logo
21 MAYIS 2024

Ali evlâdına baskı uygulanması

Ali evlâdına karşı baskı uygulama, ezme kapısını açan ilk kişi bu ümmetin Firavun’u tağut Mansur ed-Devanikî’dir. Şu söz onundur: “Fâtıma evlâdından bin kişiyi öldürdüm. Ama büyükleri ve efendileri olan Ca’fer b. Muhammed’i sağ bıraktım
30.04.2024 18:55:00
Haber Merkezi
Ali evlâdına baskı uygulanması
Ali evlâdına baskı uygulanması
Ali evlâdına karşı baskı uygulama, ezme kapısını açan ilk kişi bu ümmetin Firavun'u tağut Mansur ed-Devanikî'dir. 

Şu söz onundur: "Fâtıma evlâdından bin kişiyi öldürdüm. Ama büyükleri ve efendileri olan Ca'fer b. Muhammed'i sağ bıraktım." 

Ali evlâdının kesik başlarından oluşan bir mahzeni oğlu Mehdî'ye saltanatının ve hâkimiyetinin sağlamlaştırmak için miras olarak bırakmıştı. Bu mahzende çocukların, gençlerin ve yaşlıların kesik başları bulunuyordu. 

Ali evlâdının seçkin simalarını, önde gelenlerini korkunç zindanlarına atıyor, bazısı bu zindanlarda kokudan ya da üzerine zindanın duvarının yıkılıp taş toprak altında kalmasından dolayı vefat ediyordu.

Harun Reşid'e gelince, Ehl-i Beyt'e (a.s.) düşmanlık besleme ve onları sürekli olarak baskı altında tutup ezme hususunda seleflerinden geri kalmazdı.

Şu söz onundur: "Ne zamana kadar Ebû Tâlib oğullarına tahammül edeceğim? And olsun onları öldüreceğim! Taraftarlarını öldüreceğim! Bu işi kesinlikle yapacağım! Yapacağım!" 

Me'mun halife olunca, Ali evlâdı üzerindeki sıkı denetim kaldırıldı. Kendilerine ekonomik destek sağlandı, belli bir inayete mazhar oldular.

Ama bu da uzun sürmedi. Çünkü İmam Rızâ'nın (a.s.) zehirlenerek öldürülmesinden sonra, Me'mun da selefleri gibi Ali evlâdını kovalamaya, gördüğü yerde ezmeye başladı.

Yüce Resûl'ün (s.a.a.) çocukları, uğradıkları onca zulüm ve işkencenin yanı sıra açlık ve susuzluktan kıvranıyorlardı. Bu durumun İmam Ebû Ca'fer el-Cevad'ın (a.s.) kalbine elem vermesi, acı ve hüzün çekmesine yol açması son derece doğaldı.  

KUR'ÂN'IN MAHLÛKLUĞU MESELESİ

Bu meseleyi Hicrî 212 yılında gündeme getiren Me'mun'du. Âlimler bu hususta ağır bir imtihandan geçirildiler. Akıl almaz baskılara mâruz kaldılar. Me'mun gibi düşünmeyenler zindana atıldılar, sürüldüler veya öldürüldüler. İnsanları zor ve baskıyla kendi düşüncesine bağlamıştı.

O çağda yaşanan en önemli, bir o kadar da tehlikeli hadise, işte bu mesele etrafında kopan fırtınaydı. Nice felsefeci ve kelâmcı bu inancın yaygınlaşması ve kapalı yönlerinin açıklanması için geceli gündüzlü uğraş veriyordu.  

İKTİSADÎ HAYAT

Toplum iki sınıfa ayrılmıştı. Birincisi; zengin, servet sahibi tabaka. Bunlar çalışmazlardı. Bütün uğraşıları oyun ye eğlenceydi.

İkincisi ise; emek sahipleri tabakası. Bunlar toprağı eken, zanaatla uğraşan, birinci sınıfı oluşturan efendileri mutlu etmek için ter döken, emeğine karşılık olarak da ölmemek kadar bir para kazanan yoksul kesimlerdi.

İktisadî hayatın dengesinin bozulması neticesinde siyasî ve sosyal hayatın dengesi de doğal olarak alt üst oldu.  

