Satoshi Nakamoto ismini muhtemelen hiçbiriniz duymamışsınızdır.
İsmi Japonu andıran bu zat, Kripto Paraların atası olan Bitcoin'in kurucusu. Daha doğrusu öyle olduğu iddia ediliyor. Zira resmiyette böyle biri yok. Bitcoin'i kim kurduysa kendisini gizleyip olayı Satoshi Nakamoto isimli faili meçhul bir kişiye yıkmış.
Peki, bu Bitcoin ne zaman ve hangi sebeple ortaya çıktı?
2008 krizi sonrasında uçtan uca elektronik ödeme sistemi olarak ortaya çıkan ve 2009 yılında halka açık ağ olarak kullanılmaya başlayan Bitcoin, ilk başarılı kripto para olarak 1. Nesil Blockchain adını aldı.
2009 yılında 0 $, 2010'da 0,06 $ olan Bitcoin şimdi ise 30.000 $ civarında. Yani 11 yıl içerisinde değeri Dolar karşısında tam 500.000 kat (Yüzde elli milyon) arttı.
Kripto para şöyle tarif ediliyor: Gerçek para birimleri gibi merkez bankaları tarafından basılmaz veya üretilmez. Varlıkları dijital dünya üzerinde başlayan ve devam eden ve bilgisayar ağları üzerinde işlem gören, değeri genellikle küresel olarak kullanıcıları tarafından arz ve talep dengesi ile belirlenen, kayda değer bir topluluk tarafından değeri kabul görmüş ortak bir para birimidir. Bitcoin kripto para birimleri içinde en ünlü olandır. Bitcoin ile başlayan sürecin sonunda sayıları 1.300'ü geçmiş durumda ve her geçen gün artmaya devam ediyor.
Böylesine çılgın bir şekilde yükselen bu ne idüğü belirsiz (!) para, nedense ABD'yi hiç rahatsız etmiyor!
O zaman 2008 krizine kısa bir dönüş yapalım. Mortgage Krizi patladığında ABD'de bankalar batmanın eşiğine gelmişti ve Putin'in danışmanlarından Victor Minin soluğu Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in yanında alıp "Hocam ABD batıyor ne yapmamız lazım?" dediğinde Haydar Baş Bey "Sen hayal görüyorsun Victor, çöken ABD değil Kapitalizm. ABD'yi çökertmek istiyorsanız Milli Paralarla Ticaret yapmak zorundasınız" demişti ve ABD'nin çöküşünün fitilini ateşlemişti.
İşte tam bu anda birden bire ortaya Bitcoin çıktı.
Milli Paralarla Ticaret ile birlikte dünya piyasasında dolaşan ve karşılığı olmayan trilyonlarca Dolar eninde sonunda dönüş yapacağı ABD'yi batıracaktı. Zira ABD, kurduğu sömürü düzeni ile bizim gibi onlarca ülkeye kendi parasını bastırmayıp bu ülkelerin emeği ve üretimi karşılığında Dolar basıyor ve bunu da bize faizli olarak borç verip tam bir ekonomik boyundurluk altına alıyor.
Haydar Baş Bey'in Rusya, Çin ve BRICS ülkelerine uygulattığı Milli Paralarla Ticaret ile birlikte dünya piyasasında dolaşan karşılıksız Dolarların ABD'ye dönme riski ortaya çıktı. Bu paranın karşılığı ABD'de olmadığı için bir şekilde toplanıp imha edilmesi gerekiyordu.
Kripto para, serseri mayın gibi ortada dolaşmaya başlayan karşılıksız Dolara bir ölçüde karşılık bulmak ve daha önemlisi piyasadaki bu fazla Doları çekerek patlamak üzere olan Dolar balonunun gazını alma vazifesini gördü ve görmeye devam ediyor.
Şu anda piyasadaki bilinen kripto para hacmi 1,5 trilyon Dolara ulaştı (Bilinmeyenlerle birlikte reel rakamın ise 6 trilyon Dolar civarında olduğu tahmin ediliyor) ve her geçen gün artmaya devam ediyor.
Peki, bu işte ABD dışında kazanan yok mu?
Var tabi, ancak ara ara ayarlanan sert iniş çıkışlar kısa vadede köşeyi dönme heveslisi milyonlarca yatırımcının cebindeki milyarlarca Doları bir anda boşaltıveriyor.
Netice itibariyle Kripto Paraların karşılığının da kendisi gibi sanal olması sebebiyle eninde sonunda Dolar gibi patlayacak ancak patlamadan önce Doların ve ABD'nin patlamasını geciktirme vazifesini yapmaya devam edecek.
Küçük yatırımcılar ise çalışmadan bilgisayar başında para kazandığını zannedip sonunda ceplerindeki birikimlerinden de olacaklar.
Bu günlerde Çin, olayın farkına varmış olacak ki, Kripto paralara savaş açmış durumda.
ABD bu şekilde çırpınarak günü kurtarsa da kendi kurduğu düzenin altında kalmaya mahkûmdur.
- Cem Yılmaz ve Cilalı Güldürü Devri / 29.08.2022
- Bırakın beni milleti uyandırın / 24.08.2022
- Aramıza katılmanızı bekliyoruz / 16.08.2022
- Suriye’nin kuzeyi mi, Büyük İsrail’in kilidi mi? / 01.08.2022
- 15 Temmuz ve alınmayan dersler / 19.07.2022
- Adalet yoksa zulüm vardır / 21.06.2022
- Polemikten beslenen siyaset / 09.05.2022
- Haydar Baş ve Aşk / 14.04.2022
- AK-YÜZBİM / 12.04.2022