Son mesajın evrensel ilkelerinden, değişmez kanunlarından birisi bu:
"Ey insanlar! İyi biliniz ki taşkınlığınız sadece kendi aleyhinizedir. Elde edeceğiniz en fazla şey, bu fani hayatın geçici menfaatidir. Sonunda dönüp Bizim huzurumuza geleceksiniz ve Biz de yaptıklarınızı size bir bir göstereceğiz." (Yunus: 23).
Hitap bütün bir insanlığa...
Din, dil, mezhep ve ırk ayırımı yapmadan kendini insan sınıfından sayan her fert, her millet bu evrensel ilkenin muhatabıdır.
Azgınlığınız ve taşkınlığınız kendi aleyhinizedir.
Her çeşit eşkıyalığınız önünde sonunda dönüp dolaşır ve gelir kendi ayaklarınıza dolaşır.
Bu ilke ile bağlantılı olarak Fatır suresindeki evrensel ilkeyi de hatırlamakta fayda var:
"Çünkü onlar yeryüzünde kibirlendiler ve kötü tuzaklar kurdular. Halbuki kişi, kazdığı kuyuya kendi düşer. Onlar öncekilere uygulanan yasayı mı bekliyorlar? Allah'ın yasasında asla bir değişme bulamazsın. Allah'ın yasasında bir başkalaşma da bulamazsın." (Fatır: 43).
Hangi dili konuşuyorsanız, hangi dine inanıyorsanız, hangi ırktan ve hangi renkten iseniz hiç önemli değil; bir zulüm peşinde iseniz kendinize zulmediyorsunuz demektir, bir eşkıyalık peşinde iseniz eşkıyalığınızın sonuçları bir gün mutlaka sizi bulacak demektir ve bir tuzak peşinde iseniz bir gün o tuzağa kendiniz düşeceksiniz demektir.
Mübarek Kur'an ayının, oruç ayının gelişine güzellemeler yazmaya, sevincimizi ifade etmeye hazırlanırken Filistin'den gelen 'kara haberler' ne yazık ki sevincimizi kursağımızda bıraktı.
Bölgede kurulduğu günden beri, tam yetmiş yıldır Müslümanlara soykırım uygulayan zalim ve zorba İsrail, dünya jandarması Amerika'nın desteğini de arkasına alarak yine yaptı yapacağını ve tarihinin en kanlı katliamına imza atmış oldu.
İslam alemi olarak, paramparça ve darmadağın görüntümüz elbette o katilleri her devirde cesaretlendirdiği gibi yine cesaretlendirdi ve mübarek Ramazan ayının hemen öncesinden oluk oluk kan akıttılar.
Yukarıda kaydettiğimiz her iki evrensel ilkeyi asla sağa-sola, ona-buna atmadan, muhataplar şunlardır bunlardır demeden kendimizi muhatap kabul edelim ve bilelim ki, azgınlık sayılabilecek, taşkınlık sayılabilecek ve diğer kardeşlerimize tuzak sayılabilecek her ne tür davranışımız varsa bir gün mutlaka ayaklarımıza dolaşacaktır.
Amerika'nın zalimliği, İsrail'in katilliği bir yana, bu zalimler ve katilleri cesaretlendirenler kimlerdir, bunlara yamaklık yapanlar ve kendi kardeşlerine yamukluk yapanlar kimlerdir?
Her defasında kuru gürültülerle işi geçiştirenler ama somut tek adım atmayanlar, somut adım atmadıkları için katilleri cesaretlendirenler kimlerdir?
Yetmiş yıldır kanayan bir yara olan Filistin meselesini kendi ülkelerinde istismar edip oya tahvil edenler ama perde arkasında katillerle en kapsamlı, en akıl almaz anlaşmalar yapanlar kimlerdir?
Sahur vakitlerimiz muhasebe vakitlerimiz olsun inşaallah.
"Ey insanlar! İyi biliniz ki taşkınlığınız sadece kendi aleyhinizedir. Elde edeceğiniz en fazla şey, bu fani hayatın geçici menfaatidir. Sonunda dönüp Bizim huzurumuza geleceksiniz ve Biz de yaptıklarınızı size bir bir göstereceğiz." (Yunus: 23).
Hitap bütün bir insanlığa...
Din, dil, mezhep ve ırk ayırımı yapmadan kendini insan sınıfından sayan her fert, her millet bu evrensel ilkenin muhatabıdır.
Azgınlığınız ve taşkınlığınız kendi aleyhinizedir.
Her çeşit eşkıyalığınız önünde sonunda dönüp dolaşır ve gelir kendi ayaklarınıza dolaşır.
Bu ilke ile bağlantılı olarak Fatır suresindeki evrensel ilkeyi de hatırlamakta fayda var:
"Çünkü onlar yeryüzünde kibirlendiler ve kötü tuzaklar kurdular. Halbuki kişi, kazdığı kuyuya kendi düşer. Onlar öncekilere uygulanan yasayı mı bekliyorlar? Allah'ın yasasında asla bir değişme bulamazsın. Allah'ın yasasında bir başkalaşma da bulamazsın." (Fatır: 43).
Hangi dili konuşuyorsanız, hangi dine inanıyorsanız, hangi ırktan ve hangi renkten iseniz hiç önemli değil; bir zulüm peşinde iseniz kendinize zulmediyorsunuz demektir, bir eşkıyalık peşinde iseniz eşkıyalığınızın sonuçları bir gün mutlaka sizi bulacak demektir ve bir tuzak peşinde iseniz bir gün o tuzağa kendiniz düşeceksiniz demektir.
Mübarek Kur'an ayının, oruç ayının gelişine güzellemeler yazmaya, sevincimizi ifade etmeye hazırlanırken Filistin'den gelen 'kara haberler' ne yazık ki sevincimizi kursağımızda bıraktı.
Bölgede kurulduğu günden beri, tam yetmiş yıldır Müslümanlara soykırım uygulayan zalim ve zorba İsrail, dünya jandarması Amerika'nın desteğini de arkasına alarak yine yaptı yapacağını ve tarihinin en kanlı katliamına imza atmış oldu.
İslam alemi olarak, paramparça ve darmadağın görüntümüz elbette o katilleri her devirde cesaretlendirdiği gibi yine cesaretlendirdi ve mübarek Ramazan ayının hemen öncesinden oluk oluk kan akıttılar.
Yukarıda kaydettiğimiz her iki evrensel ilkeyi asla sağa-sola, ona-buna atmadan, muhataplar şunlardır bunlardır demeden kendimizi muhatap kabul edelim ve bilelim ki, azgınlık sayılabilecek, taşkınlık sayılabilecek ve diğer kardeşlerimize tuzak sayılabilecek her ne tür davranışımız varsa bir gün mutlaka ayaklarımıza dolaşacaktır.
Amerika'nın zalimliği, İsrail'in katilliği bir yana, bu zalimler ve katilleri cesaretlendirenler kimlerdir, bunlara yamaklık yapanlar ve kendi kardeşlerine yamukluk yapanlar kimlerdir?
Her defasında kuru gürültülerle işi geçiştirenler ama somut tek adım atmayanlar, somut adım atmadıkları için katilleri cesaretlendirenler kimlerdir?
Yetmiş yıldır kanayan bir yara olan Filistin meselesini kendi ülkelerinde istismar edip oya tahvil edenler ama perde arkasında katillerle en kapsamlı, en akıl almaz anlaşmalar yapanlar kimlerdir?
Sahur vakitlerimiz muhasebe vakitlerimiz olsun inşaallah.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024