Adaletsizlik üzerine kurulmuş bir sistemde, adalet arayışı boş bir uğraştır. Liberalizm, bunun en bariz örneğidir. Liberaller de kabul eder ki, liberalizmde adaletsizlik hâkimdir. Ancak liberaller, adaletsizlik yerine eşitsizliği kullanırlar. Derler ki: "Liberalizmde eşitsizlik var, ama bu bir eksiklik değil. Çünkü hiçbir ekonomi modelinde eşitlik tam olarak sağlanamaz." Böyle diyerek insanların adaletsizliğe rıza göstermesini istiyorlar. Evet, insanlar eşit yaratılmadığı için dünyada mutlak bir eşitliğin olmayacağı bilinen sosyal bir gerçektir. En küçük bir toplumda bile zorla ekonomik eşitlik sağlansa ve sonra insanlar serbest bırakılsa, kısa bir zaman zarfında eşitlik bozulur. O bakımdan gözetilmesi gereken ölçü eşitlik değil, adalettir. Eşit şartlarda eşitlik adalettir, aksi ise zulüm olur.Liberalizmin uygulandığı ülkelerde insanlar sokaklara dökülüyor ve gösteri yapıyorlar. Acaba bu kişiler, eşitlik mi istiyorlar? Hayır, istedikleri adalettir. Liberaller her yerde olduğu gibi bu konuda da gerçeği çarpıtıyorlar. Aslında liberallerin kullandıkları birçok kelime ve kavramların gerçekle ilgisi bulunmamaktadır. Meselâ sömürüye 'serbest ticaret', köleliğe 'işçilik' diyebiliyorlar, tıpkı adaletsizliğe eşitsizlik dedikleri gibi.Paul Samuelson, liberalizmdeki adaletsizliği eşitsizlik olarak tanımlayarak şöyle diyor: "Liberalizmde fakirlerin bebeklerine içireceği sütü, zenginler köpeklerine içirir." Liberaller, böylesi büyük eşitsizliğin verimliliği arttırdığını iddia ediyorlar. Liberallerin savunduğu tez şudur: Eşitsizlik olunca verimlilik artar, verimlilik artınca da büyüme gerçekleşir. Büyüme gerçekleşince de akan sular durur. Ekonominin diğer olumsuz yanlarına bakılmaz.Hâlbuki Samuelson'un çizdiği manzara eşitsizlikten öte, düpedüz adaletsizliktir. Zira adaletli bir sistemde, hiçbir insan böyle bakımsız, sosyal güvencesiz ve aç bırakılmaz. Toplumu oluşturan tüm kesimlerin zaruri ihtiyaçları karşılanır. Bebeklerin sütünü, köpeklere içirmek gibi insanlık dışı bir uygulamaya asla fırsat verilmez. Simon Kutnest de, adaletsizlikle eşitsizliği karıştırmış ve şu tespitte bulunmuştur: "Eşitsizlik, gelişmekte olan ülkelerde, gelişmiş ülkelere kıyasla daha fazladır. Ülkeler geliştiği oranda eşitsizlik de azalır." Maalesef gerçekler, bu tespiti doğrulamıyor, tam aksine gelişmiş ülkelerde, Kutnest'in deyimiyle eşitsizlik, doğrusu ise adaletsizlik daha çok artmaktadır.Sözün özü, liberalizm adaletsizlik ve eşitsizlik üreten ve onlardan beslenen bir modeldir. Bu gerçeği artık liberaller de inkâr edemiyor. Bundan dolayı bazı liberal ekonomistler, adaletsizliği ve eşitsizliği biraz olsun gidermek için 'servet vergisi' teklif ediyorlar. Temeli adaletsizliğe dayanan bir ekonomi modelinde servet vergisi konulmasının olumlu katkısı çok az olur. Kaldı ki, böyle bir vergiyi hayata geçirmek, her babayiğidin harcı değildir. Bunu yapabilecek siyasetçilerin diyet borcu olmaması gerekir.Görüldüğü üzere iş dönüp dolaşıp neticede yine sisteme, yani ekonomi modeline dayanıyor. Özetle ifade edersek, liberalizmde kim ne yaparsa yapsın, adaletsizliğe ve eşitsizliğe çare bulamaz. Çare, 'Milli Ekonomi Modeli'ndedir. Bu gerçek idrak edilene ve o modele dönülene kadar boş sözler ve boş arayışlar sürüp gidecektir.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018