logo
19 NİSAN 2024

Ciğerler ve kediler

18.09.2005 00:00:00
Dünya barışı Amerika'ya?Bölgenin düzeni Talabani'ye? Türkiye'nin "özgürlük, demokrasi ve güvenliği'' de Fırat kıyılarının dengir bir çocuğunun emin ellerine tevdi ediliyor.

Asrın en büyük "oryantali'' Talabani gene yollara düştü...Çat burada, çat kapı arkasında. Moskova'da, Washington'da, Newyork'ta..Herkesin nabzına göre şerbet veriyor, herkesin, duymasını istediği sözleri söylüyor.Ortadoğu'yu aştı, Kafkasları şekillendirmeye çalışıyor.70 milyonluk Türkiye çayda çıra ile vakit geçirirken; üç buçuk peşmergenin aşiret reisi dünyayı parmağının ucunda oynatıyor."Eş zamanlı olarak'' da Türk Telafer haritadan siliniyor.. Kürt Telafer onun yerine konuluyor.Orgeneral Büyükanıt'ın, "Türkiye'nin Irak politikası yoktur'' sözü aslında bir milâttı. Büyükanıt, açıkça "Kralın çıplak olduğunu'' söylemişti.Sonra olay âniden derin bir karanlığa gömüldü. Akepe'den "çıt'' çıkmadı, hiçbir şey sızdırılmadı.O halde bölgede neler olabildiğini anlayabilmek için bize de kaçınılmaz olarak Talabani'nin kanlı ayak izlerini izlemek düştü. Ama önce Telafer..Habib Hürmüzlü yazıyor:"Nedir Telafer'i bu kadar önemli kılan şey? Telafer Irak'ın Karabağı'dır. Türkiye'yle Azerbaycan arasındaki bağ nasıl ki Karabağ'la kuruluyorsa, Türkiye ile Irak'taki Türkmenler arasındaki bağlantı da Telafer'dir. Ayrıca burası Suriye sınırına çok yakın bir bölge. Irak'ın Suriye ve Türkiye'ye açılan kapısı. Kerkük-Ceyhan boru hattı buradan geçiyor. Kürtlerin petrol hattına sahip olmak için buraya hakim olmaları gerekir. Irak'lı Kürtlerin Suriye'deki Kürt bölgesiyle birleşmesi için tek engel Telafer ve etrafında olan yetmiş köy. Yakında Telafer gümrük kapsı açılacak, bu da önemli bir faktör. Burayı ele geçirirler ve Kürtleştirirlerse Türkiye'nin Irak'taki Türkmen bölgeleriyle bağı tamamen kesilecek. Türkmenler Irak'ta pek çok bölgede yaşıyorlar. Ama asıl baskı Kerkük ve Telafer'de. Çünkü ikisi de çok stratejik, hem Kürdistan'ın kurulması hem de Amerikan çıkarları açısından''..Peki Türkiye ne yapıyor?"Şimdi ses yok bakıyorum. Çok şiddetli saldırılar var, oradaki halk katlediliyor. Birkaç gün önce Kızılay'ın dört tane tırı gıda ve ilaç yardımı götürdü. Bu kadar. Başka bir şey yok. Ben dün Telafer'le telefon görüşmesi yaptım, giden gıda ve ilaç yardımları da Telaferlilere yetişmiyor. Oradaki peşmergeler el koymuş''.. Sonra çıkıp Kızılay Genel Müdürü Telafer'de gördüklerini anlatırken "ağlıyor''.Türkiye ağlıyor.Irak'ta, senaryosu son derece pespaye kalemşörlere yazdırılmış rezil bir orta oyunu oynanıyor.Bakın Talabani 13 Eylül 2005 Salı günü Rus İnterfaks ajansına ne dedi:"Rusya'nın, ABD askerlerinin Irak'tan çekilmesini istemesi gerçekçi değildir. O zaman ülkede iç savaş çıkar. O zaman Türkiye'nin Türkmenleri savunmak iddiası ile ülkenin kuzeyine girmesine kim engel olur? Suriye'yi kim engeller?'' Ardından Washington'a gidiyor. Bush'la görüşüyor. Görüşmeden sonra yapılan basın toplantısında Talabani, burada, daha önce kendisine atfedilen Amerika Birleşik Devletleri'nin yıl sonuna