Atatürk yaşasaydı "AB'ye hayır" derdi

Yazının başlığı bana değil, Türkiye-AB Ortak Parlamento Komitesi Başkan Yardımcısı ve AP Milletvekili Andrew Duff'a ait. Ama sakın bu cümleye aldanıp adam doğru söylemiş diye bir kanıya kapılmayın. Adam doğru söylemesine söylemiş de bunu ne amaçlı söylemiş, hangi zihniyetle söylemiş...Duff bu cümleyi "bakın Atatürk olsaydı AB hakkında böyle düşünürdü, bırakın artık bu Atatürk zihniyetini, artık Avrupalı olacaksınız" anlamında söylüyor. Yani Atatürk'ün bağımsızlıktı, egemenlikti, hürriyetti, milletti, devletti, vatanseverlikti gibi kavramlarını bırakın bir kenara da, artık Avrupalı gibi davranmaya gayret edin demek istiyor. Zaten bunları AB'ye girince otomatikman kaybedeceksiniz, en iyisi mi siz bu sevdadan peşin peşin vazgeçin, yoksa AB hayal olur demek istiyor. Çünkü Atatürk'ün hayat felsefesi olan "her kulvarda tam bağımsızlık" düsturunu politika olarak uygulamaya kalkan bir Türkiye'nin AB ile ne işi olabilir ki!?Bir düşünün Atatürk'ün söylediklerini..."Bağımsızlık benim karakterimdir." "Bu bağımsızlık ekonomide bağımsızlıktır, siyasette bağımsızlıktır, vatan topraklarının bağımsızlığıdır, kısaca her alanda bağımsızlıktır."AB size ne diyor?Ortak devlet, ortak para, ortak bayrak, ortak kader, kısaca bağımsızlık ortak; yani aslolan "bağımlılık". Kendi paranızı basamaz, kendi bayrağınızı dalgalandıramaz, kendi başınıza hiçbir politika belirleyemezsiniz. Yani her kulvarda bağımlısınız. Duff, çok güzel tespit etmiş ve şu andaki AB sarhoşu yöneticilerimizin de Atatürk'le otomatikman hiçbir alakası olmadığını gözler önüne sermiş. Adam AB'ye girmek için olması gerekeni açık açık söylemiş.Türkiye'deki hükümetten varsa bir delikanlı "Yok kardeşim beni Atamın izinden kimse ayıramaz" diyen gelsin beri. Böyle bir zihniyette politikacı var mı şu an Meclis'imizde? "Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmek" isteyen, "bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düştüğünde, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağı vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyecek" olan, "cebren ve hile ile aziz vatanın kaleleri zaptedilmiş -bütün değerler özelleştirilmiş, bütün tersanelerine girilmiş -ya da satılmış-, bütün orduları dağıtılmış -ya da AB'ye bağlanmış- ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmişken -ya da topraklarının 1/8'inin ecnebiye satılmışken-" bütün bunlara karşı çıkan bir babayiğit Atatürkçü var mı Meclis'te?Bağımsızlığı için hayatını ortaya koymuş Mustafa Kemal Atatürk'ün hangi felsefesini benimsiyoruz biz!"Bağımsız" olduğumuz bir tek kulvarı, bir tek politikayı gösterebilir mi şu anki hükümetimiz?Andrew Duff'ın söyledikleri bununla da bitmiyor ve küstahlığa devam ediyor Türkiye-AB Ortak Parlamento Komitesi Başkan Yardımcısı. Bakın ne diyor Duff: "Bu eski liderin fotoğrafları kamu binalarından indirilmeli, AB o kadar kolay değil."Varın gerisini siz düşünün!