DEVLETİN GELİR KAYNAKLARI

İmam Muhammed Takî'nin (a.s.) yaşadığı dönemde, Abbâsî Devleti'nin gelir kaynakları alabildiğine genişti. İbn Haldun, Me'mun döneminin gelirlerini 400 milyon dirhem olarak hesaplamıştır. 

Devletin para olarak geliri o kadar fazlaydı ki, saymak yerine tartılıyordu. Örneğin, altı veya yedi kantar (her kantar, 4.256 kilo gramdır) altın olarak ifade ediliyordu. 

Mu'tasım'ın Rum diyarı görevlisi, alacağı vergiyi hesaplamıştı. Bu, üç milyon dirhemden daha azdı. Mu'tasım ona bir mektup yazarak azarlamıştı. Mektupta şöyle diyordu:

"En değersiz bölgeye valilik eden en basit valimin bana gön-derdiği vergi bile senin topraklarından gönderilen vergiden daha fazladır."  

MAL TOPLAMA HIRSI

O çağda insanlar, mümkün olan her yola başvurarak mal toplama derdine düşmüşlerdi. Bu yolun meşru olup olmadığı umurlarında değildi. İnsanlar değerlendirilirken kıstas maldı. Bağdat'ta şu tür darb-ı meseller dolaşırdı dillerde: "Mal (gerçek değer) maldır, gerisi (maldan başkasına yönelmek) muhaldir."

İnsanlar her yolu deneyerek mal toplamakla meşguldüler. Hiçbir haram yoldan sakınmaz ve çirkin yöntemlerden utanmazlardı. Mal toplamanın en muteber yolu, aldatma ve dolandırıcılıktı.  

SERVET BİRİKTİRMEK

Özellikle İslam dünyasının o günkü başkenti Bağdat'ta bazı in-sanların sahip oldukları servet korkunç rakamlara ulaşmıştı. Milyonlara hükmeden bir sermayedar sınıf oluşmuştu. Basra'da da geniş bir zenginler tabakası vardı. Basra, Irak'ın liman şehriydi. Önemli bir ticaret merkeziydi.

Doğu ile Batı'yı birbirine bağlayan bir konumu vardı. Hint ticaret mallarıyla Doğu denizlerinin adalarının ürünleri burada buluşurdu. Bu yüzden Basra'ya "Hint Toprağı" ve "Irak'ın Anası" denirdi." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Taki eserinden)
'Türkiye'de de yaşanabileceğini düşünmek vehim değil'
Bahçeli'den çarpıcı Reisi çıkışı
Reisi için cenaze töreni düzenlendi
Törene on binlerce kişi katıldı
Galatasaray-Fenerbahçe maçı sonrası
İstanbul Valiliğinden açıklama
Reisi için Türkiye'de 'Milli Yas' ilan edildi
Bayraklar yarıya indirildi
'En azından cuma ve cenaze namazı kıldırsın'
Seçim vaadi için ilan verdi
Ciddi adımlar atılmazsa gelecek kuşaklar teklikede
'Bu savaşı kazanmalıyız'
İstanbul'da yeni '1 Mayıs' baskınları
16 kişi gözaltına alındı
Okul müdürü ve oğlu otobüste darp etmişti
O yaşlı adam hayatını kaybetti
FETÖ'nün 'Emniyet Mahrem Sorumlularına' operasyon
44 kamu çalışanı gözaltına alındı
Yolcu otobüsü kamyonetle çarpıştı
3'ü ağır 17 kişi yaralandı
'19 Mayıs sadece konserlerle geçiştirilemez'
19 Mayıs’ın ruhunu anlamak
Kobani davası kararında sessizliğini bozdu
'6-8 Ekim terör kalkışmasıdır'
Paylaşımı kaldırmadı kadro dışı bırakıldı
Yunan kudurtan Samet!
Gazeteciler büyükelçilik davetlerinde de atıştırmasın mı?
Roma gezisine akıl almaz savunma!
HAMAS yöneticileri için de istendi
Netanyahu hakkında yakalama istendi
'Türkiye'de de yaşanabileceğini düşünmek vehim değil'
Bahçeli'den çarpıcı Reisi çıkışı
Reisi için cenaze töreni düzenlendi
Törene on binlerce kişi katıldı
Galatasaray-Fenerbahçe maçı sonrası
İstanbul Valiliğinden açıklama
Reisi için Türkiye'de 'Milli Yas' ilan edildi
Bayraklar yarıya indirildi
'En azından cuma ve cenaze namazı kıldırsın'
Seçim vaadi için ilan verdi
Ciddi adımlar atılmazsa gelecek kuşaklar teklikede
'Bu savaşı kazanmalıyız'
İstanbul'da yeni '1 Mayıs' baskınları
16 kişi gözaltına alındı
Okul müdürü ve oğlu otobüste darp etmişti
O yaşlı adam hayatını kaybetti
FETÖ'nün 'Emniyet Mahrem Sorumlularına' operasyon
44 kamu çalışanı gözaltına alındı
Yolcu otobüsü kamyonetle çarpıştı
3'ü ağır 17 kişi yaralandı
'19 Mayıs sadece konserlerle geçiştirilemez'
19 Mayıs’ın ruhunu anlamak
Kobani davası kararında sessizliğini bozdu
'6-8 Ekim terör kalkışmasıdır'
Paylaşımı kaldırmadı kadro dışı bırakıldı
Yunan kudurtan Samet!
Gazeteciler büyükelçilik davetlerinde de atıştırmasın mı?
Roma gezisine akıl almaz savunma!
HAMAS yöneticileri için de istendi
Netanyahu hakkında yakalama istendi

