İktidar çevresinden bir bilen, bir bilgin, bir bilge çıkıp ta, bugün yaşadığımız kâbusu, içinde debelendiğimiz korkunç girdabı anlaşılır bir lisan ile eğer açıklarsa, gerçekten can kulağı ile dinlemeye hazırız.
Koskoca bir ülkenin, koskoca bir milletin büyük çoğunluğunun içine sürüklendiği yoksulluğun sebeplerini, gırtlağına kadar borca batmışlığının, hatta torunlarının dahi borçlandırılmış halinin sebeplerini, akla, mantığa uygun bir dille anlatırsa elbette can kulağı ile dinlemeye hazırız.
İktidar çevresindeki etkili ve yetkili isimlerin ifadeleri ile, ülkenin toplam gelirinin yaklaşık yüzde yetmişini, en üstteki yüzde on kesime tahsis edilmesinin sebep ve hikmetlerini, yine iktidarın içinden birileri çıkıp izah ederse, can kulağı ile dinlemeye hazırız.
Koskoca bir millet, aniden, birdenbire tembelleşip sırt üstü yatmaya karar vermediğine göre, yani öteden beri hep yaptığı gibi herkes kendi işinde, mesleğinde çalışmaya devam ettiğine göre, çalıştıkça zayıflamasının, kazandıkça fakirleşmesinin, elinde-avucunda olanları da günden güne kaybetmesinin mantıklı sebeplerini sıralarsa bir yetkili, elbette can kulağı ile dinlemeye hazırız.
Yirmi seneden beri ülkeyi tek başına yönetmekte olan bir kadronun içinde elbette ki, ağzı laf yapan, donanımlı, tecrübeli uzmanlar vardır ve olmalıdır, onlardan vatandaşlar adına ve insaniyet namına mantıklı açıklamalar bekliyoruz.
Ne oldu, nasıl oldu ki; dünya devletleri arasında, yüksek enflasyonla boğuşanların en başında yer alıyoruz?
Hangi sebepten ötürü, paramız pula döndüğü için, diğer ülke paraları bizim paramız karşısında sürekli değer kazandığı için, ülkenin bir ucundan, Gürcistan'dan insanlar Pazar arabaları ile alış-verişe geliyorlar, diğer ucundan da Bulgar'lar gelip kamyon kamyon ülkemizden mal çekiyorlar?
Sebep ne ki; bu ülkenin gelişmekte olan çocuklarının sürekli tüketmeleri gereken, et, süt, yumurta, yoğurt, peynir, zeytin, hatta domates, patates ve soğan fiyatları el yakıyor, birçok dar gelirli aile için artık ulaşılmaz ürünler arasına girdiler?
Haklı olarak, herkes gibi, iktidar sahiplerinden bir izah, bir açıklama bekliyoruz; nüfusun yüzde ellisinin, toplam gelirin yüzde dördü ile idare etmesi gerektiğini ve sabretmesi gerektiğini öğütleyenler, ülkenin toplam gelirinin yaklaşık yüzde yetmişini, nüfusun yüzde onluk kısmına tahsis edilmesini nasıl ve ne ile izah edebilecekler?
Tamam, 'kayıp-kaçakların' bedelini ödeyelim, zaten ödüyoruz da, hiç olmazsa, bütçedeki 'kayıp-kaçakların' nedenlerini öğrenelim.
Millet olarak, bizim haklarımızı hangi oğlan yemiş ve hangi oyuna gitmiş, hangi çoban yemiş ve hangi koyuna gitmiş?
Bilmeye hakkımız yok mu?
Can kulağı ile dinlemeye hazırız.
- Aç bırakanlar ağlamayı da yasaklıyorlar / 02.05.2025
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025