Önceki gün İskenderun'daydık. Yoğun bir rutubet ve aşırı sıcak altında onbinlerce İskenderunlu meydanı doldurmuştu bile. Bağımsız Türkiye Partisi'nin İskenderun İl Teşkilatı tarafından düzenlenen "AB'ye Karşı Bağımsız Türkiye" mitingine yoğun bir iştirak vardı.
İskenderun Belediyesi miting meydanını basit bir bahaneye sığınarak vermemişti. Gar Meydanı denilen, şehrin hemen bitişiği olan bölge miting için tahsis edilmişti. Kanaatim o ki halkın talebini önlemek ve iştirake engel olmak maksadıyla böyle bir uygulama olmuştu.
Ancak netice hiç de öyle olmadı. Onbinlerce vatandaş mitinge katılma iştiyakı ile yollara dökülmüş ve meydanı hınca hınç doldurmuştu.
Halk meydanda Güney'in renk ve şivelerini bir araya toplayan bir tablo oluşturdu. Yediden yetmişe genç-ihtiyar onbinler Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i kucaklıyordu. Türkiye'nin dört bir yanında yaşanan ilgiyi İskenderun'da da aynı şekilde yaşadık. Kendisine akan sevgi seline şahit oldum.
Projeleri her yerde olduğu gibi vatandaşın büyük kabulüyle karşılandı. Türkiye'de ilk kez ortaya konan projeleri tekti ve bu projelerin hayata geçmesi için tüm İskenderunlular söz verdiler.
Yeni doğan çocuklara doğum ikramiyesi büyük ilgi gördü. Maaşın dörtte bir nispetindeki miktar doğum maaşı olarak her ay maaşlara eklenecekti. Bu müjde ailelerin yüzünü güldürdü.
"İşte biz de tam bunu bekliyorduk" diyenleri duydum.
İmtihansız üniversite projesi Baş'ın çok taktir ve ilgi toplayan projelerinden oldu.
Yuva kurma, evlenme kredilerini anlattığı proje maddelerine gençler öyle ilgi gösterdiler ki, gözler ışıl ışıldı ve alkışlar ayyuka çıkmıştı.
Emekli kesimine yüzde yüz katlanarak ödenecek maaş, programına almış olduğu evsizlere ev projesi halk tarafından ciddi bir reform olarak kabul gördü.
"Bunlar birer reform, devlet adamı bu, devlet bu!" sözlerini duydum.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın bugüne kadar hiç duyulmamış reform paketi nerede konuşulsa bir bayram havası yaşatıyor. Halk aradığını bulmuş olmanın huzuruyla Baş'ı adeta bağrına basıyor.
Biz hep O'nunla beraberiz. O'nunla bugün Tarsus'tayız. Beraberiz, Tarsus'ta halkla buluşacak Baş'ı takip ediyoruz.
Adım attığı her yerdeki bu müthiş ilgi Baş'ı iktidara taşıyor.
Gezip dolaştığımız her yerde Baş konuşuluyor. Her ne kadar medya O'nu gizliyorsa da, korktukları başlarına gelecek.
Park, bahçe, kahvehaneleri şöyle bir dolaşmak yetiyor. Her yerde konuşulan bir kişiye rastlıyorum. Herkes Prof. Dr. Haydar Baş'ı konuşuyor. Milletimiz heyecanla Baş'ı başımıza bekliyor.
İskenderun Belediyesi miting meydanını basit bir bahaneye sığınarak vermemişti. Gar Meydanı denilen, şehrin hemen bitişiği olan bölge miting için tahsis edilmişti. Kanaatim o ki halkın talebini önlemek ve iştirake engel olmak maksadıyla böyle bir uygulama olmuştu.
Ancak netice hiç de öyle olmadı. Onbinlerce vatandaş mitinge katılma iştiyakı ile yollara dökülmüş ve meydanı hınca hınç doldurmuştu.
