Ben Erdoğan’ın yerinde olsam…

Erdoğan'ın yerinde olsam derken, benim asla böyle bir şey istemeyeceğimi ve hatta Allah korusun diyeceğimi peşinen ifade etmek isterim. 

Ve fakat değil mi ki mevzu Türkiye'dir, işte o zaman durum farklı. 

Şimdi Erdoğan'ın içinde bulunduğu mevcut tabloyu hatırlatarak, neden onun yerinde olsam bir şey yapardım ve her şeyi düzeltirdim konusuna dair görüşlerimi aktaracağım. 

Mevcut tablo şu: 

MB diye bilinen bir kurum yek ile yeksan olmuş. 

Hiçbir müdahale dövizi tutmaya yetmiyor. 

Faizler arttıkça piyasalar adeta yerin dibine giriyor. 

Türkiye'de satılacak tek bir kurum kalmadı. 

Adalet mekanizması felç olmuş. 

Eğitim müfredatı haftalık değişiyor. 

40 milyonu aşan icra dosyası ile dünya şampiyonu ülkeyiz. 

Dünyanın en yüksek faizini uygulayan 3 ülkeden biriyiz. 

Tarım ülkesiydik ama, buğdaydan ete ve ota her şey dışarıdan geliyor. 

Hayvancılıkta en iyi ülkeler arasındaydık ama, şimdi en gerilerdeyiz. 

1 trilyon dolar civarı iç ve dış borç sarmalı ile ülkemiz adeta alev topuna dönmüş durumda. 

Mevcut ekonomi anlayışlarıyla artık yüzde 100 oy alsanız bile, yapabileceğiniz hiçbir şey kalmadı. 

Artık her şeyin daha çok oy alma anlamına gelmediğini, kafalarımızı taşa vura vura anladığımızı sanıyorum. 

Mevcut siyasi ve ekonomi anlayışlarıyla Cebrail meleği gelse, inanın yapabileceği hiçbir şey yoktur ve olamaz! 

Haşa bu Cebrail meleğine bir hakaret değil, bilakis mevcut durumumuzu anlayabilmek için kullanılan bir metafordur. 

Bu ahval ve şeraitte Erdoğan'ın ve Türkiye'nin tek bir çıkar yolu vardır. 

Başlıkta dediğim gibi, ben böylesine vahim bir tablo ile karşı karşıya kalsam ve adım Recep Tayyip Erdoğan olsa, bakın yeminle söylüyorum tek bir dakika bile düşünmeden, en büyük hamleyi yapardım. 

Peki, nedir o büyük hamle? 

BTP lideri Hüseyin Baş Bey'le derhal temasa geçerek, hiç zaman kaybetmeden ekonomiyi o'nun kurmaylarına teslim ederdim. 

Bu bir hayal olabilir. 

Bunu çok gerçekçi bulmayanlar olabilir. 

Kim ne derse ve ne düşünürse düşünsün, Hüseyin Baş'ın parti programına aldığı ve Haydar Baş'a ait olan dünya çapındaki "Milli Ekonomi Modeli" tezi ile Türkiye, hiç kuşku yok ki 6 ayda dünyanın çekim merkezi haline gelir. 

Erdoğan'ın yerinde kimse olmak istemez elbette. 

Erdoğan'ı mı düşünüyorsun diyenler olabilir ve bunlar haklıda olabilir. 

Ancak vatanseverler büyük düşünür ve Türkiye varsa siyasetin de var olacağını çok iyi bilir. 

Mevzu Türkiye'nin bekasıdır. 

Ben Türk'üm ve Atatürk'ün izinden yürüyorum. 

CHP bu fırsatı kaçırdı ama şayet Erdoğan bu bahse konu hayati ehemmiyete haiz bu hamleyi yapmazsa, görün bakın neler olacak! 

Benim yaptığım değerlendirme bir beyin fırtınası olmanın çok ötesinde, kurtuluşa giden tek yolun tarif edilmesidir. 

Söz konusu vatansa, gerisi teferruattır.