Alo… Türk milleti ile mi görüşüyorum!

Hiç kusura bakmayın!

Bugün Türk milleti için muhasebe günüdür. Tarihte hiçbir millet, "Türk milleti" kadar ikaz edilmedi. Bu kadar zor muydu anlamak? İkaz edene kulak verip, hakkını teslim etmek bu kadar zor muydu?

2002 yılı milattır.

O tarihe kadar kimse çıkıp da, "ben bu işi çok iyi biliyorum" demedi. Hem de her konuda. Dini ve milli konularda eserler yazdı. İkazları hala daha gök kubbede yankılanıyor şüphesiz. Öyle bir ekonomi modeli yazdı ki; dünyada ilk laboratuvar ülke Rusya, ardından ise Çin oldu. Bu dediğim tarihler 2005 yılı.

O tarihe kadar gerek Rusya ve Çin, ABD'nin oyuncağı olmuştu adeta. Ve sonrasında gelen dünya birincilikleri hep bu model sayesindeydi. Bugün Türkiye'de uygulanmış olsaydı bu model, Allah şahittir ABD'yi geçmiştik çoktan.

14 Nisan 2020'de ansızın aramızdan kayıp giden büyük devrimci lider Prof. Dr. Haydar Baş Bey'den bahsediyorum elbette. Daha 2007'lede yaptığı bir salon konuşmasında şunları haykırmıştı:

"Dünyada hiçbir kadro buradaki kadronun yüzde biri değildir. Buna inanın. Biz bu işi çok iyi biliyoruz. Bize Türkiye'yi 6 ay teslim etsinler dünya lideri yapmaz isek namerdiz.  Allah nasip ederse bunu da millete göstereceğiz. Sen senelerce iktidarda kalacaksın topal ördek gibi... Bu ne biçim bir iş? Bu işi biliyorsan yaparsın, bilmiyorsan yapamazsın. Bu kadar basit. Ben biliyorum dediğim zaman, bilin ki biliyorum. Bizim hiç kimseye de bir husumetimiz yok. Bu vatan bizim, bu millet bizim, bu devlet bizim, bu sancak, bayrak bizim. Bunlara sahip çıkacağız ve çıkıyoruz. Bizim yaptığımız işin temeli bu."

Nasıl kırdınız ve nasıl da üzdünüz bu gönül insanını ey yüce Türk milleti!

Bu kadar mı kulaklar kapalı olabilirdi bu çığlıklara.

"Elveda fakirlik, hoş geldin zenginlik" sözü, nasıl olur da istemediğiniz bir şey olabildi!

Sesine kulak veren ülkeler bugün dünya şampiyonlar liginde en önde oynuyor.

Peki ya biz!

Yine onun tarifi ile "Zifiri karanlık günler" yaşıyoruz. Kaybettiğinizi başka yerde aramayın! Bu işin şakaya gelir tarafının olmadığını ekmek kuyruklarına girerek bir nebze anlamışsınızdır. Bir anda 46'lı yılları yaşayabiliyoruz demek ki (sayenizde).

Umut her daim vardır.

Kurtuluş; ancak kurtulmuş olanlar tarafından mümkün olacaktır!

Bakın siyasete... "Bugün asgari ücret en az 10 bin TL olmalı" deme cesaretini gösteren kaç kişi var!

Düşünmeyin!

Bir kişi.

BTP lideri Hüseyin Baş.

"Neyle verecek, nasıl verecek?" diye soracak mısınız bu sefer de.

İsterseniz sorun.

Hüseyin Baş'ın elinde, dünyada bir tek onda olan ekonominin kitabı var.

"Milli Ekonomi Modeli"

Hiç okudunuz mu?

Zannetmem.

O halde nereden ve nasıl vereceğini niye sorguluyorsunuz?

Türkiye Cumhuriyeti devletinin beka sorunu haline getirilen ekonomik buhrandan çıkışın Tek bir yolu, Tek bir adresi kalmıştır.

Aloo…

Türk milleti orada mısın!