Ünlü İslamcı entel Dilipak bakın neler yazdı Zafer başlığı altında:
"50 Süryani çocuğun İncil ezberlemesinin ne sakıncası var? Kurân kursları yok edilirken Süryaniler de bu işten zarar gördü. Asıl tehlike ve tehdit, işte bu gayretlerdedir..."
"...alamet-i farikalarımızı yok etmek isteyenlerin ihanetlerine karşı, toplumun inanç, tarih ve kültürüne karşı komplolar kuran, siyasi emellerini müstevlilerin siyasi emelleri ile tevhid edenlere karşı uyanık olmak zorundayız.
Siz ne derseniz deyin; bizim Şiamızı bırakın, dinsizimiz, Süryanimiz bile kültürel kimlik olarak Sünnî bir karakter gösterir. Sahi şu Deyruzzaferan'daki tarihi Süryani İncil okulu yeniden açılsa ne olur? Kavm-i sadıka mutlu olsa. Hatta Osmanlı döneminde olduğu gibi, Süryanice, Keldanice, Aramice öğrenim ve yayın hakkı tanınsa!.."
Dünün hızlı İslamcılarının bugün geldikleri hali görünce akla o sihirli kelime geliyor; "Değişim".
Değişen değişene.
Geçen seneler Dedeman Oteli'nde Marmara Grubu'nun organize ettiği değişik din müntesiplerini bir araya getiren iftar yemeğinde Fener Patriği Bartholomeos, yaptığı konuşmada Abdurrahman'la aynı cümleyi kurmuştu.
Bu cümleyi önce Barthelemeos söylediği için kopyayı Dilipak çekmiş olmuyor mu?
İşte Patrığın cümlesi;
"Eğer siz devlet olarak azınlıklara haklarını vermezseniz, onlar da kendilerine başka hamiler ararlar".
Abdurrahman ne diyor;
"Kavganın sebebi, bu kültürel kimliklerin baskı altına alınmaya çalışılmasından ortaya çıkıyor. İnsanlar kendi hükümetlerine karşı başka devletlerden himaye arayışına yöneliyor..."
Şimdi sayın Dilipak, o entel kişiliğiyle hemen şunu diyebilir; "aklın yolu bir".
Şayet derse, biz de deriz; burada aklın yolu değil, gafletin ve dalaletin yolu bir.
Hatta bir diğerinin.
Zillet ve izzet
Apo'yu asarsak kahraman olur.
Hırsızı cezalandırırsak hırsız kahraman olur.
Katili cezalandırmayalım, kahraman olur.
Zaniyi cezalandırmayalım, kahraman olur.
Kapkaççıyı cezalandırmayalım, kahraman olur.
Gaspçıyı cezalandırmayalım, kahraman olur.
İyi de, 35 bin insanın katiline, bağımsız yargının reva gördüğü cezayı verememek ne?
Kahramanlık mı, zillet mi?
"50 Süryani çocuğun İncil ezberlemesinin ne sakıncası var? Kurân kursları yok edilirken Süryaniler de bu işten zarar gördü. Asıl tehlike ve tehdit, işte bu gayretlerdedir..."
"...alamet-i farikalarımızı yok etmek isteyenlerin ihanetlerine karşı, toplumun inanç, tarih ve kültürüne karşı komplolar kuran, siyasi emellerini müstevlilerin siyasi emelleri ile tevhid edenlere karşı uyanık olmak zorundayız.
Siz ne derseniz deyin; bizim Şiamızı bırakın, dinsizimiz, Süryanimiz bile kültürel kimlik olarak Sünnî bir karakter gösterir. Sahi şu Deyruzzaferan'daki tarihi Süryani İncil okulu yeniden açılsa ne olur? Kavm-i sadıka mutlu olsa. Hatta Osmanlı döneminde olduğu gibi, Süryanice, Keldanice, Aramice öğrenim ve yayın hakkı tanınsa!.."
Dünün hızlı İslamcılarının bugün geldikleri hali görünce akla o sihirli kelime geliyor; "Değişim".
Değişen değişene.
Geçen seneler Dedeman Oteli'nde Marmara Grubu'nun organize ettiği değişik din müntesiplerini bir araya getiren iftar yemeğinde Fener Patriği Bartholomeos, yaptığı konuşmada Abdurrahman'la aynı cümleyi kurmuştu.
Bu cümleyi önce Barthelemeos söylediği için kopyayı Dilipak çekmiş olmuyor mu?
İşte Patrığın cümlesi;
"Eğer siz devlet olarak azınlıklara haklarını vermezseniz, onlar da kendilerine başka hamiler ararlar".
Abdurrahman ne diyor;
"Kavganın sebebi, bu kültürel kimliklerin baskı altına alınmaya çalışılmasından ortaya çıkıyor. İnsanlar kendi hükümetlerine karşı başka devletlerden himaye arayışına yöneliyor..."
Şimdi sayın Dilipak, o entel kişiliğiyle hemen şunu diyebilir; "aklın yolu bir".
Şayet derse, biz de deriz; burada aklın yolu değil, gafletin ve dalaletin yolu bir.
Hatta bir diğerinin.
Zillet ve izzet
Apo'yu asarsak kahraman olur.
Hırsızı cezalandırırsak hırsız kahraman olur.
Katili cezalandırmayalım, kahraman olur.
Zaniyi cezalandırmayalım, kahraman olur.
Kapkaççıyı cezalandırmayalım, kahraman olur.
Gaspçıyı cezalandırmayalım, kahraman olur.
İyi de, 35 bin insanın katiline, bağımsız yargının reva gördüğü cezayı verememek ne?
Kahramanlık mı, zillet mi?
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua... - 1 / 20.03.2024
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua... - 1 / 20.03.2024
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024