Türk, Kürt Laz, Çerkez, Boşnak, Zaza, Roman, Alevî-Sünnî ve azınlıklar gibi hiçbir ayrım yapılmadan tüm çocukların giyim, kuşam, iaşe ve barınma bedelleri gibi giderler, geri ödenmesiz burslarla karşılanarak üniversite sonuna kadar okutulmasını, Türk milletine, Türk devletine ve Türk İslam âlemine faydalı birer birey olarak yetiştirilmesini istiyor. (…)
Vasiyetin yazılmasına 1918 senesinde başlanmıştır. Kademe kademe 1919'da, 1921'de, 1922'de Kurtuluş Savaşı'nda, Cumhuriyet kurulduğunda, 1927'de (Nutuk), 1932 ve 1933'de, 1937'de Trabzon'da Atatürk Köşkü'nde ve son olarak da 5 Eylül 1938'de yazmıştır. Atatürk'ün vasiyeti tek konuyla ilgili değildir. Vasiyet askerî, siyasî, coğrafî, ekonomik, kültürel, sosyal, dinî konularla ilgili olup, içerisinde Kürt meselesinin de olduğu bir vasiyettir.
Vasiyetin devamında bu sorunların çözülmesi için görevli olan Hz. Mehdî, Hz. İsa ve Ayasofya ile ilgili yazılar mevcuttur. (…) İlk başta seslendiği Türk İslam âlemi ve bu âlemi de yönetecek olan devletlerin, kurumların başındaki yöneticilerdir. (…)
Bu vasiyetin açıklanmamasının sebebi aslında engellenmesinden ziyade konu Rahman'dan yana olanlarla, Rahman'dan yana olmayanların bir savaşıdır, yani deccalizm konusudur. (…) Şimdi Atatürk'ün Türk İslam Birliği Projesi'nin karşısındaki proje Büyük Ortadoğu Projesi'dir, Kürdistan hayalleridir. Sözde Kürdistan'ın kurulmasıyla bütün Asya, Ortadoğu ve Anadolu coğrafyasına maddî ve manevî anlamda hakim olma projesidir... (…)
Mustafa Kemal Atatürk, vasiyetin içeriğini, Kur'an terminolojisine dayanarak yazmıştır. Kur'an-ı Kerim'de Kehf sûresinde bazı gizemler vardır. Bu sûrede, Hz. Hızır'la Hz. Musa'nın yolculuklarını yazar ve orada bir duvardan bahsedilir. Ayrıca ayette ifade edildiği üzere iki kardeş vardır. Ve Hz. Hızır o duvarı onarmıştır.
Tabii, vakti zamanı gelsin demiştir. İşte vasiyet de bu onarılan duvardır. Altındaki hazine de içindeki bilgilerdir. O iki kardeş de Hz. Mehdî ve Hz. İsa'dır. (…) Yani birileri vasiyeti engelledik zannediyorlar. Allah'ın Kur'an-ı Kerim'deki planı devam ediyor…
Mustafa Kemal Atatürk de burada Yüce Allah tarafından Türk İslam âlemine gönderilmiş vazifeli manevî bir memurdur ve soy itibariyle kendisi Hz. Ali Efendimizin evladı olan cennetlik gençlerin Efendisi Kerbela şehidi Hz. Hüseyin Efendimizin soyundan olup, Ehl-i Beyt'tir. Evlad-ı Resûl'dendir, seyyiddir.
Genelkurmay Başkanlığı'nda, ATASE Dairesi Başkanlığı'ndaki gizli kayıtlarda, arşivlerde, kozmik odada şeceresi vardır." (Yakup Köse-Yasin Ertuğrul Özdemir, Türk İslam Birliği Derneği, Meriç Tumluer Röportajı, 23.03.2012, Mersin.)
Röportajın devamında Sayın Tumluer, gizlenen vasiyet hakkında dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan'a bizzat teslim edilmiş; CHP'li İsa Gök vasıtasıyla Kılıçdaroğlu'na gönderilmiş dosyalardan bahseder. Yine CHP'li Muharrem İnce'nin ve emekli Albay Ömer Cengiz'in konuyu çok iyi bildiğini anlatır. Rahmetli Turgut Özal'ın, Necmetin Erbakan'ın, Süleyman Demirel'in bildiğini aktarır.
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020