Bahçeli'den "AKP bölünmesin" duası!

Akşam Gazetesi haberi manşetinden şöyle gördü: "Bahçeli: AKP'de kaos, ülkeye zarar" Devlet Bey şaka ya da ironi yaptı herhalde dedim lakin haberin içeriğinde öyle bir şey yok, tersine AKP adına açık bir kaygı var. Muhtemelen muhabir yanlış anlamış ya da çarpıtmıştır diye düşündüm ama baktım ki öyle de değil zira demeç Akşam'a özel değil bütün gazetelere toplu verilmiş ve haber bir kaç gazetede aynen yer almış! Evet MHP'nin Genel Başkanlığı koltuğunda oturan zat AKP adına endişelerini bildirip bölünmemesi için adeta Yaradan'a yakarma noktasında! Gazeteleri bırakıp internetteki haber portallarını taramaya başladım. AKP yandaşı haber siteleri söz birliği etmişçesine Devlet Bahçeli için, "İşte lider" başlığı atmışlar ki, benzer övücü değerlendirme ve yazıları örneğin Şamil Tayyar gibilerde yakın geçmişte kaleme almıştı! Soruyorum bu tablo karşısında ne demek gerekiyor? AKP bu ülkeyi bölüp-ayrıştırmak istiyorsa ki, bunu Meclis konuşmasında dillendiren Sayın Bahçeli'dir; o zaman AKP bölünmemeli diye duacı olmak neyin nesidir? Öyle ya ülkeyi bölmek isteyen hangi parti olursa olursa olsun, onun değil bölünmesi, tamamen yok olması gerekmiyor mu? Öyle ise Bahçeli'deki bu "AKP bölünmemeli" endişesi neden? Devlet Bahçeli'nin sadece bu beyanı bile onun değil MHP Müdürlüğü pardon Genel Başkanlığından, milletvekilliğinden bile ayrılmasına yeter de artar bile! Hala aklım almıyor MHP'nin başında olan biri böyle bir sözü nasıl eder? Dahası, bu sözü eden birinin bundan sonra yapacağı AKP eleştirisinin zerre bir anlamı olabilir mi? Soruyorum bizim kuşaktan binlerce genci toprağa veren Ülkücü Hareket lider olarak böyle birine müstahak mıdır?

Şike, Ergenekon ve Dalan'ın telefonu!

Önceki akşam Beyaz TV'de Ahmet Çakar'la Rasim Ozan Kütahyalı ilginç bir iddiada bulunuyor ve Şike'den tutuklu olan bir ismin Belarus'a giderek Dalan'a 200 bin dolar götürdüğünü söylüyor. Dalan telefonla yayına bağlanıyor ve şu karşılığı veriyor: "Külliyen yalan zira ben Belarus'da değil, Almanya'dayım. Dahası, 1.5 yıldan fazla oldu hiç Belarus'a gitmedim." Bu cevap karşısında şişen Çakar ile Kütahyalı verecek cevap bulamayınca "Sen Dalan değilsin, onun taklidini yapıyorsun" demezler mi? Bu arada Beyaz TV adamları zora girince anında yayını karartıyor. Derken dün Zaman Gurubuna ait Cihan Haber Ajansı, Bedrettin Dalan'ın Almanya'da bir restoranda yemek yeme anında çektiği fotoğrafı servis ediyor ve Çakar ile Kütahyalı bir kere daha yalanlanıyor!Görüyorsunuz Dalan telefonla yayına bağlanmasa, Çakar ile Kütahyalı olmayan bir şeyi olmuş gibi millete yutturacaklardı! Buradan hareketle bendeniz Ergenekon, Balyoz ve Şike dahil pek çok davaya kuşku ile bakıyorum!

İşte yeni YÖK Başkanı

YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya'yı tanıyor musunuz? İşte tanımayanlar için bir kaç not: 1) Zaman Gazetesinin yazarıdır! 2) TRT'de büyük paralarla yandaş gazetecilerle beraber haftalık olarak AKP'yi övücü programlar yapar! 3) Zaman Gurubuna ait Mehtap TV'de sık sık programlara çıkar ve o gurubun adeta sözcülüğünü yapar! 4) Ülker Gurubuna ait Şehir Üniversitesinin rektörüydü! Tam bu noktada soralım: Özellikleri bu olan birinin nasıl tanımlanması gerektiğini siz sevgili okurlarıma bırakıyorum!

Taraf Gazetesinin arkasındaki güç?

Taraf gazetesinin misyonunun TSK'yı ve milli devleti topyekün tasfiye olduğu artık tartışılmıyor. Peki ama kağıt üzerinde dünyanın 5. Büyük Ordusu olan TSK gibi bir yapıya, yeni çıkan ve sıfır alt yapısı olan basit bir gazetede nasıl posta atabiliyor? Tamam bu mevkutenin ardında olanlar var da, buna rağmen TSK'nın düşmanca yapılan bu yayına engel olamaması tek kelime ile bühtan değil midir? Gelelim Taraf'ın ardında kimlerin olduğuna? Ben lafı dolandırmayı sevmem, muhtemel zanlılar şunlardır: 1) TSK'yı cezalandırmak isteyen Pentagon - CIA ikilisi yani ABD! 2) ABD'nin Türkiye acentesi ve işbirlikçisi olan malum dinci gurup! 3) Dolaylı olarak olsa da AKP hükümeti... Öyle çünkü Başbakan bu yayınlardan rahatsız olsa Taraf bir saniye bile yaşayamaz. Hatırlayın bir ara Tayyip bey kamu ilanlarını kestirince Taraf gazetesi kapanıyordu ama birden başka merkezler devreye girerek finansmanı başka biçimde karşılamaya başladılar.