Büyük İmam, kendi döneminin zirve alimlerinden Merhum Ebu Hanife'nin, ömrünün sonuna kadar bu ikrar üzere yaşadığından ve son nefesini de bu ikrar ile verdiğinden şüphesi olan var mı?
"Biz Bedir'de Muhammediyiz ve Kerbela'da Hüseyniyiz."
Bütün baskılara rağmen bu çizgisinden zerre kadar bir sapma göstermediği için Yezit alkışçılarının zulüm şimşeklerini üzerine çekmiş ve ihtiyarlık çağında zindanlarda ebedi aleme göçmüştür.
Daha sonraki asırlarda yaşayıp, onun fıkhını, onun içtihadlarını takip ettiklerini söyleyen bazı alimlere ne olmuştur ki; onun, zulme ve zalimlere baş kaldıran bu soylu çizgisinden saparak zalimlere meyletmişler ve zulümlerini onaylar tarzda görüşler ileri sürmüşlerdir?
Hicri 1442 yılını, miladi 2020 yılını yaşadığımız şu zaman diliminde yaşayan, kendilerini Ehl-i Sünnetin tek temsilcisi, tek savunucusu olarak lanse eden bazı taifelere ne oluyor ki, Ebu Hanife'nin soylu çizgisinden saparak Yezitgillere muhabbetlerini dillendiriyorlar, Emevi zulmünü alkışlamaya devam ediyorlar.
"Eğer Ehl-i Beyt'i sevmek Rafizilikse, ey kainat sen şahit ol en büyük Rafizi benim" diyen İmam Şafi'nin bu ikrarına kulaklarını tıkayanlara ne demek lazım?
Zaten aklını peynir ekmekle yememiş olan ve bir takım "saray ulufelerine" tenezzül etmeyen alimlerden hiç birinin aksini düşünmesi, Yezid'in Kerbela'da sergilediği vahşeti onaylaması mümkün değildir, bunu düşünmek bile akla ve mantığa muhaldir.
Bu durumda, geride cevaplanmayı bekleyen kocaman bir soru bizleri bekliyor; Kerbela katliamı karşısında İslam aleminin bugünkü hali nedir?
Neden iki milyarlık İslam aleminin bir bölümü her Muharrem ayının yıldönümünde, Aşure gününde, yani Peygamber torunlarının kılıçtan geçirildiği o dehşetli günün sene-i devriyesinde yaşın yaşın ağlarken, Fatma ananın, İmam Ali'nin ve elbette son elçinin yasına, kederine ortak olmaya çalışırken, diğer büyük bir bölümü de aynı günde aşure çorbası pişirme ve dağıtma işine girişiyor?
Bu algıyı, bu fotoğrafı daha sonraki asırlarda kimler nasıl oluşturmuşlardır?
Araya giren belli-belirsiz 'kara kediler' bu resmi çizmişlerse, araya bu uçurumu kazmışlarsa, hala bu yanlışı devam ettirmenin manası, mantığı var mıdır?
"Şii-Sünni kardeştir ayıranlar kalleştir" demenin ve bu fikri iki milyarın gönlüne nakşetmenin zamanı gelmedi mi?
- Bir gram güven bir kilo altından pahalı / 22.05.2025
- Gençlik Bayramında gençliğin hali / 20.05.2025
- Dünya yansa bir bağ otu yanmayan tipler / 19.05.2025
- “Ey basiret ehli ibret alınız” / 11.05.2025
- Kavmi de Karun’a nasihat etmiş / 10.05.2025
- Ekmekten aştan bîhaber iktidar / 07.05.2025
- Bozulmamış ne kaldı? / 05.05.2025
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025