kadar Irak'tan 50 bin kadar asker çekebileceği yönündeki sözlerini doğrulamıyor. Irak'ın da Amerikan askerlerinin çekilmesi konusunda bir takvim belirlemeyeceğini söylüyor.Bush da, BM Zirvesi için Amerika'da bulunan Erdoğan'a; "Talabani'ye PKK konusunda rahatsız olduğunuzu, bir şeyler yapması gerektiğini söyledim'' diyor.Bush, alay ediyor.Aslında Amerika dünya ile ama önce Türkiye ile alay ediyor.Kendi teröristini yakalamak için dünyanın öbür ucundan geliyor. Fakat Türkiye'nin teröristi için "giremezsin'' diyor, "Egemen Irak hükümetine danış'' diyor.ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Irak Koordinatörü James Jeffrey, Kuzey Irak'ta terör örgütü PKK üyesi militanların ABD kuvvetlerinin "eline geçmesi durumunda'' gerekenin yapılacağını söylüyor.Sanki fare kapanı kurmuş, yakalanacak fareyi bekliyor. Washington'da gazetecilerin sorularını yanıtlayan ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Irak Koordinatörü James Jeffrey, ABD yönetiminin Türkiye'nin Kuzey Irak'a olası bir müdahalesine sıcak bakmadığına işaret ederek, "Türkiye geçmişte de Irak'a asker gönderdi, ancak Kuzey Irak'ta PKK bitmedi" diyor. Telafer operasyonunu da değerlendiren Jeffrey, bu operasyona katılan Irak birliklerinin etnik kökenlerinin önem taşımadığını, önemli olanın bu birliklerin askeri disiplin içinde kalması olduğunu söylüyor.Türkiye'nin aklına; Habur'u kapatmak; Irak işgali bağlamında artık aynı "Diego Garcia'' deniz üssü gibi kullanılmaya başlanılan İskenderun Limanı'ndan Amerika'nın yararlanmasına kısıtlama getirmek gelmiyor.Amerika'nın başvuru adresi olarak gösterdiği Talabani Amerika'ya gitmişken Erdoğan'la da bir araya geliyor.BM binasında yaklaşık 50 dakika süren görüşmeden sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Talabani, Irak'taki terör örgütü PKK varlığı konusunda yöneltilen bir soru üzerine, "Biz terörist grup PKK'yı kınıyoruz. Türkiye'ye karşı herhangi bir savaş, her şeyden önce Kürt halkının ulusal çıkarlarına ihanettir. Bu yüzden kınıyoruz. Bu sorunu çözmek için Türkiye'deki kardeşlerimizle işbirliği yapmaya hazırız'' diyor. ("Bu konuda somut bir adım atılacak mı?'' şeklindeki diğer bir soruya ise Talabani, aynı Amerikalı yetkililer gibi "kendilerinin bu konuyu tartışmaya hazır olduklarını'' söyleyerek cevap veriyor ve "Bu konuda elimizden gelenin en iyisini yapacağız'' şeklinde konuyor."Irak'taki Amerikan askerlerinin çekilmesini, komşu ülkelerin saldırmasından korktukları için istemedikleri'' şeklindeki açıklaması hatırlatılan ve bu konuya açıklık getirmesi istenen Talabani, "Bu konu çok açık, kastım komşulardı'' dedi. Buna Türkiye'nin dahil olup olmadığının sorulması üzerine ise Talabani, "Başbakan Erdoğan'ın Başbakan olduğu bir Türkiye değil'' diyor. Aman Allahım, bu ne muhabbet?Yâni Talabani ve de Bush Irak'ta Türkiye'den rahatsızlar ama "Erdoğan'ın Başbakan olduğu bir Türkiye'den'' değiller.Peki Talabani'nin Türklerle sorunu var da, Erdoğan'ın kimlerle var?