Afyon'da hafta başı gerçekleştirilen Geleneksel İcmal Gençlik Kampı, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın tarihi kapanış konuşmasıyla tamamlandı.
Prof. Dr. Baş, yine ezberleri bozdu, hard diskleri altüst etti.
Prof. Dr. Baş, Türkiye Cumhuriyeti devletinin banisi Gazi M. Kemal Atatürk hakkında ve devletimizin ilelebed payidar kalmasına dair hayati gerçekleri anlattı.
Atatürk'ün Ehl-i beyt soyundan ulu bir seyyid olduğunu, dünya ve milletimiz ilk defa Prof. Dr. Baş'tan duydu.
Kurtuluş Savaşı sürecinde İmam Ali'in mübarek elinin, Gazi M. Kemal Atatürk'ün başının üzerinde olduğunu, Türk milleti ilk defa ondan dinledi.
Atatürk'ün, Ehl-i Beyt büyükleriyle gönül gönüle, onların himmetleri ve Hz. Peygamberin manevî imdadıyla Milli Mücadele kararını aldığını, bağımsız devletimizin temelini attığını ve Cumhuriyeti ilanı ettiğini belgeleriyle ilk defa ondan duydu.
Prof. Dr. Baş'ın ilki 2005'te olmak üzere 12 tane Uluslararası kongre ile dünyaya ilan ettiği ve bugün BRICS ülkeleri başta olmak üzere dünyanın 4 milyarlık nüfusunun sarıldığı Milli Ekonomi Modeli ne kadar zaruri ise, Atatürk'e dair açıkladığı gerçekler de o kadar hayatidir.
Prof. Dr. Baş, Milli Ekonomi Modeli ile nasıl ki, vahşi kapitalizmin tüm sömürüsünü ve emperyalist oyunlarını bozdu ve bozmaya devam ediyor ise; Atatürk'e dair açıkladığı gerçeklerle, devletimiz, milletimiz ve Cumhuriyeti'miz üzerindeki tüm yerli-yabancı manda entrikalarını bitiriyor.
Bu çok büyük bir nasiptir.
Bu nasip, Türk milletinin yegane bahtı, devletinin geleceğinin yegane teminatıdır.
Allah'a and olsun ki, gören ve anlayan için, imandan sonra en büyük nimet budur.
Haçlı dünyasının ve vahşi Batı'nın geçmişten bugüne tüm hesapları, bizleri bu büyük nasipten ve nimetlerden mahrum etmek içindir.
Yüzyıllar önceki Şark projesi entrikaları buydu; yüzyıl sonra bugünkü Avrupa Birliği ve Büyük Ortadoğu Projesi oyunları budur.
Topyekun Haçlı dünyasının coğrafyamıza ve milletimize çullandığı yüzyıl önce Yüce Allah, Ehl-i Beyt soylu Gazi M. Kemal Atatürk'ü nasip ederek nasıl yüzümüze baktı, yeni devletimizin kuruluş yollarını açtı ise; bugün, yüzyıl sonra yine tüm Batı dünyası ve Amerika'nın var güçleriyle ve her türlü entrikalarıyla üzerimize çullandığı şu süreçte Ehl-i Beyt sevdalısı-çözüm insanı Prof. Dr. Haydar Baş ile yüzümüze bakmakta, kurtuluş ve rahmet yollarını açmaktadır.
Bu gerçeği görmez, ecnebilerin himmet ve icazetleriyle koltuk tutmaya çalışan siyasetçilere aldanmaya devam edersek; sadece vakit, kaynak ve sermayemizi kaybetmeyiz, devletimizi, vatanımızı, her şeyimizi kaybederiz.
Türk milleti bu gerçeği ağır aksak da idrak etmeye başladı.
Devletimize, milletimize, coğrafyamıza ve Müslümanların gönül dünyalarına çöreklenen şeytanların telaş ve panikleri, bu yüzdendir. Asırlık oyunlarının bozulmasındandır.
Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti devletini ve Türk milletini, Prof. Dr. Baş'ın ısrarla anlattığı ve hepimize belletmeye çalıştığı Ehl-i Beyt'in tevhid safından ve Gazi M. Kemal Atatürk'ün çizgisinden uzaklaştırmak, bu yoldan savrulmak, devletin temellerini sökmektir, altını oymaktır.
Akıl sahipleri için açıktır ki, Prof. Dr. Baş'ın Atatürk'e dair çıkışları ile dünyanın 4 milyarlık nüfusunun baştacı edip uygulamaya koyulduğu Milli Ekonomi Modeli çığırı, birbirini tamamlayan gerçeklerdir.
Bu gerçekler, Ehl-i Beytin bereketi, Ehl-i beytten payımıza düşen nasiptir.
Ehl-i Beyt, Hacı Bektaş, Atatürk ve Prof. Dr. Baş? Devlet ve milletimizin can simitleridir.
Ehl-i Beyt, Hacı Bektaş, Atatürk ve Prof. Dr. Baş halkası? Devlet, millet ve medeniyetimizin ta baştan bugüne temeli ve ana omurgasıdır. İslam ve insanlık ailesi içinde dünden-bugüne bizim nasibimiz, payımıza düşen nimettir.
Bu nasibi tepmeyelim; Ehl-i Beyt bereketiyle Gazi M. Kemal Atatürk'ün yolunda Prof. Dr. Haydar Baş ile elele yürüyelim ki, tüm oyunlar bozulsun, devletimiz kurtulsun, milletimiz kurtulsun.
