükelçisini randevu için 6 hafta beklettiğini belirtmesi üzerine Erdoğan, "Ben bu sınıflamanın doğru olmadığını ifade ettim. Felluce'de olanları soykırım olarak sınıflandırmak yanlış olacaktır. Büyükelçiye gelince, bu farklı kurumlar arasında iletişim eksikliğiydi'' dedi.
Gül'ü İsrail'e, iyi ilişkiler için yollamış
İsrail-Türkiye arasındaki yakın ilişkilere rağmen geçen yıl İsrail'in, Hamas lideri Şeyh Ahmed Yasin'in öldürülmesinden sonra Başbakan Erdoğan tarafından, "devlet terörüyle'' suçlandığı yönündeki bir ifadeye karşılık Erdoğan, iki ülke arasındaki ilişkilerin geçmişte olduğu gibi devam ettiğini, ticaret hacminin arttığını kaydetti.
Erdoğan, "Türkiye'de bizim bir sözümüz var, 'dost acı söyler'. antisemitizme karşı ne kadar duyarlı olduğumu bilmelisiniz. Antisemitizmin insanlığa karşı bir suç olduğunu defalarca söyledim. Son olarak da Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ü İsrail'e bir iyi niyet işareti olarak gönderdim'' diye konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