Dolandırıcıların sahte rapor için 'ikiz araç' oyunu

Dolandırıcılar, ikinci el otomobil sektöründe araçların ekspertiz raporunu temiz göstermek için plaka değişimi ile 'ikiz araç' yöntemiyle bir çok kişiyi mağdur ediyor
21.05.2024 10:23:00
İhlas Haber Ajansı
Dolandırıcıların sahte rapor için 'ikiz araç' oyunu
Dolandırıcıların sahte rapor için 'ikiz araç' oyunu
Dolandırıcılar, ikinci el otomobil sektöründe araçların ekspertiz raporunu temiz göstermek için plaka değişimi ile 'ikiz araç' yöntemiyle bir çok kişiyi mağdur ediyor. Uzmanlar, mağduriyetin önüne geçilmesi için güncel rapor, şaşi ve araç beyin kontrolü yaptırılması uyarısında bulunuyor.

Yaz döneminin gelmesiyle birlikte kısmi hareketlenme sürecine giren ikinci el otomobil sektöründe yeni dolandırıcılık yöntemleri ortaya çıkmaya başladı. Dolandırıcılar, parçası değişmiş, boyalı veya kilometre sorunu olan araçları daha gösterişli hale getirmek adına 'ikiz araç' yöntemine başvuruyor. Rapor düzenlenecek araç ile aynı marka, model ve renkte olan normal bir aracı plaka değişikliği yaparak ekspertize getiren dolandırıcılar, satışı yapılacak araç sağlammış gibi sahte bir rapor alıyor. Alınan bu raporla birlikte araçların kusurları gizlenerek kusursuz olarak satışa sunuluyor.

'Aracın plakasını tekrar değiştirerek vatandaşları mağdur ediyorlar'

Araç alacak vatandaşlara uyarılarda bulunan oto ekspertiz uzmanı Şenol Uysal, dolandırıcıların son zamanlarda trend hale getirdiği yöntemi anlattı. Ekspertiz uzmanı Uysal, 'Gösterilen araçtan farklı bir araç getiriliyor. Aynı model aynı marka araçları bulup, kötü aracın plakasını değiştirerek başka bir araca plakayı takıp getirenler oluyor. Buradan temiz, boyasız raporu alarak daha sonra bu aracın plakasını tekrar değiştirerek vatandaşları mağdur ediyorlar.

