‘Amerika’ adı Türklere aittir

"Kristof Kolomb Amerika kıtasını keşfetmiş" iddiası… Kuyruklu yalanın Amerika'ya uzanması olsa olsa ancak böyle bir şey olabilir.

Bir diğer iddia şöyledir:

"Amerika kıtasının ismini İtalyan denizci ve tüccar Amerigo Vespucci'den almıştır."

Ancak bu da diğer iddialar gibi dayanaksız, mesnetsiz ve maksatlıdır.

İleri sürülen başkaca bir iddiaya göz atalım:

"Galli ve Bristol tüccarı olan Richard Ameryk, Amerika kıtasının isim babasıdır."

Oldu canım biz de yedik zaten!

Daha Cumhuriyetin İlk yıllarıydı. Aziz Atatürk, Türklerin tarihini ve dünya üzerindeki izlerini ısrarla takip ederdi. Atatürk, Amerika kıtasını ilk keşfeden, yerleşen ve adını koyanların Türkler olduğunu belgeleriyle ortaya koymuş ve ispatlamıştı.

Düşünebiliyor musunuz, ömrü cephelerde savaşarak geçen ve birçok defa ölümle burun buruna gelen Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti kurduktan ve devrimleri gerçekleştirdikten sonra, Türk milletinin dünya üzerindeki serüvenini araştırmaya koyulacak kadar yüce bir ruha sahipti.

Atatürk, elimizde bulunan bazı tarihi verilerden hareket ederek (Piri Reis Haritaları gibi) Türklerin Kristof Kolomb'dan çok önce Amerika'yı keşfetmiş olabilecekleri tezi üzerinde durmuş ve bunu kanıtlamıştı.

Özellikle 1930′lardaki tarih ve dil çalışmaları sırasında bu yöndeki bazı ipuçlarıyla ilgilendiği bilinmektedir.

Örneğin, yine bir gece tarih ve dil üzerine çalışırken Amerika ve Türkler konusunda bir ipucuna rastlamıştır. Atatürk'ün yanında bulunan yaveri Cevat Abbas Gürer, bu olay bahsinde şunları aktarır:

"Böyle bir gecenin yarısından sonra idi. Meşhur Yakut Lügatini tetkik eden Atatürk'ün, "EMERİK" kelimesine gözü ilişmişti. Durdu ve kendi kendine gülmeye başladı. Derin bir haz ve neşe içinde gözlüğünü çıkardı. "Birer kahve getirin içelim" emrini verdi. Meğer bulduğu "emerik" kelimesi, Türk Yakut dilinde "denizle ayrılmış arazi parçasını" ifade eden manaya geliyordu.

Emerik kelimesinin Amerika'nın kâşiflerinin tarihiyle, Yakut Türklerinin kıdemleri tarihini mukayese ederek, "Amerika'nın adını büyük ecdat koymuştur" dedi.

"Evet, Kristof Kolomb'dan sonra Amerika'ya muhtelif zamanlarda dört defa seyahat eden Floransalı gemici Ameriko Vespuçi adına izafe edilen Amerika kıtasında, Avrupa kâşiflerinden çok evvel Asya'dan geçenlerin yeni tetkiklerle kökenlerini biliyoruz" buyurdular.

Yani yüce önderimiz Atatürk, "Amerika" adının, Amerigo Vespucci'den değil, Yön Türk dilinde halen kullanılan Türkçe "Emerik" (Amerik) sözcüğünden geldiğini tespit etmiştir.

Atatürk, yaptığı araştırmalar sonunda Amerika'yı Kolomb'dan önce Türklerin keşfettiğini, hatta Amerika'nın ilk yerli halklarının Türkler olduğunu ortaya koymuştu.

Atatürk bir keresinde bu düşüncesini Amerikalı bir gazeteciyle paylaşmıştı. Bir gece düzenlenen baloya kayılan Atatürk'ün, balo salonunda dolaşan uzun boylu bir adam dikkatini çekmişti. Adamın duruşundan bir yabancı olduğu anlaşılıyordu.

Atatürk adama yaklaşmış ve önce yanında bulunan Tevfik Rüştü Aras'a, "Bu mösyö kimdir?" diye sormuştu.

Tevfik Rüştü: "Paşam Amerikan gazetecisidir" diye yanıt verince Atatürk, o gazeteciyle tanışmak istemişti. Tanışmanın ardından Atatürk'le Amerikalı gazeteci arasında şu konuşma geçmişti:

Atatürk Amerikalıya: "Hangi ırktansınız?" diye sormuş.

"Amerikalıyım" yanıtını alınca "Hayır, siz Amerikalı değil, Türk'sünüz!" diye karşılık vermişti.

Amerikalı önce şaşırmış, bir yanlış anlaşılma olduğunu düşünerek yine "Ben Amerikalıyım" diye diretince Atatürk:

"Cristof Colomb'tan çok çok önce Türkler Amerika'yı keşfetmişler!" diye söze başlayarak, müzelerimizde ceylan derisinden yapılmış Amerika haritalarının bulunduğunu, Amerika'ya giderken rastlanan Kayık Adaları'nın Türkçe olduğunu, Türkçede kayığa sandal da dendiğini, Kanarya Adalarının adının "KANARİ" olarak yazıldığını, Kanari'nin bizim Türkçede KANARYA olduğunu ve Amerikan yerli halklarının Bering yoluyla Orta Asya'dan Amerika'ya gittiklerini anlattıktan sonra Amerikalıya:

"Siz Amerikalılar Orta Asya'dan hicret ettiniz. Olsanız olsanız, Türk olabilirsiniz" diyerek sözlerini bitirmişti.

Amerikalı gazeteci adeta şok olmuştu.

Atatürk'ün tarihe olan ilgisini gördükten ve Amerikan tarihi hakkındaki ilginç sözlerini duyduktan sonra bir kaç günlüğüne geldiği Türkiye'de daha uzun süre kalmış ve günlerce müzelerde incelemeler yapmış, kitaplar okumuş, notlar almış ve Amerika'ya gidince de, "Biz Amerikalılar Türk'ten başka bir şey değiliz" diye yazılar yazmıştı.

Oysa bizim allı şanlı unvanlara sahip tarihçi akademisyenlerimiz ne diyor; "Türkler Anadolu'ya 1071'de gelmiştir."

Gerçekten de yuh!

Şimdi biz bu korsan devlet olan ABD'nin başkanı ile görüşmeye gittiğimizde, elimiz ayağımız titriyor ama pek belli etmiyoruz!

Yazıklar olsun!

Biz her şeye rağmen ve yine de "Ne Mutlu Türküm Diyene" demeye devam edeceğiz.

Aziz ATA'mızın yolunda, sonsuza dek…