Her yıl asgari ücretin yükseltilmesi gündeme geliyor. Türk-İş rakamlarına bakarsak Eylül ayında açlık sınırının 3.049 TL, yoksulluk sınırının ise 9.931 TL olduğunu görüyoruz. Asgari ücretin 2022 yılında ne olacağı ile ilgili tahminler de gelmeye başladı. Brüt asgari ücret 4.364,50 TL'ye ve net asgari ücret ise 3.447,50 lira olacağı hesap ediliyor.
Hiç utanmadan belli ellerin bu ücretleri belirlemesine izin veriyoruz. Yoksulluk sınırının çok net bir şekilde 10.000 liraya dayandığı bir ortamda halen 3 bin liraların gündem olması trajikomik bir durum.
Öyle mantıksız ekonomi kabullerimiz var ki; işverenler asgari ücretin yükselmesinin işsizliği doğuracağı konusunda hemfikir oluyor. Maliyetler artarsa kâr düşer, kâr düşerse üretim azalır azalan üretim istihdamı da azaltır.
Bu genel mantık Batı'nın iktisat sistemlerindeki arızaları önümüze koyuyor. Batı her zaman sömüren, "en kaliteli malı en ucuza nasıl üretebilirim?" diyen tacirlere kazandırmaya odaklı liberal mantıkla işi ele alıyor ve toplumun bir kesimini korumayı her zaman önceliyor. Bu sebeple halkın büyük bir kesimi belli başlı tacirlerin belirledikleri rakamlarla hayatını idame ettirmeye gayret ediyor.
Türkiye'de tablo o kadar kötü ki tacirler de kazanamıyor. Global firmaların Türkiye şubeleri tekelleşmiş ve ekonomiye yön verir hale gelmiş.
Bugüne kadar Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in yapmış olduğu uyarıları ve çözüm yöntemlerini biraz olsun dikkate alsaydık ve uygulamaya koysaydık bugün dünyanın süper gücü kim sorusunu gerçek manada sorabilir ve Türkiye'yi aday ülkelerden biri halinde görebilirdik.
Prof. Dr. Haydar Baş Bey Milli Ekonomi Modeli'nde ısrarla asgari ücretin devlet destekli olarak arttırılması, halka çeşitli sosyal yardımlarla para verilmesi, üreticiye faizsiz krediler sağlanması vb. projelerle halkın önüne çıktı. Halk bu fikri ütopik buldu ve inanmadı. Bunun üzerine senelerdir kendisini davet eden Rusya'ya gitti. Rus Parlamentosu'nda Milli Ekonomi Modeli'ni anlattı. Rusya'nın asgari ücreti 24 kat arttı. BRICS birliğinin topyekûn Milli Ekonomi Modeli seferberliği başladı. Çağ gerçekten değişti. Ekonomi sahasında sahip olduğu fikirler el uzattığı ülkeleri zirvelere çıkarttı. Bu örnekler Türk milletine anlatıldı. Yine burun kıvırdık.
Bugün dolar 9 lirayı aştı ve hızla yükseliyor. Esnaf kepenk kapatıyor. Öğrenciler barınamıyor. Mezun üniversiteliler işsiz yahut asgari ücretin altında iş teklifleri alıyor. Türkiye ekonomisi dolara endeksli yürüyerek kendisini bitirmeye çalışıyor.
Türkiye'nin bugünkü hali BTP lideri Hüseyin Baş'ın dediği gibi "Bir kader değil bir seçimin sonucudur" Bugüne kadar çözümü, kurtuluşu, refah bir hayatı, güçlü bir Türkiye'yi seçmedik. Sonuç olarak çektiklerimiz ortada. Bütün dünya bir dönüşüme tabi tutulurken Türkiye'nin halen kara düzen eski kalıplarla yürümeye çalışması bizim ayıbımızdır. Dünya bir Türk'ün eli ile dönüşüm yaşıyor ama Türkiye yerinde sabit kalıyor.
Bugün gelinen noktada Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in fikirleri Nobel Ekonomi Ödülü alıyor. Dünya iktisadı tepetaklak oldu. Başta bahsettiğimiz gibi asgari ücret artarsa işsizlik artar şeklindeki bakış açısı, bu mantığın tam tersine döndü. "Asgari ücretin artması tüketimi arttırır bu vesile ile üretici daha fazla üretir. Üretici daha fazla üretirse istihdam da sağlanabilir."
Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in bu görüşüne dönen batı geçtiğimiz günlerde bu paralelde bir doğal deney yapan ABD'li 3 bilim adamına Nobel Ekonomi Ödülü'nü verdi. Dünya büyük bir dönüşüm içerisinde eski basmakalıp idare etmek üzerine kurulu düşünceler yerini hakikatlere bırakıyor. Ekonomiler eski kara düzenle yürümüyor ve çözüme yaklaşıyorlar.
Peki, Türkiye bunun neresinde olacak? Türkiye artık kendi bağrından çıkardığı Türk evladının dünyaya verdiklerini seyretmemelidir. Onun modeli ile yürümeli ve O'nunla bir gelecek kurmalıdır. Bugün en büyük ihtiyacımız Atatürk'ün ayak izlerini takip ederek yeni bir iktisat sistemi kaleme alan Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ayak izlerini takip eden Hüseyin Baş'la ve kadrosuyla beraber olmaktır.
- Kadir gecesi / 30.04.2022
- Haydar Hoca büyük nimet / 19.04.2022
- Ramazan ayı / 13.04.2022
- Tarım / 28.03.2022
- Yarının Türkiye’si, Türkiye’nin yarınları / 27.03.2022
- At bi format / 26.03.2022
- Türkiye’nin sağlam bir ekonomik temele ihtiyacı var / 28.02.2022
- Barış ne büyük nimet / 27.02.2022
- Milli Devlet nedir? / 26.02.2022