(dünden devam…)
Sabiha Gökçen Anlatıyor:
"Bir sabah Ata'nın elini öpmek için yanına girdim. İşleriyle meşguldü, bir süre ayakta bekledim. Birden derin bir iç geçirdi ve 'Allah' dedi. (O sık sık böyle yapardı). Atatürk hakkında evvelce çok şeyler duymuştum, bu tesirle olacak bir hayli şaşırdım. O'nun ağzından Allah kelimesini duymak beni şaşırtmış ve heyecanlandırmıştı.
Ata'nın yüzüne şaşkın bir şekilde bakmış olacağım ki, 'sen dindar mısın?' diye sordu. Ben de ailemden aldığım din terbiyesi ile 'evet, dindarım' dedim. Ve bu cevabı nasıl karşılayacağını merak ederek ürkek ürkek yüzüne baktım. Cevabım hoşuna gitmişti. 'Çok iyi… Allah, büyük bir kuvvettir. O'na daima inanmak lazımdır' dedi.
Ben de o zaman anladım ki, Atatürk hakkında söylenenlerin aslı yoktur ve Ata dindar bir insandır. Kimsenin inancına karışmaz, dindar kişilere saygı gösterirdi. Allah ve Peygamberimiz hakkındaki konular, Atatürk'ün yanında tartışma konusu yapılamazdı. Kadir geceleri Mevlid dinlediği olurdu. Hafız Yaşar Bey'in Mevlid'ini saygıyla dinlerdi.
Mevlid'in Mi'rac bölümünde, 'göklere çıktı Mustafa' denilince gözleri yaşarırdı. O zaman hemen kolonya götürürdük, inanışı samimi idi. Öyle Allah derdi ki, yalnız kaldığında, O'nun gibi kimse diyemez. Herkes çekilip yalnız kalınca gökyüzüne bakar, kendi kendine Allah derdi."
Nebile Hanım'a Ezan ve Yasin Okutması:
Mithat Cemal Kuntay, Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda verdiği bir yemekten sonra yaşananları anlatır: "… Güneş doğarken çok müstesna bir hadise oldu. Muayede salonunun büyük kapılarının parmaklıklarından doğan güneş ve deniz içeriye vuruyordu. Bu çerçevenin içinde Gazi'nin manevî kızlarından Nebile Hanım, Gazi'nin işareti ile sandalyenin üzerine çıktı.
Sabah ezanı okumaya başladı. Bir aralık baktım, Nebile Hanım'ın ses damlalarına yaş damlaları karışıyordu. Gazi Mustafa Kemal, ağlıyordu." (Kemal Arıburnu, Atatürk'ten Anılar, İnkılap Yayınevi, İstanbul, 1998, s.110.)
Atatürk'ün manevî kızlarından Nebile, bir gün Atatürk'e, "Ben Yasin-i Şerif'i ezbere hiç yanlışsız okurum" iddiasında bulunmuştu. Bunun üzerine Atatürk Nebile'den bunu ispatlamasını istemiş.
Kitaplığındaki Kur'an-ı Kerim'lerden Arapça olanını getirerek, Yasin sûresini açmış ve Nebile'den okumasını istemişti. Nebile, besmele çekerek Yasin sûresini okumuş, bu sırada Atatürk de elinde Kur'an'la onu takip etmişti. Bu olaya şahit olan H. Aroğul, o sırada Atatürk'ün duygulandığını, gözlerinin nemlendiğini ifade etmektedir."
(devam edecek…)
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020