Her yeni güne İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın haberlere son dakika olarak yansıyan operasyon paylaşımları ile uyanıyoruz.
Tebrik eden, alkış tutan çok.
Biz de tebrik ediyoruz elbette ama gazetecilik huyu işte madalyonun tersine bakmadan duramıyoruz.
Yapılan her operasyon aynı zamanda kokuşmuşluğun tescili değil mi?
Sadece sonuçlara odaklanıp alkış bekleyenler sebeplere neden bakmıyor?
Bataklıkta sivrisinek avlamaktan başka bir şey değil yapılan.
Elbette suç işleyen cezasını çeksin ama o suçu doğuran faktörlere hiç bakmayalım mı?
Yeterli ve doğru eğitim alamayanlar, devletin babalık vazifesini göremediği için farklı yönlere savrulanlar, yoksulluktan çetelerin oyuncağı olan çaresizler, kul hakkının ne olduğu öğretilmeyenler, dizilerde ballandıra ballandıra yansıtılan mafyalara özenenler…
Hapishaneler bu profillerle dolu maalesef.
Sorunu kaynağında çözmek için ne yapılıyor peki?
Evlere şenlik eğitim müfredatı, konu komşuya şenlik bir yenisi ile değiştirilmek isteniyor.
7 yaşındaki çocuktan 70 yaşındaki emekliye kadar herkese babalık yapması gereken devletin kasası tam takır kuru bakır.
Babalık yapmak için önce devletin kendisi güçlü olmalı.
Yenileri de pek yakında zincirleme şekilde beklenen özelleştirmeler ile devlet zayıf düştü.
Astronomik faiz oranları ile borçlanarak nesiller boyunca ödenemeyecek borç dağları oluşturuldu.
Vatandaşın hali de devletin halinden farksız.
Hane başı borç oranları hiç bu kadar yüksek olmamıştı.
İcra dosyaları hiç bu kadar sayılamayacak hale gelmemişti.
Açlık sınırının altında kalan asgari ücretle geçinmek hiç bu kadar zor olmamıştı.
Bu durumdaki vatandaşın suça yönelmesi doğru mu? Elbette değil ama suçun tek sahibi de kendileri olmuyor. Onları aşsız, işsiz bırakan sistemi de sorgulamak gerekir.
Öte yandan kul hakkının ne olduğunu bilen biri ne kadar çaresiz kalsa da suça yönelmez.
Oysa öyle yöneticiler var ki kul hakkı yemeyi kendilerine hak görüyorlar.
Zafere giden yolda her şey mubah anlayışı ile yetiştiler çünkü.
İşte bu zihniyetle mücadele etmeden, suç oranlarının düşmesi beklenemez.
Her gün değil, her saat her dakika operasyon yapsak ne fayda!
- Aman tesisatçı, canım tesisatçı! / 03.06.2024
- Dinozor olmasak da var bir hikâyemiz -1- / 27.05.2024
- Bir suçlu daha var suçludan öte! / 20.05.2024
- Bir suçlu daha var suçludan öte! / 20.05.2024
- Kıymetli bir ismi dinledim / 15.05.2024
- İyiye iyi diyelim de! İyi ne var ki? / 06.05.2024
- Yapay zekânın ne olduğunu bilmeyenlerden yapay zekâ devrimi beklenmez / 03.05.2024
- Affet bizi Eda Nur / 15.08.2021
- Algınızı yönettirmeyin / 08.08.2021