Başka bir aracın kötü yönlerini gizlemek için bu yapılan işlemler dolandırıcılığa giriyor. Biz bunlara bakarken önce belge üzerinden şaşi ve motor numaralarını kontrol ediyoruz. Daha sonra motor üzerinde veya araç üzerinde bulunan numaraları karşılaştırıyoruz. Aracın kasasında bulunan şaşi herhangi bir kesme veya kaynak işlemi yoksa bu sağlam bir araç olduğunu göstermektedir. Aracın beynine bilgisayar ile bağlanarak son kontrolleri yapıyoruz. Vatandaşlarımızın mağdur olmasını bir nebze engellemiş oluyoruz. Dolandırıcı dediğimiz insanlara bu fırsatı vermiyoruz. Bunun için güvenilen ekspertizlerin tercih edilmesini öneriyoruz' dedi.

Kontrolleri yapılacak aracın sadece plaka üzerinden değerlendirilmemesi gerektiğine dikkat çeken Şenol Uysal, 'Plaka 5 dakika içerisinde sökülür. Bu plaka başka araca takılırsa o araç olarak değerlendiriyorlar. Plakadaki araç da halbuki o araç değildir. Onun için her zaman şaşi numarasındaki araç kontrol edilmeli. Ruhsatta yazan araç baz alınır. Bu yolsuzluk varsa bunu araç alacak kişiye kesinlikle söyler, emniyet birimlerine de haber veririz. Bu konuda kimseyi yanıltmamak gerekiyor' ifadelerini kullandı.

'Benim aracım kusursuz' havası vermeye çalışanlar var'

Dolandırıcıların satışa sunacağı aracın raporunun daha önceden hazırlandığının altını çizen Uysal, 'Bazı ekspertizlerin rapor örneğini yazıcıdan çıkartıp bunu bilgisayarda düzeltip aracın kusurlarını kapatanlar var. Kaşe ve ıslak imza yok. Aracı satmak istediği ortama atıp işte 'benim aracım kusursuz' havası vermeye çalışanlar da var. Rapor üzerinde oynadığı için sahteciliğe giriyor. Önceden alınan raporlarla değil, alınacak araçların tekrar bir ekspertize göstermelerini rica ediyorum vatandaşlarımızdan. Bunun raporu 3 gün önce 5 gün önce yapıldı şeklinde değil, aracın alınacağı gün kendiniz gözlemleyerek raporunuzu hazırlatın. Çünkü o süre zarfında aracın bir olumsuzluğa karışmadığını bilemeyiz' diye konuştu.

Reisi için 'Milli Yas' ilan edildi, Türkiye'de bayraklar yarıya indirildi

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve helikopter kazasında hayatını kaybedenler için Türkiye'de bir günlük milli yas ilan edilmesinin ardından başta Ankara ve İstanbul olmak üzere bayraklar yarıya indirildi.
21.05.2024 10:20:00
Anadolu Ajansı
Reisi için 'Milli Yas' ilan edildi, Türkiye'de bayraklar yarıya indirildi
Reisi için 'Milli Yas' ilan edildi, Türkiye'de bayraklar yarıya indirildi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve helikopter kazasında hayatını kaybedenler için bir günlük milli yas ilan edilmesinin kararlaştırıldığını bildirdi.

Kabine toplantısı esnasında İran Cumhurbaşkanı Vekili Muhammed Muhbir ile telefonda görüştüğünü ve taziyelerini ilettiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Helikopter kazasından sonra İran makamlarıyla temasa geçerek arama kurtarma çalışmalarına katkı vermek için tüm imkanlarımızı seferber ettik. Bundan sonra da aynı hissiyatla hareket edeceğiz. Kabine toplantımızda İran halkının yaşadığı derin acıyı paylaşmak üzere ülkemizde bir günlük milli yas ilan edilmesini kararlaştırdık."

Bayraklar yarıya indi

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve helikopter kazasında hayatını kaybedenler için Türkiye'de bir günlük milli yas ilan edilmesinin ardından başta Ankara ve İstanbul olmak üzere bayraklar yarıya indirildi.


