Boşa müdahale
Türkiye'de hükümet, bir taraftan her açıklamasında "faize dayalı" serbest piyasa ekonomisinin koşullarına bağlı kalacağını ilan ederken, diğer taraftan döviz kurlarının rekor kıracağını bile bile faiz indirimlerine devam ediyor. Faiz indirimleriyle döviz kurları fırlatılıyor, sonra milyarlarca dolar harcanarak bu kurlar düşürülmeye çalışılıyor. Döviz kurlarının rekor kırmasıyla, ekonominin her sahasında dolara bağımlı olan ülkemizde maliyetler artıyor, bu da pahalılığa ve yüksek enflasyona neden oluyor. Hükümetin "Yeni Ekonomi Modeli" dediği bu model, sanayiciyi, üreticiyi üretimden uzaklaştırıyor, vatandaşları fakirleştiriyor, ülkemizin serveti bir hiç uğruna çarçur ediliyor.
Merkez Bankası suya yazı yazıyor
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 16 Aralık'ta gerçekleştirdiği son Para Politikaları Kurulu (PPK) toplantısında yüzde 15 olan politika faizini yüzde 14'e indirdi. Bir tepki olarak dolar yüzde 8'den fazla artarak 17.14 lira ile yeni rekorunu kırınca MB bu ayki 5'inci müdahalesini gerçekleştirdi. Müdahale sonrası 16.10 lira seviyesine gerileyen dolar, tekrar yükselişe geçti ve 17.20 lira ile rekor tazeleyerek haftayı tamamladı. MB'nin son müdahalesinin büyüklüğünün 2 milyar dolar olduğu ifade ediliyor. MB'nin rezervlerinin eksi olduğu ve swap (takas) yöntemiyle elde edilen emanet rezervlerin bu müdahalede kullanıldığı dikkate alındığında, başkasına ait paralarla dolar kuru tutulmaya çalışıldığı anlaşılıyor ve bu müdahaleye rağmen dolar kuru yeniden rekor tazeliyor. MB'nin müdahaleleri suya yazı yazmak gibi hiçbir işe yaramıyor.
17 günde 6 milyar dolar boşa gitti
MB, bu ay daha önce 1 Aralık, 3 Aralık, 10 Aralık ve 13 Aralık tarihlerinde müdahalede bulundu. Bu dört müdahalede toplam büyüklüğün 4 milyar doları aştığı belirtiliyor. Son müdahale ile birlikte MB'nin piyasaya müdahalesi 6 milyar doları geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Ekonomi Modeli'ni 30 Kasım 2021 tarihinde televizyonlardan canlı olarak ilk kez ilan etmişti. O tarihte dolar kuru 13.30 lira idi. Dolar, Yeni Ekonomi Modeli'nin ilanından 17 Aralık akşamına dolar yüzde 30 arttı, TL ise yüzde 22.60 değer kaybetmiş oldu. MB Eylül ayı başından bu yana son 4 toplantıda 500 baz puan faiz indirimi gerçekleştirdi. O tarihte dolar kuru 8.50 lira idi ve o günden bu güne TL'nin değer kaybı yüzde 51 oldu. Dolar/TL paritesi yılbaşından bu yana ise yüzde 129 arttı. Dolara tamamen bağımlı olduğumuz için bu durum ekonominin her sahasında maliyetlerin bu kadar arttığını gösteriyor.
İş dünyası tepkili
Hükümetin Yeni Ekonomi Modeli adıyla yürüttükleri maliyet artırıcı ekonomi politikasına iş dünyasından da ciddi tepkiler geliyor. İstanbul Sanayi Odası'ndan (İSO) sonra bir tepki de Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği'nden (TÜSİAD) geldi. İSO Başkanı Erdal Bahçıvan önceki gün paylaştığı mesajında, "Dün faiz indirimine giden Merkez Bankası'nın, bugün elindeki kıymetli döviz kaynaklarını piyasaya sürmesini şaşkınlıkla izliyoruz" ifadelerini kullanmıştı. Bahçıvan, 11 Kasım 2020'de Erdoğan'ın ekonomide yeni dönemle ilgili açıklamalarını umut verici olduğu belirtmişti; 3 Aralık 2021'de yaptığı açıklamada ise TL'deki kayıplarla artan ihracatın sürdürülebilirliği konusunda endişeli olduğunu açıklamıştı. TÜSİAD'dan yapılan yazılı açıklamada ise şunlar belirtildi: "Son dönemde yaşadığımız istikrarsızlıklar sonucunda, denenmekte olan ekonomi programıyla amaçlanan sonuçlara erişilemeyeceği netleşmiştir. TÜSİAD olarak, bu iktisadi çerçeve çizilmeden evvel de, süreç devam ederken de, erken faiz indirimi ile oluşan politikaların istikrarsızlık yaratacağına dair görüşlerimizi hem kamu kurumları hem de kamuoyuyla pek çok kez paylaştık. Bu sürecin TL'de şiddetli değer kaybı, enflasyonda hızlanma, yatırımları, büyümeyi, istihdamı baskılama ve en önemlisi ülke olarak fakirleşmemizle sonuçlanma riskini vurgulamıştık... İzlenen ekonomi politikası yalnızca iş dünyası için değil, tüm vatandaşlarımız için yeni ekonomik sorunlar yaratmaktadır. Uzun dönemde de çok daha büyük yapısal problemlere yol açma riski artmıştır. En fazla faydalanması beklenen ihracatçılarımız dahi bu ortamdan zarar görmektedir."