Bu yazda yandık
Ülkemiz 2025 yazında da aşırı sıcaklıklar, düşük nem ve güçlü rüzgarların etkisiyle ciddi orman yangınlarıyla karşı karşıya kaldı
29.07.2025 00:05:00
Abdülkadir Gündoğdu
Abdülkadir Gündoğdu





Ülkemiz 2025 yazında da aşırı sıcaklıklar, düşük nem ve güçlü rüzgarların etkisiyle ciddi orman yangınlarıyla karşı karşıya kaldı.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğü'nün resmi verilerine göre, 1 Ocak 2025'ten 3 Temmuz 2025'e kadar ülke genelinde toplam 3.015 yangın meydana geldi.
Bunların 1.295'i ormanlık alanda, 1.720'si ise orman dışı alanlarda gerçekleşti. Özellikle 26 Haziran-3 Temmuz tarihleri arasında yoğunlaşan yangınlarda, bir haftada 576 orman yangını kaydedildi. Bu yangınların 331'i orman dışı alanlardan başlayarak ormanlara sıçradı.
Yangınların Yoğunlaştığı BölgelerYangınlar, özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde etkili oldu. İzmir, yangınlardan en çok zarar gören il olarak öne çıktı.
1 Haziran-7 Temmuz arasında İzmir'de 26.260 hektar ormanlık alan kül oldu. Aliağa, Bornova, Menderes, Gaziemir, Seferihisar, Çeşme, Ödemiş ve Buca gibi ilçelerde büyük çaplı yangınlar görüldü.
Ayrıca, Manisa (Akhisar, Kula, Ahmetli), Hatay (Antakya), Adana (Kozan), Bursa (Mustafakemalpaşa), Sakarya-Bilecik sınırı ve Bolu (Göynük) gibi bölgelerde de önemli yangınlar rapor edildi.
Yangınların Boyutu ve Zararları2025 yazında yangınlar, rekor sıcaklıkların ve kurak havanın etkisiyle hızla yayıldı. Toplamda 80 bin hektardan fazla alan yandı, bu alanın dörtte biri İzmir'e aitti.
Yangınlar sonucunda 13 kişi hayatını kaybetti, 50 binden fazla kişi tahliye edildi. Yerleşim yerlerine sıçrayan alevler, köyler ve mahallelerde ciddi hasara yol açtı.
Örneğin, Sakarya'dan Bilecik'e sıçrayan yangında Köprücek köyü tamamen kül oldu. İzmir Adnan Menderes Havalimanı, yangınlar nedeniyle 29 Haziran'da geçici olarak kapatıldı ve 30 Haziran'da yeniden açıldı.
Müdahale çalışmaları

Yangınlara müdahale için Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı Orman Genel Müdürlüğü, 27 uçak ve 105 helikopter ile toplam 8.884 sortide 29.575 ton su kullandı.
Ayrıca, binlerce personel, yüzlerce arazöz, su ikmal aracı, dozer ve insansız hava araçları (İHA) sahada görev yaptı. Ancak, uzmanlar ve kamuoyu, hava araçlarının sınırlı sayısı ve koordinasyon eksiklikleri nedeniyle müdahalelerin yetersiz kaldığını belirtiyor. Özellikle büyük yangınlarda, yer ekiplerinin eksikliği ve erken müdahale sorunları dikkat çekiyor.
Yangınların nedenleri
Yangınların büyük çoğunluğu insan kaynaklı. Resmi verilere göre, yangınların %90'ı ihmal, kaza veya kasıt sonucu çıkıyor. Anız yakma, sigara izmariti, çöp yakma ve piknik gibi faaliyetler başlıca nedenler arasında.
İklim değişikliği, sıcaklık artışı ve kuraklık da yangınların yayılmasını kolaylaştırıyor. 2025'te, bazı yangınların yüksek gerilim hatlarından kaynaklandığına dair bulgular mevcut, ancak kundaklama iddialarına ilişkin kesin bir istihbarat bulunmuyor.
Uzman görüşleri ve endişeler

