'Adalet tesir altında sağlanamaz'
İdari Yargı Günü ve Danıştay’ın 154. Kuruluş yıldönümü etkinliklerinde konuşan Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, “Yargıçların hukuka ve vicdanlarına göre karar vermelerini olumsuzluk etkileyebilecek tesirlere karşı korunmaları gerekir” dedi
10.05.2022 16:42:00





Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, İdari Yargı Günü ve Danıştay'ın 154. Kuruluş yıldönümü etkinliklerine katıldı. Burada konuşan Danıştay Başkanı Yiğit, yargının adaleti sağlamak görevinin gereği olarak bağımsız kılındığını hatırlatarak, "Yargıya tanınan bu ayrıcalık adaleti sağlama amacına yöneliktir. Yargı bağımsızlığı, adaletin gerçekleştirilmesinin bir aracıdır. Yargı bağımsızlığının, yargının sadece yürütme ve yasamadan bağımsızlığı ele alındığı görülmektedir. Elbette vazgeçilmez ve tartışmadan uzaktır. Ancak yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının farklı boyutları da vardır. Yargıçların, yargı dışı, kişi, kurum ve örgütlerden; yazılı, görsel ve sosyal medya mecralarından, resmi ya da gayrı resmi sivil toplum örgütlenmelerinden, kamuoyundan, davanın taraflarından veya dava ile ilgili herhangi bir menfaati olabilecek kişilerden gelebilecek ve hukuka, vicdanlarına göre karar vermelerini olumsuzluk etkileyebilecek tesirlere karşı da korunmaları gerekir. Aynı şekilde yargıçlar eşit, ya da üst düzeydeki meslektaşlarını etkilemesine ve talimatlarına muhatap olmamalıdır" diye konuştu. Bazı uluslararası sivil ve siyasal teşkilatların Türk yargısı üzerine gölge düşürmek gayreti içinde olabildiklerine işaret eden Yiğit, şöyle devam etti: "Üzülerek görüyoruz ki bazı uluslararası sivil ve siyasal teşkilatlar ile yabancı devletlerde dış politikalarına konu ederek yargı bağımsızlığı konusunda algı oluşturma ve Türk yargısı üzerine gölge düşürmek gayreti içinde olabiliyorlar. Bu kesimlerce yapılan yorumlar çoğunlukla içişlerine müdahale olarak tezahür edip, hukuki gerekçelere dayanmadığından kabul edilemez buluyoruz."
Devletin, milletin teşkilatlanmış şekli olduğu betimlemesini ele alan Danıştay Başkanı Yiğit, "Devletin, millete sunduğu başta güvenlik ve düzen sağlayıcı hizmetler olmak üzere gücünü hissettirdiği tüm hizmetler, adaletin gerçekleşmesinin de teminatıdır. Zira insanların can ve mal güvenliğinin olmadığı, toplumsal düzenin sağlanamadığı bir ortamda adalet dağıtılması mümkün olmadığı gibi, dağıtılan ortamında bireye ve topluma yansıtılması ve icra edilmesi de mümkün olamaz. İcra ve yaptırım gücü olmayan hukuk, adaletin acze düşmesine yol açar. Bu bağlamda yasama yürütme ve yargı erklerinden oluşan devletin, yasama fonksiyonu ile soyut normlar vaaz ederek hukuk düzeninin kurucusu, yargı yoluyla adalet dağıtırken hukukun koruyucu olmasının yanı sıra icracı ve zorlayıcı gücü ile hukuk düzeninin işlerliğini sağladığını vurgulamak gerekir. Dolayısıyla devletin zaafa düşürülmesi, doğrudan hukuk düzeninin zaafa düşürülmesiyle sonuçlanacaktır. Terörün nihai amacı devleti zaafa düşürmektedir" dedi.
'Güvenlik olmadan adalet olmaz'
Devletin, milletin teşkilatlanmış şekli olduğu betimlemesini ele alan Danıştay Başkanı Yiğit, "Devletin, millete sunduğu başta güvenlik ve düzen sağlayıcı hizmetler olmak üzere gücünü hissettirdiği tüm hizmetler, adaletin gerçekleşmesinin de teminatıdır. Zira insanların can ve mal güvenliğinin olmadığı, toplumsal düzenin sağlanamadığı bir ortamda adalet dağıtılması mümkün olmadığı gibi, dağıtılan ortamında bireye ve topluma yansıtılması ve icra edilmesi de mümkün olamaz. İcra ve yaptırım gücü olmayan hukuk, adaletin acze düşmesine yol açar. Bu bağlamda yasama yürütme ve yargı erklerinden oluşan devletin, yasama fonksiyonu ile soyut normlar vaaz ederek hukuk düzeninin kurucusu, yargı yoluyla adalet dağıtırken hukukun koruyucu olmasının yanı sıra icracı ve zorlayıcı gücü ile hukuk düzeninin işlerliğini sağladığını vurgulamak gerekir. Dolayısıyla devletin zaafa düşürülmesi, doğrudan hukuk düzeninin zaafa düşürülmesiyle sonuçlanacaktır. Terörün nihai amacı devleti zaafa düşürmektedir" dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.