Çünkü Pentagon'un Türkiye muhabiri Yasemin Çongar'ın 15 Eylül 2005 tarihli haberine göre Erdoğan da aynı Talabani gibi; "Irak güvenlik güçleri yeteri kadar güçlenmeden ABD kuvvetlerinin ülkeden çekilmemesi gerektiğini'' söylüyor. PBS televizyonunda yayımlanan ve Charlie Rose'un sunduğu talk-show programına 1 saat süreyle konuk olan Erdoğan "Ben komşu bir ülkenin başbakanı olarak, Irak'taki güvenlik güçleri, asker ve polis güçleri yetiştirilmeden, onlar duruma hâkim olmadan koalisyon güçlerinin çekilmesinin yanlış olduğunu düşünüyorum. Ancak kendi kendilerine yetecek duruma geldikleri an çekilme söz konusu olabilir'' diyor. Erdoğan'ın BM Zirvesi için gittiği Amerika yolunda Sedat Ergin'e söyledikleri "ibretâmiz bir vesika'' oluşturuyor:"SORU: Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök "Kısıtlı imkânlarla mücadele ediyoruz" demişti. Bu değişiklikler yapılırken daha geniş yetkiler verilecek mi?-CEVAP:Şu anda kısıtlı bir imkân var noktası değil. Olağanüstü Hal zamanında terörle mücadele farklıdır, diğer zamanda farklıdır. Geçmişte terörle mücadelede bu tür imkânlar vardı. Şimdi bu tür imkânlar değil, çok daha farklı oluşturulmuş imkânlarla mücadele ediyoruz? Bunu böyle devam ettirmek durumundayız. Niye, çünkü AB süreci başladı. Kopenhag siyasi kriterlerinin çizdiği bir çerçeve var ve biz bu çerçeveyi terörle mücadelede en ideal şekilde nasıl kullanabiliriz, nasıl değerlendirebiliriz, ona bakacağız''. ANA uçağına embedded olmuş Sedat Ergin'in aklına "Allah Allah.. Asıl olan tam bağımsız ve bütün bir ülke mi, yoksa parçalı bir halde AB'ye üyelik mi?'' sorusunu sormak gelmiyor.Acaba paraşütsüz bir şekilde okyanus üzerinde serbest atlayışa mı mahkûm edileceğinden çekiniyor?Merak edilen cevabı Akepe'nin Genel Başkan Yardımcısı Fırat veriyor.Erdoğan'ın talimatıyla AKP içinde, "bazı çevrelerin'' endişelerini gidermek için TMY taslağını revize etmek maksadıyla bir komisyon kuruluyor. Komisyona Dengir Mir Mehmet Fırat başkan yapılıyor. Fırat, AKP'yi taslak nedeniyle eleştiren İslami yayın organlarından Vakit gazetesine verdiği demeçte aynen şunları söylüyor:"Hiçbir taslak beni ilgilendirmez. Genelkurmay, MİT veya JİTEM değişiklik isteyebilir. Ama bunlar bizi bağlamaz. Adalet Bakanlığı'nın taslağı beni ilgilendirmiyor. Bakan da beni ilgilendirmiyor. Özgürlüklerden, demokratik kazanımlardan geri adım atılmayacak. Şurası, burası taslak hazırlayabilir, ama iktidar biziz, patron biziz, patron Meclis'tir. Bunu anlayamıyorum, Meclis dışında bir yerde kanun mu yapılıyor? Bir mekanizma var. Bakanlar Kurulu var, partinin MYK ve MKYK'sı var. Bütün süreçte süzülür, Başbakan'ın ağzından bir laf çıkar. Bir tek o laf partiyi bağlar. Bugün Türkiye'de artık sivil otorite vardır. 20 yıl önceydi o devirler. Hesabını vatandaşa ben vereceğim" diyor.Dünya barışı Amerika'ya?Bölgenin düzeni Talabani'ye?Türkiye'nin "özgürlük, demokrasi ve güvenliği'' de Fırat kıyılarının dengir bir çocuğunun emin ellerine tevdi ediliyor.Talabani ne diyor?"Amerika çekilirse Irak'ı Türklerden kim koruyacak? Ben Irak'ın komşularından çekiniyorum. Ama Erdoğan'ın başbakan olduğu bir Türkiye'den değil.'' Ört ki ölem ey millet?

