Aslında ampul karanlığın zıddı olmalıdır, olmalıydı ama olmadı, olamadı ve neredeyse ampul karanlıklarla beraber hatırlanır oldu.Anadolu coğrafyasının ve İslam âleminin son on üç yılına damgasını vuran ampul, hem ülke içinde hem de komşu kardeş ülkelerde karalarla, karartmalarla, kara çalmalarla, karanlıklarla birlikte yâd edilir oldu.Herhalde ampul, icad edildiği günden beri bu kadar yanlış bir yerde kullanılmamış, bu kadar zıt anlamlarla beraber anılmamıştır.Ampul hem ülkenin ufuklarını hem de bölgenin, özellikle İslam coğrafyasının geleceğini kararttı.Ülkede, tarımı, köylüyü-çiftçiyi kararttı.Üretimi, üreticiyi, tüketimi, tüketiciyi, işvereni, işçiyi, esnafı, pazarı ve pazarcıyı kararttı.Bu millet hangi büyük günahı işledi ki; "ampul ile bütün bir hayatınız kararsın" bedduasını aldı da karanlıklarda el yordamı ile, başını taştan taşa, duvardan duvara çarparak yaşamaya çalışıyor?Ülkeyi aydınlatma iddiasıyla koltuğa oturduğu günlerde, ülkenin kaynakları var, ülkenin petrolü var, altın rezervi ve daha isimleri yeni yeni keşfedilen maden türleri var diyenlerin önce sözlerini kararttı, bu tür haberler yapan medyayı kararttı, bu şekilde halkın gündeminden düşürdükten sonra el altından dönüm dönüm, dağ dağ, yayla yayla, ova ova maden yataklarını ecnebi şirketlere peşkeş çekti.Böylelikle Türk milleti ve devleti en büyük karartmayı söz konusu ampul döneminde yaşamış oldu.On üç yıldan beri ampulün oluşturduğu zifiri karanlığın ardında, dev gibi servet transferleri, dev toprak, kurum ve kuruluş transferleri sağlandı. Ampulün etrafına üşüşenler mutlu azınlık gurubunu oluştururken, halkın geri kalan büyük bir kitlesi elindekini kaybetti, avucundaki bitirdi ve ampul çevresinde toplanan mutlu azınlığın sadakasına, kömürüne, makarnasına muhtaç duruma geldi.Geçen yıllar içinde ampul öyle zifiri karanlık oluşturdu ki, kitleler hala olup bitenleri, çevrilen fırıldakları, döndürülen dolapları bir türlü göremiyor kendisine ve gelecek nesillere kurulan tuzakların farkına bir türlü varamıyor.Şimdilerde, yavaş yavaş sanki millet, sanki istiklalini ve istiklalini kaybetmek üzere olan kitleler ampulün gerçek misyonunu kavramaya başladılar, aslında aydınlığın sembolü olan ampulün özellikle karartma, kara çalma ve karanlıklara gömme vasıtası olarak seçildiğini kavramaya başladılar.İşin aslı kitleler tarafından kavrandığı gün, asıl aydınlık günler başlamış demektir.Ha gayret.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Tüketilen sadece kaynaklar mı? / 25.04.2024
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Önünde ardında ve kolunda servet… / 24.04.2024
- Hangisine daha çok üzüldünüz? / 23.04.2024
- Halleri var bizimkine benzemez / 22.04.2024
- ‘Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-u salah’ / 20.04.2024
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024