Amerikan yalanları tescillidir.12 sene önce 11 Eylül'de ikiz kulelerin vurulması ile başlayan süreç tam bir haçlı seferine dönüştü ve BOP projesi olarak yürütülmektedir. Usame bin Ladin yalanı ile dünya kandırıldı. Afgan dağlarında kertenkele yuvalarında kuş tüfeği ile dolaşan Usame, ABD teknolojisini aşarak Pentagon'u ve İkiz Kuleleri vuracaktı (!) El Kaide bahane, işgal şahane oldu. Afganistan işgal edildi. Kâbe'de Bin Ladin grubunun inşaat, taşıma, temizlik vb. alanlarında Amerikan ortaklı firmaları faaliyet gösterirken, bugün de ABD+El Kaide+El Nusra ortaklığı Suriye'de Müslüman Şii avına çıktı.Koca bir yalan da Irak işgalinde devreye kondu. Saddam'ın elinde kimyasal silah var, dendi. Koskoca bir ülke baştanbaşa harap edildi, milyonlar göç etti, namuslar kirletildi, camiler kışla oldu, türbeler yıkıldı. Hala Irak'ta günde onlarca Müslüman'ın öldüğü savaş sürüyor. Bir sene önce ABD'den gelen açıklama, Saddam'ın elinde kimyasal silah bulunmadığı şeklinde oldu.Şimdi de Suriye'de aynı yalan tekrarlanıyor. Dünyanın gözünün içine baka baka Şam yakınlarında kullanılan kimyasallar, emin olun ki İsrail ve ABD'nin bilgisi dahilinde, ilgili istihbarat unsurlarının muhaliflere ihale ettiği bir katliamdır. Şam'a müdahaleye kılıf oluşturanlar, bu kötü katliamı icra ettiler.Bunca ve daha nice ABD yalanları ile küresel siyaset şekillenirken ve 12 yıldır icraatta olan AKP hükümeti, Irak işgaline ortak olurken Afganistan'da haçlı ordularıyla beraber hareket etmekte ve en son bu apaçık yalanlarla Suriye için savaş tamtamları çalmaktadır.Peki, bu tescilli yalanlara kitleler nasıl inandırılmaktadır?Firavunların gücü yoktur. Onlar "Ben sizin yüce Rabbinizim." derken en büyük yalanı söylüyorlardı. Ama avanesinde sihirbazları vardı. Türlü türlü hilelerle, iplerle insanların gözlerini boyayıp, hakikate perde oluyorlardı. Böylece Firavunları güçlü, barışçıl, insan haklarına saygılı ve demokrasi getirenler olarak lanse ediyorlardı.İşte bunu tam da medya yapıyor. Yandaş medya deyin, yandaş siyasetçi deyin, yandaş STÖ deyin, yandaş sendika, yandaş akademisyen deyin? Bu temel yalanı topluma hakikat olarak hazmettiriyorlar.Ama her Firavun'un bir Musa'sı, her Musa'nın da bir asası vardır. Sihirbazların iplerini yutan? Onların oyunlarını bozan, onları etkisizleştiren?"Her şey İsrail için!" ilkesiyle hareket eden ABD ve ortakları (ve de AKP hükümeti), medya üzerinden bu yalan bombardımanına devam ederken, "Yeni Mesaj" gazetesi Musa'nın asası olmuş, bütün ipleri yutuyor. Her gün vurucu bir başlıkla Türk milletini uyandırıyor. Firavunlaşan ve Karunlaşanların iplerini pazara çıkarıyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Dr. Abdullah Terzi / diğer yazıları
- “Tüketim en büyük kaynaktır” / 11.12.2019
- Mesaj TV’ye kavuştuk / 06.12.2019
- NATO neye yarar ki? / 04.12.2019
- Haydar Baş Çin’de değil, Türkiye’de / 28.11.2019
- Erdoğan–Trump görüşmesi ve Sayın Baş / 16.11.2019
- ‘ABD bitmiştir’ / 01.11.2019
- Bu Meclis off! / 28.10.2019
- ‘Bağımsızlık güneşi doğuyor’ / 25.10.2019
- Kolay değil 18 yıl geçti… / 26.09.2019
- ‘Materyalizm ne saçma şey!’ / 19.08.2019
- Mesaj TV’ye kavuştuk / 06.12.2019
- NATO neye yarar ki? / 04.12.2019
- Haydar Baş Çin’de değil, Türkiye’de / 28.11.2019
- Erdoğan–Trump görüşmesi ve Sayın Baş / 16.11.2019
- ‘ABD bitmiştir’ / 01.11.2019
- Bu Meclis off! / 28.10.2019
- ‘Bağımsızlık güneşi doğuyor’ / 25.10.2019
- Kolay değil 18 yıl geçti… / 26.09.2019
- ‘Materyalizm ne saçma şey!’ / 19.08.2019


















































































