Önceki gün Afganistan'ın Başkenti Kabil'de Türk askerlerini taşıyan zırhlı araçlara yapılan bombalı saldırı ve sonrasında saldırıyı gerçekleştiren Taliban'ın sözcüsünün yaptığı açıklama oldukça düşündürücüydü.Malum, bu saldırı sonucu 1 astsubayımız şehit oldu, 1 astsubayımız da yaralandı.Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahit, ABD'ye ait araçları hedef aldıklarını, zırhlı araçları ABD'ye ait olduklarını zannettikleri için bombaladıklarını açıkladı.Evet, ABD ile stratejik ortaklık, NATO üyeliği ve AB sevdası uğruna o kadar Haçlı batı ile hemhal olduk ki artık ABD'li, batılı askerlerle karıştırılıyoruz.Haçlı'nın safında olmanın bedelini en ağır bir şekilde ödüyoruz.Ne hikmetse, terör tehdidi var diye sınırlarımız dışında bulunan Süleyman Şah türbesi civarındaki kendi toprağımızı terk ediyoruz, askerlerimizi geri çekiyoruz, yüzyıllardır burada dalgalanan Türk bayrağını indiriyoruz; ama konu ABD, AB, NATO ve hatta İsrail menfaati olduğunda terör tehdidi de olsa bir karış geri adım atmıyoruz.Kendi milli menfaatleri uğruna fedakarlık yapmaktan geri çekilen, ABD'nin menfaatleri uğruna sonuna kadar mücadele veren bir noktadayız.Şah Fırat operasyonunda 30 yıldır mücadele ettiğimiz 40 bin canımızı alan teröristlerle işbirliği yapıldı ve onların nezaretinde operasyon yapıldı.Ülkemizin bölünmez bütünlüğünü tehdit eden, onbinlerce canımıza mal olan, bizi tehdit eden terörle mücadele etmeyi bir kenara bırakıyoruz, hatta onunla müzakere edip onların talepleri doğrultusunda yeni Anayasa çalışmaları yapıyoruz, onlarla ortak operasyon yapıyoruz; ama konu ABD'nin teröristleri olunca ABD adına bedel ödesek de mücadelemizden geri adım atmıyoruz.Aynen Çanakkale Savaşı'ndaki Anzaklı lejyonerler gibi?İngilizler, Fransızlar denizin içine kurdukları sofralarda şarap kadehlerini tokuşturup daha gerçekleşmemiş zaferin(!) kutlamasını yaparlarken, savaşla hiçbir alakası olmayan, binlerce kilometreden gelip kimlerle savaştığını da bilmeyen Anzaklar İngilizlerin menfaati için canlarını veriyorlardı.Yine NATO'ya girmenin bedeli olarak Kore'de, bizimle hiçbir alakası olmayan bir savaşa dahil olduk ve binlerce can verdik. Yıllar sonra bir ABD'li general, "Türk askerleri kahramanca düşmanla savaşırken, bizler cephenin arkasında kendimizi güvende hissediyorduk" garabet açıklamasını yapıyordu.Ülkemizde dağdaki terör şehirlere inmişken, terörün aklıyla siyasi adımlar atılıyorken, terörün nezaretinde vatan toprağı terk edilirken, bizim Mehmetçiğimizin Afganistan'da, Irak'ta, Somali'de, Mali'de, İsrail'in kuzeyinde daha bilmem nerede ne işi var?Kan dökülecekse vatan için dökülür, can verilecekse vatan için verilir. ABD'nin, AB'nin, NATO'nun, İsrail'in menfaati için değil?Türk Silahlı Kuvvetleri, 2002'den önce terörle büyük bir mücadele vermiş ve terörü sıfır noktasına getirmişti; ama AKP siyaseti sözde açılımlar ve müzakereler neticesinde terörün yeniden palazlanmasına, her noktada etkin olmasına sebep oldu.Dolayısıyla Türk askerini Türk milletinin menfaatleri için dünyanın en güçlü bir ordusu haline getirecek de siyasi iradedir, yaptığı mücadeleyi sıfırla çarpıp da Haçlı batının ABD'nin, AB'nin, NATO'nun Anzak'ı yapacak da siyasi iradedir.O halde Mehmetçiğimizin bir oraya bir buraya savrulmasını istemiyorsak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yeniden devletiyle, milletiyle, askeriyle bir ve beraber, güçlü olmasını istiyorsak, milli bir kafaya sahip, milli projeleri olan siyasilerimizi iş başına getirmeliyiz.Görünen o ki, bu vasfa sahip tek lider Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş, tek parti de Bağımsız Türkiye Partisi'dir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025