Halk meydanda Güney'in renk ve şivelerini bir araya toplayan bir tablo oluşturdu. Yediden yetmişe genç-ihtiyar onbinler Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i kucaklıyordu. Türkiye'nin dört bir yanında yaşanan ilgiyi İskenderun'da da aynı şekilde yaşadık. Kendisine akan sevgi seline şahit oldum.
Projeleri her yerde olduğu gibi vatandaşın büyük kabulüyle karşılandı. Türkiye'de ilk kez ortaya konan projeleri tekti ve bu projelerin hayata geçmesi için tüm İskenderunlular söz verdiler.
Yeni doğan çocuklara doğum ikramiyesi büyük ilgi gördü. Maaşın dörtte bir nispetindeki miktar doğum maaşı olarak her ay maaşlara eklenecekti. Bu müjde ailelerin yüzünü güldürdü.
"İşte biz de tam bunu bekliyorduk" diyenleri duydum.
İmtihansız üniversite projesi Baş'ın çok taktir ve ilgi toplayan projelerinden oldu.
Yuva kurma, evlenme kredilerini anlattığı proje maddelerine gençler öyle ilgi gösterdiler ki, gözler ışıl ışıldı ve alkışlar ayyuka çıkmıştı.
Emekli kesimine yüzde yüz katlanarak ödenecek maaş, programına almış olduğu evsizlere ev projesi halk tarafından ciddi bir reform olarak kabul gördü.
"Bunlar birer reform, devlet adamı bu, devlet bu!" sözlerini duydum.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın bugüne kadar hiç duyulmamış reform paketi nerede konuşulsa bir bayram havası yaşatıyor. Halk aradığını bulmuş olmanın huzuruyla Baş'ı adeta bağrına basıyor.
Biz hep O'nunla beraberiz. O'nunla bugün Tarsus'tayız. Beraberiz, Tarsus'ta halkla buluşacak Baş'ı takip ediyoruz.
Adım attığı her yerdeki bu müthiş ilgi Baş'ı iktidara taşıyor.
Gezip dolaştığımız her yerde Baş konuşuluyor. Her ne kadar medya O'nu gizliyorsa da, korktukları başlarına gelecek.
Park, bahçe, kahvehaneleri şöyle bir dolaşmak yetiyor. Her yerde konuşulan bir kişiye rastlıyorum. Herkes Prof. Dr. Haydar Baş'ı konuşuyor. Milletimiz heyecanla Baş'ı başımıza bekliyor.
Ali Haydar Aktaş / diğer yazıları
- IMF'nin kurban listesi / 05.11.2002
- Misyonerler, yarınlarımızı karartıyor / 02.11.2002
- Türkler geliyor / 31.10.2002
- ABD, yeni bir mâsum katliamına hazırlanıyor / 21.10.2002
- Vatandaş, BTP gerçeğinin farkında / 18.10.2002
- Milletin geleceğini düşünen tek parti BTP / 16.10.2002
- Milletin başına 'Baş' geliyor / 11.10.2002
- Batı'nın sömürge anlayışında dinin fonksiyonu / 28.09.2002
- Bağımsızlıkbir milletin vazgeçilmezidir / 26.09.2002
- Milli ekonomi şart / 20.09.2002
- Misyonerler, yarınlarımızı karartıyor / 02.11.2002
- Türkler geliyor / 31.10.2002
- ABD, yeni bir mâsum katliamına hazırlanıyor / 21.10.2002
- Vatandaş, BTP gerçeğinin farkında / 18.10.2002
- Milletin geleceğini düşünen tek parti BTP / 16.10.2002
- Milletin başına 'Baş' geliyor / 11.10.2002
- Batı'nın sömürge anlayışında dinin fonksiyonu / 28.09.2002
- Bağımsızlıkbir milletin vazgeçilmezidir / 26.09.2002
- Milli ekonomi şart / 20.09.2002