Prof. Dr. Baş, yine ezberleri bozdu, hard diskleri altüst etti.
Prof. Dr. Baş, Türkiye Cumhuriyeti devletinin banisi Gazi M. Kemal Atatürk hakkında ve devletimizin ilelebed payidar kalmasına dair hayati gerçekleri anlattı.
Atatürk'ün Ehl-i beyt soyundan ulu bir seyyid olduğunu, dünya ve milletimiz ilk defa Prof. Dr. Baş'tan duydu.
Kurtuluş Savaşı sürecinde İmam Ali'in mübarek elinin, Gazi M. Kemal Atatürk'ün başının üzerinde olduğunu, Türk milleti ilk defa ondan dinledi.
Atatürk'ün, Ehl-i Beyt büyükleriyle gönül gönüle, onların himmetleri ve Hz. Peygamberin manevî imdadıyla Milli Mücadele kararını aldığını, bağımsız devletimizin temelini attığını ve Cumhuriyeti ilanı ettiğini belgeleriyle ilk defa ondan duydu.
Prof. Dr. Baş'ın ilki 2005'te olmak üzere 12 tane Uluslararası kongre ile dünyaya ilan ettiği ve bugün BRICS ülkeleri başta olmak üzere dünyanın 4 milyarlık nüfusunun sarıldığı Milli Ekonomi Modeli ne kadar zaruri ise, Atatürk'e dair açıkladığı gerçekler de o kadar hayatidir.
Prof. Dr. Baş, Milli Ekonomi Modeli ile nasıl ki, vahşi kapitalizmin tüm sömürüsünü ve emperyalist oyunlarını bozdu ve bozmaya devam ediyor ise; Atatürk'e dair açıkladığı gerçeklerle, devletimiz, milletimiz ve Cumhuriyeti'miz üzerindeki tüm yerli-yabancı manda entrikalarını bitiriyor.
Bu çok büyük bir nasiptir.
Bu nasip, Türk milletinin yegane bahtı, devletinin geleceğinin yegane teminatıdır.
Allah'a and olsun ki, gören ve anlayan için, imandan sonra en büyük nimet budur.
Haçlı dünyasının ve vahşi Batı'nın geçmişten bugüne tüm hesapları, bizleri bu büyük nasipten ve nimetlerden mahrum etmek içindir.
Yüzyıllar önceki Şark projesi entrikaları buydu; yüzyıl sonra bugünkü Avrupa Birliği ve Büyük Ortadoğu Projesi oyunları budur.
Topyekun Haçlı dünyasının coğrafyamıza ve milletimize çullandığı yüzyıl önce Yüce Allah, Ehl-i Beyt soylu Gazi M. Kemal Atatürk'ü nasip ederek nasıl yüzümüze baktı, yeni devletimizin kuruluş yollarını açtı ise; bugün, yüzyıl sonra yine tüm Batı dünyası ve Amerika'nın var güçleriyle ve her türlü entrikalarıyla üzerimize çullandığı şu süreçte Ehl-i Beyt sevdalısı-çözüm insanı Prof. Dr. Haydar Baş ile yüzümüze bakmakta, kurtuluş ve rahmet yollarını açmaktadır.
Bu gerçeği görmez, ecnebilerin himmet ve icazetleriyle koltuk tutmaya çalışan siyasetçilere aldanmaya devam edersek; sadece vakit, kaynak ve sermayemizi kaybetmeyiz, devletimizi, vatanımızı, her şeyimizi kaybederiz.
Türk milleti bu gerçeği ağır aksak da idrak etmeye başladı.
Devletimize, milletimize, coğrafyamıza ve Müslümanların gönül dünyalarına çöreklenen şeytanların telaş ve panikleri, bu yüzdendir. Asırlık oyunlarının bozulmasındandır.
Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti devletini ve Türk milletini, Prof. Dr. Baş'ın ısrarla anlattığı ve hepimize belletmeye çalıştığı Ehl-i Beyt'in tevhid safından ve Gazi M. Kemal Atatürk'ün çizgisinden uzaklaştırmak, bu yoldan savrulmak, devletin temellerini sökmektir, altını oymaktır.
Akıl sahipleri için açıktır ki, Prof. Dr. Baş'ın Atatürk'e dair çıkışları ile dünyanın 4 milyarlık nüfusunun baştacı edip uygulamaya koyulduğu Milli Ekonomi Modeli çığırı, birbirini tamamlayan gerçeklerdir.
Bu gerçekler, Ehl-i Beytin bereketi, Ehl-i beytten payımıza düşen nasiptir.
Ehl-i Beyt, Hacı Bektaş, Atatürk ve Prof. Dr. Baş? Devlet ve milletimizin can simitleridir.
Ehl-i Beyt, Hacı Bektaş, Atatürk ve Prof. Dr. Baş halkası? Devlet, millet ve medeniyetimizin ta baştan bugüne temeli ve ana omurgasıdır. İslam ve insanlık ailesi içinde dünden-bugüne bizim nasibimiz, payımıza düşen nimettir.
Bu nasibi tepmeyelim; Ehl-i Beyt bereketiyle Gazi M. Kemal Atatürk'ün yolunda Prof. Dr. Haydar Baş ile elele yürüyelim ki, tüm oyunlar bozulsun, devletimiz kurtulsun, milletimiz kurtulsun.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019