 Hüseyin Mümtaz  www.giresungazete.net
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Kaçak kazı zannedildi gerçek bambaşka çıktı
Soruşturma devam ediyor
Depremin izleri gün ağarınca ortaya çıktı
Binalar ve minareler yıkıldı

İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan'ın İliç ilçesinde maden sahasında meydana gelen heyelanda toprak altında kalan 9 işçiden birinin daha naaşına ulaşıldığını bildirdi

19.04.2024 12:15:00 / Güncelleme: 19.04.2024 12:19:14
AA
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı
İliç'te bir işçinin daha naaşına ulaşıldı

Bayraktar, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, maden sahasındaki arama çalışmalarına ilişkin bilgi verdi.

Kazanın gerçekleştiği 13 Şubat'tan bu yana arama çalışmalarının aralıksız devam ettiğini anımsatan Bayraktar, "Erzincan İliç'te maden sahasında meydana gelen heyelanda ilk günden bu yana aralıksız olarak devam eden arama çalışmaları neticesinde bu sabah bir işçi kardeşimize daha ulaştık. Kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Tüm canlarımıza ulaşana kadar yoğun çalışmalarımıza devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bayraktar, 5 Nisan'da da İliç'te maden ocağında toprak altında kalan bir işçinin naaşına ulaşıldığını bildirmişti.

Cenaze Adnan Keklik'e ait

Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, AA muhabirine, Sabırlı Deresi bölgesinde ulaşılan cenazenin Adnan Keklik'e ait olduğunu belirterek, aileye başsağlığı diledi.

Aydoğdu, bölgedeki çalışmaların aralıksız sürdüğünü ifade etti.

Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen toprak kaymasında 9 kişi kaybolmuş ve 5 Nisan'da işçilerden Uğur Yıldız'ın cenazesine ulaşılmıştı. 

Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye'nin, geçen yıl sonu itibarıyla 22 milyon 206 bin 34 olarak belirlenen çocuk nüfusu, ülke nüfusunun yüzde 26'sını oluşturdu
 

 
19.04.2024 10:34:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:43:28
AA
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk
Türkiye nüfusunun yüzde 26'sı çocuk

Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin çocuk istatistiklerini açıkladı.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre, 2023 yıl sonu itibarıyla Türkiye nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken bunun 22 milyon 206 bin 34'ü çocuk olarak kayıtlara geçti.

Çocuk nüfusun yüzde 51,3'ünü erkek, yüzde 48,7'sini kız çocuklar oluşturdu.

Birleşmiş Milletler tanımına göre, 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran 1990'da yüzde 41,8 ve 2023'te yüzde 26 oldu.

Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 25,6, 2040'ta yüzde 23,3, 2060'ta yüzde 20,4, 2080'de yüzde 19 olacağı öngörüldü.

Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin çocuk nüfus oranları incelendiğinde, 2023'te çocuk nüfus oranının AB ortalaması yüzde 18 oldu.

AB üye ülkeleri içinde en fazla çocuk nüfus oranına sahip ülkeler sırasıyla yüzde 23,4 ile İrlanda, yüzde 21,1 ile Fransa ve yüzde 20,9 ile İsveç olarak kaydedildi.

Çocuk nüfus oranının en düşük olduğu ülkeler ise sırasıyla yüzde 15,1 ile Malta, yüzde 15,4 ile İtalya, yüzde 15,9 ile Portekiz olarak belirlendi.

Türkiye'nin çocuk nüfus oranının AB'ye üye ülkelerden daha yüksek olduğu görüldü.

 

Terör saldırısında şehit edilen babasının koltuğuna 29 yıl sonra kendisi oturdu

Tunceli'nin Nazımiye ilçesinde 29 yıl önce terör örgütü PKK tarafından şehit edilen dönemin Belediye Başkanı Kemal Tekin'in oğlu Ali Emrah Tekin, 31 Mart 2024 tarihinde yapılan yerel seçimlerde belediye başkanı seçildi. Tekin, babasının ilkeleri doğrultusunda Nazımiye halkına hizmet etmenin birinci amaçları olduğunu söyledi.
19.04.2024 10:02:00 / Güncelleme: 19.04.2024 10:17:27
İhlas Haber Ajansı
Terör saldırısında şehit edilen babasının koltuğuna 29 yıl sonra kendisi oturdu
Terör saldırısında şehit edilen babasının koltuğuna 29 yıl sonra kendisi oturdu
Tunceli'nin Nazımiye ilçesinde 3 dönem belediye başkanlığı yapan Kemal Tekin, 7 Nisan 1995'te ilçedeki evinde terör örgütü PKK mensuplarının saldırısı sonucu şehit edilmişti.