FETÖ'nün 'Emniyet Mahrem Sorumlularına' operasyon: 44 kişi gözaltına alındı

Kamu kurumlarında aktif görev yapan 46 kişi hakkında FETÖ yapılanmasında mahrem imam oldukları iddiasıyla gözaltı kararı verildi. Şüphelilerden 44'ü gözaltına alındı.
21.05.2024 08:35:00
İhlas Haber Ajansı
FETÖ'nün 'Emniyet Mahrem Sorumlularına' operasyon: 44 kişi gözaltına alındı
FETÖ'nün 'Emniyet Mahrem Sorumlularına' operasyon: 44 kişi gözaltına alındı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 28 ilde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen operasyonlar neticesinde kamu kurumlarında aktif görev yapan 46 kişinin FETÖ yapılanmasında 'mahrem imam sorumlusu' iddiasıyla gözaltına alındığını duyurdu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından konuya ilişkin yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

'Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımız Terör Suçları Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturmalar kapsamında; FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Emniyet Genel Müdürlüğünü hedef alarak içerisinde yuvalanma, eleman kazanma, Emniyet personelini örgütün kendi içerisinde oluşturduğu sisteme göre kodlama ve kazanılan elemanların örgütsel bağlılık durumlarını takip ederek kaydetme faaliyetleri doğrultusunda, örgüt tarafından 'mahrem imam' olarak görevlendirilen, halen çeşitli kamu kurum veya kuruluşlarında aktif olarak çalıştıkları anlaşılan (46) 'Emniyet Mahrem Sorumlusu' şüphelinin, Ankara merkezli 28 ilde, 21.05.2024 tarihinden itibaren eş zamanlı olarak gözaltına alınmalarına karar verilmiştir. Halen 44 şüpheli yakalanarak gözaltına alınmıştır. Soruşturmaya çok yönlü olarak devam edilmektedir.'

Banu Parlak, Dilan ve Engin Polat hakkındaki şikayetinden vazgeçti

Bahçeşehir'deki güzellik merkezinin kurşunlanmasıyla ilgili Dilan ve Engin Polat'ın da aralarında bulunduğu sanıklar hakkında şikayetçi olan Banu Parlak, şikayetinden vazgeçti. 
20.05.2024 18:28:00
İhlas Haber Ajansı
Banu Parlak, Dilan ve Engin Polat hakkındaki şikayetinden vazgeçti
Banu Parlak, Dilan ve Engin Polat hakkındaki şikayetinden vazgeçti
Bahçeşehir 1. Kısım Doğa Parkı'nda bulunan sosyal medya fenomeni Banu Parlak'a ait güzellik merkezi, 1 Ekim 2023 günü saat 02.00 ve 04.30 sıralarında motosikletli şüphelilerce kurşunlanmıştı. Olaya ilişkin hazırlanan iddianame çerçevesinde Dilan, Engin ve Sezgin Polat'ın 'azmettirme' suçundan cezalandırılması talebiyle açılan davanın ilk duruşması, 25 Nisan günü Küçükçekmece Adliyesi'nde görülmüştü.

Banu Parlak, duruşmanın görülmesinden yaklaşık 1 ay sonra şikayetinden vazgeçti. Parlak, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 'Yaşamış olduğum korkunç olay sonrasında eski arkadaşım Dilan Polat ve ailesi ile aynı dönemde zorlu süreçlerden geçmemiz sebebiyle görüşme sağlayamamıştık. Yakın süreçte aile ortamında bir araya geldik ve yaşadığımız zorlukları birbirimize anlattık. Nilda'nın bana 'Banu abla annem senin kurşunlandığın gün çok ağladı' demesi üzerine dosya benim için kapanmıştır. Ben bu zamana kadar karşımda muhatap bulamıyordum. Avukatım ile yapmış olduğumuz durum değerlendirmesi sonucu olayı direkt şahısların kendisinden dinlememiz gerektiği kanısına vardık. Avukatım sayesinde sonunda bana durumu net izah edebilecek bir muhatap buldum. Durumu detaylı olarak dinledim. Dilan ve ailesinin böyle bir eylemde bulunmayacağına kanaat getirdim. Bu nedenle de kendileri hakkında şikayetten vazgeçtim. Umarım adalet yerini bulur. Şunu da belirtmek isterim Dilan Polat, Engin Polat ve Sezgin Polat benim şikayetimden bir gün dahi içeride yatmadı. Benim dosyamda verilen tutuklama kararı hiç infaz edilmedi. Bu zamana kadar olan tutukluluk sebepleri mali dosyadır. Tutukluluklarının sebebi asla ben olmadım' dedi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.