AKP’nin tavizler ve yalanlar zinciri

Kongrenin satırbaşları Sevr’i bile aşmış
Başbakan R. T. Erdoğan’ın AKP kongresi ve sonrasında verdiği mesajlar, bundan sonra Türkiye’nin çok daha vahim noktalara sürükleneceğinin göstergeleridir.
AKP hükümeti, müflis politikalarındaki büyük açıkları, içe dönük apaçık yalanlarla ve dışa dönük ağır tavizlerle kapatmaya çalışıyor.
Uzatmalara oynayan hükümet, küresel sermaye ve Amerika’nın “ekonomi sopası”yla dağılmamak için, şeflerine BOP eksenli “yeni tavizler” sunmaya hazır olduğunu gösteriyor.
AKP kongresindeki satırbaşları, Türk milletinin yırtıp attığı Sevr ve Mondros mütarekesi maddelerini dahi aşmış vaziyette, nazar değmesin!
***

Kongrede Türk milletine söylenenler…
Lafın tamamı deliye söylenir.
Erdoğan kongredeki konuşmasında ve kongrede dağıtılan 63 maddelik metinde, lafın bir kısmını söyledi. Anlayan anladı.
Anlayan için şunlar söylendi:
BOP ekseninde yeni tavizlere hazır olun.
Suriye’de yakılan fitne ateşi ekseninde yeni taviz ve yalanlara hazır olun.
İsrail, Kürdistan ve PKK ekseninde yeni taviz ve yalanlara hazır olun.
Yeni Anayasa adı altında “bütünşehir reformu eksenli yeniden yapılanma ve federatif bölünme”ye hazır olun!
Yokluğa, yoksulluğa ve Amerikan sopasına hazır olun!
***

“Şerefsizlik” eksenli gürlemelerle üstü örtülmeye çalışılan Oslo yalanı
Erdoğan, Oslo’da PKK terörü elebaşlarıyla yapılan pazarlığın üstünü “şerefsizlik eksenli gürlemelerle” örtmeye çabaladı. Vaziyeti ortada… Takke düştü, kel göründü.
Koskoca yalanlar Türk milletinin gözünün içine gürleye gürleye yutturuldu.
Millet, bir yandan AKP’nin yutturduğu yalanları midesinden dışarıya çıkartıyor, diğer yandan evlatlarını teröre kurban veriyor…
AKP hükümeti ise pişkinliğe vuruyor, PKK ile yeni Oslo hazırlığı yapıyor.
PKK’ya her türlü yardım ve mühimmatı sağlayan ve er-geç Irak, İran, Suriye ve Türkiye’deki parçaların bütünleştirilip Büyük Kürdistan’ın kurulacağını seslendiren İsrail destekli Barzani, AKP kongresinde başköşeye konuşlandırılıyor.
Daha önce konuşulanların tam aksine, dağdaki PKK ile müzakere, Meclisteki BDP ile mücadele mesajı veriyor.
AKP hükümet, BDP ve PKK’nın ilk adımda talep ettiği “özerk”liği bile aşan “bütünşehir” reformu ve federatif yapılanma hazırlığını artık dışa vuruyor. Yeni planı, AKP’li Galip Ensarioğlu seslendiriyor.
***

AKP’nin doğal-gazlı yalanı…
AKP hükümeti, Oslo pazarlığını andıran diğer yalanlarını ekonomi sahasında sıralıyor. Son zamlara ve özellikle doğalgaz zammına ilişkin sergiliyor. Doğal ve gazlı yalan…
Erdoğan, doğalgaza yüzde 10 civarında zam yapmak zorunda olduklarını açıklıyor.
Gerekçe ise uluslararası piyasalarda ham petrol ve petrol ürünlerinde yaşanan artışmış!
Kuyruklu yalan…
Ham petrol ve petrol ürünlerinde yılbaşından bu yana yaşanan düşüş yüzde 8.2
Öyle ki, ham petrol fiyatları 89.92 dolarla son 7 haftanın en düşük seviyesine iniyor…
Hükümet, fırlayan ham petrol fiyatları sebebiyle doğalgaza yüzde 10 zam yaptık diyor.
Bu koskocaman yalana, milleti ahmak yerine koymak bile denmez!
Benzer yalanı elektrik zammında tekrarlıyorlar.
AKP’nin teslim olduğu papaz Malthus’un kapitalist ekonomi düzeninde zam, vergi ve faizli dış borç dışında başka çaremiz yok, ey Türk milleti, demiyorlar… Yalanla-dolanla hükümet çeviriyorlar, milleti avutup anasını ağlatıyorlar.
***

Yalana itimat olur mu?!
Önümüzdeki günlerde Türkiye’yi daha vahim noktalara sürükleneceği, AKP’nin kongredeki vaziyetinden belli…
Kongrede her türlü laf, şiir, şarkı, türkü, slogan ve delege çoktu.
Takla attırılmış rakamlar ve ekonomi yalanları çoktu.
Üç dönem iktidar olan Erdoğan, 10 yıllık katrilyon dolarlık Türk devleti bütçelerinin nerelere harcandığını izah kabilinden, alımı yapılan 40-50 tane MR, ultrason ve röntgen cihazlarının sayılarına sığınıyorsa; AKP’nin ekonomi iflasını ilan etmesi ve bu iflası milletimizin anlaması için başka ne yapması lazım?!
AKP kongresinde tek satır çözüm yoktu.
Tek cümle çare yoktu.
Çiftçi, köylü, işçi, işsizler ordusu, kısacası Türk milleti ve milletin problemleri yoktu.
Böyle bir yokluk ve yalan tablosu milletimiz için bir itimat tablosu ise kendi düşen ağlamaz...
***
Hz. Peygamberin “ahir zaman alameti” bağlamında ikaz ettiği üzere “yalanın tasdik edildiği, doğrunun yalanlanacağı, hain kişilerin emin, emin kişilerin hain addedileceği İslamcı Deccallar” sürecinde dileyen herkes, dilediği safta kendi kıyametini bekleyedursun…
Türk milleti bu yalan ve aymazlığa son vermezse, daha çok cenaze namazı kılacağız!