Aradan geçen 29 yılın ardından oğlu Ali Emrah Tekin, 31 Mart 2024 tarihinde yapılan yerel seçimlerde tüm rakiplerini geçerek CHP'den Nazımiye Belediye Başkanı seçildi.

Mazbatasını alarak göreve başlayan 41 yaşındaki Ali Emrah Tekin, son seçimlerde Nazımiyelilerin büyük çoğunluğunun kendisini tercih etmesinden mutluluk duyduğunu belirterek, 'Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Tabi bu seçimlerin bizim açımızdan şöyle özel bir durumu var. Bir seçim olmasının ötesinde benim ve ailem için farklı bir anlam ifade ediyordu. Şöyle ki 29 yıl önce maalesef terör saldırısı sonucu yine Nazımiye Belediye Başkanlığı görevini yürüten babam şehit edilmişti. Dolaysıyla Nazımiyeli hemşehrilerimiz aradan geçen 29 yıla rağmen tekrar bu anlamda bizi destekleyerek yaşanan bu olaya verdikleri tepkiyi göstermiş oldular. Duygusal anlamda da bizim için önemli bir durumdu' dedi.



''29 yıl sonra bayrağı teslim aldık''

Babasından devraldığı görevi layıkıyla yürütmenin gayreti içinde olacağını belirten Tekin, 'Babam iyi bir insandı. Her zaman hemşehrilerinin iyiliği, güzelliği anlamında çalışmalar yürüttü. Dolasıyla biz 29 yıl sonra bu bayrağı teslim alarak aynı şekilde, babamın tavsiye verdiği şekilde bu yetkiyi hemşehrilerimizin yararına olacak şekilde kullanmaya devam edeceğiz' diye konuştu.



İlçenin küçük ve kısıtlı imkanlara sahip olduğuna vurgu yapan Başkan Tekin, 'Bugüne kadar bu kısıtlı kaynakların sebep olduğu borçlanma da söz konusu. Bunların bir şekilde çözülmesi için aday olduk. Bunların hepsinin aşılarak Nazımiyeli hemşehrilerimize daha kaliteli hizmet sunmak adına adaydık adaylığımız başkanlığa dönüştü. Dolayısıyla bütün enerjimizi bundan sonra bu anlamda harcamış olacağız. Hem kaymakamlığımız hem valiliğimizden destek alacağız inşallah. Onun dışında Cumhuriyet Halk Partili belediyelerden halkçı belediyecilik anlayışı doğrultusunda destek almayı bekliyoruz, umuyoruz. İlçemiz için iki kıymetli değerimiz var. Biri rahmetli Kamer Genç biri de bir önceki genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu. Bu iki değeri var etmiş bir ilçeyiz. Genel başkanımız Özgür Özel'in de desteğiyle ilçemizi yeniden yaşanabilir, tersine göçü sağlayabilecek bir duruma getirmek istiyoruz. Bu anlamda partimizin büyük katkı sunacağını biliyoruz. Onun özgüveni içerisindeyiz' şeklinde konuştu.

Kaçak kazı ihbarına giden ekipler yere gömülü mühimmat buldu

Van'ın İpekyolu ilçesi kırsalında define avcılarının kazı yaptığı ihbarı üzerine olay yerine giden jandarma ve emniyet personeli, yere gömülü vaziyette mühimmat ele geçirdi.
19.04.2024 09:41:00
İhlas Haber Ajansı
Kaçak kazı ihbarına giden ekipler yere gömülü mühimmat buldu
Kaçak kazı ihbarına giden ekipler yere gömülü mühimmat buldu
Edinilen bilgiye göre olay, İpekyolu ilçesine bağlı Kevenli Mahallesi kırsalında dün sabah saatlerinde gerçekleşti.

Kırsal alanda kazı yapan define avcılarının ihbarı vatandaşlar tarafından jandarma ekiplerine bildirildi.

Erek Dağı eteklerindeki alana giden jandarma ekipleri, yere gömülü vaziyete mühimmat tespit etti.

Jandarmanın ardından görevi emniyet ekipleri devraldı.

Bölgede güvenlik önlemi alan ekipler, içerisinde patlayıcı malzemenin de bulunduğu alanda çalışma başlattı.

Ekipler çalışmanın ardından kazı alanındaki mühimmatı ele geçirdi.

Bölgede kim ve kimlerin kazı yaptığı araştırılırken olaya ilişkin soruşturma sürüyor.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.