Uzmanlar, Türkiye'nin Akdeniz iklim kuşağında yer alması nedeniyle yangınlara karşı özellikle hassas olduğunu vurguluyor. Prof. Dr. Şermin Tağıl, sıcaklıkların mevsim normallerinin 5-10 °C üzerinde seyretmesi ve kuru rüzgarların bitki örtüsünü kurutması nedeniyle yangın riskinin ciddi şekilde arttığını ifade etti.
Ayrıca, çevresel denetim raporları, yanan alanların %10-20'sinin imara açıldığı veya turizm projelerine tahsis edildiği yönündeki endişeleri destekliyor. Bu durum, yangınların yalnızca doğal bir afet değil, aynı zamanda arazi kullanım politikalarıyla bağlantılı bir sorun olduğunu ortaya koyuyor.
Önlemler ve Çağrılar
Yangınlarla mücadelede erken uyarı sistemleri, hızlı müdahale kapasitesi ve toplumsal farkındalık kritik önemde.
Türkiye Ormancılar Derneği, risk yönetiminin güçlendirilmesi ve nitelikli personel ile teknik ekipman ihtiyacının acilen karşılanması gerektiğini vurguluyor.
Greenpeace Türkiye, mevcut yasaların bile ormanları yeterince korumadığını, yeni torba yasaların ise orman, zeytinlik ve meraları tehdit ettiğini belirtiyor. Çözüm olarak, bilinçlendirme kampanyaları, caydırıcı hukuki yaptırımlar ve ormanların korunmasına yönelik daha sıkı politikalar öneriliyor.
Sonuç
2025 yazı, Türkiye için orman yangınları açısından zorlu bir dönem oldu. Artan yangın sayısı, iklim değişikliği ve insan kaynaklı hatalar, doğaya ve topluma büyük zarar verdi.
Yangınların önlenmesi ve etkili müdahale için hem teknik hem de toplumsal adımların atılması gerekiyor. Ormanların geleceği, alınacak önlemler ve kamuoyu farkındalığına bağlı.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğü'nün resmi verilerine göre, 1 Ocak 2025'ten 3 Temmuz 2025'e kadar ülke genelinde toplam 3.015 yangın meydana geldi.
Bunların 1.295'i ormanlık alanda, 1.720'si ise orman dışı alanlarda gerçekleşti. Özellikle 26 Haziran-3 Temmuz tarihleri arasında yoğunlaşan yangınlarda, bir haftada 576 orman yangını kaydedildi. Bu yangınların 331'i orman dışı alanlardan başlayarak ormanlara sıçradı.
Yangınların Yoğunlaştığı BölgelerYangınlar, özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde etkili oldu. İzmir, yangınlardan en çok zarar gören il olarak öne çıktı.
1 Haziran-7 Temmuz arasında İzmir'de 26.260 hektar ormanlık alan kül oldu. Aliağa, Bornova, Menderes, Gaziemir, Seferihisar, Çeşme, Ödemiş ve Buca gibi ilçelerde büyük çaplı yangınlar görüldü.
Ayrıca, Manisa (Akhisar, Kula, Ahmetli), Hatay (Antakya), Adana (Kozan), Bursa (Mustafakemalpaşa), Sakarya-Bilecik sınırı ve Bolu (Göynük) gibi bölgelerde de önemli yangınlar rapor edildi.
Yangınların Boyutu ve Zararları2025 yazında yangınlar, rekor sıcaklıkların ve kurak havanın etkisiyle hızla yayıldı. Toplamda 80 bin hektardan fazla alan yandı, bu alanın dörtte biri İzmir'e aitti.
Yangınlar sonucunda 13 kişi hayatını kaybetti, 50 binden fazla kişi tahliye edildi. Yerleşim yerlerine sıçrayan alevler, köyler ve mahallelerde ciddi hasara yol açtı.
Örneğin, Sakarya'dan Bilecik'e sıçrayan yangında Köprücek köyü tamamen kül oldu. İzmir Adnan Menderes Havalimanı, yangınlar nedeniyle 29 Haziran'da geçici olarak kapatıldı ve 30 Haziran'da yeniden açıldı.
Müdahale çalışmaları

Yangınlara müdahale için Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı Orman Genel Müdürlüğü, 27 uçak ve 105 helikopter ile toplam 8.884 sortide 29.575 ton su kullandı.
Ayrıca, binlerce personel, yüzlerce arazöz, su ikmal aracı, dozer ve insansız hava araçları (İHA) sahada görev yaptı. Ancak, uzmanlar ve kamuoyu, hava araçlarının sınırlı sayısı ve koordinasyon eksiklikleri nedeniyle müdahalelerin yetersiz kaldığını belirtiyor. Özellikle büyük yangınlarda, yer ekiplerinin eksikliği ve erken müdahale sorunları dikkat çekiyor.
Yangınların nedenleri
Yangınların büyük çoğunluğu insan kaynaklı. Resmi verilere göre, yangınların %90'ı ihmal, kaza veya kasıt sonucu çıkıyor. Anız yakma, sigara izmariti, çöp yakma ve piknik gibi faaliyetler başlıca nedenler arasında.
İklim değişikliği, sıcaklık artışı ve kuraklık da yangınların yayılmasını kolaylaştırıyor. 2025'te, bazı yangınların yüksek gerilim hatlarından kaynaklandığına dair bulgular mevcut, ancak kundaklama iddialarına ilişkin kesin bir istihbarat bulunmuyor.
Uzman görüşleri ve endişeler

Uzmanlar, Türkiye'nin Akdeniz iklim kuşağında yer alması nedeniyle yangınlara karşı özellikle hassas olduğunu vurguluyor. Prof. Dr. Şermin Tağıl, sıcaklıkların mevsim normallerinin 5-10 °C üzerinde seyretmesi ve kuru rüzgarların bitki örtüsünü kurutması nedeniyle yangın riskinin ciddi şekilde arttığını ifade etti.
Ayrıca, çevresel denetim raporları, yanan alanların %10-20'sinin imara açıldığı veya turizm projelerine tahsis edildiği yönündeki endişeleri destekliyor. Bu durum, yangınların yalnızca doğal bir afet değil, aynı zamanda arazi kullanım politikalarıyla bağlantılı bir sorun olduğunu ortaya koyuyor.
Önlemler ve Çağrılar
Yangınlarla mücadelede erken uyarı sistemleri, hızlı müdahale kapasitesi ve toplumsal farkındalık kritik önemde.
Türkiye Ormancılar Derneği, risk yönetiminin güçlendirilmesi ve nitelikli personel ile teknik ekipman ihtiyacının acilen karşılanması gerektiğini vurguluyor.
Greenpeace Türkiye, mevcut yasaların bile ormanları yeterince korumadığını, yeni torba yasaların ise orman, zeytinlik ve meraları tehdit ettiğini belirtiyor. Çözüm olarak, bilinçlendirme kampanyaları, caydırıcı hukuki yaptırımlar ve ormanların korunmasına yönelik daha sıkı politikalar öneriliyor.
Sonuç
2025 yazı, Türkiye için orman yangınları açısından zorlu bir dönem oldu. Artan yangın sayısı, iklim değişikliği ve insan kaynaklı hatalar, doğaya ve topluma büyük zarar verdi.
Yangınların önlenmesi ve etkili müdahale için hem teknik hem de toplumsal adımların atılması gerekiyor. Ormanların geleceği, alınacak önlemler ve kamuoyu farkındalığına bağlı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.