Çöken dolar batan ABD

Genç Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda Gazi Paşa Hazretleri; "Bu geniş memleketi bayındır bir hale çevirmek gerekir. Bu halk, zengin olmak zorundadır. Memleket bayındır olmazsa, bu halk zengin olmazsa, size hâlâ yaşamak imkânından söz ederlerse inanmayınız…" diyecektir ve kalkınma hamleleriyle her biri bir kale olan 50'ye yakın fabrika açacaktır.

Vefat ettiği günün ertesinde tabir yerinde ise, "yerin tam 7 kat dibine gömülecektir Atatürk ve inkılapları…" Yavaş yavaş hissettirilmeden ilke ve inkılaplarından vazgeçilecek ve Atatürk yolu bu millete unutturulacaktır. İçi boşaltılmış bir gardırop Atatürkçülüğü…

Her defasında "bu halk, zengin olmak zorundadır" gerçeğinin altını çizerek gerekeni ortaya koyan Atatürk, zengin olmazsanız yaşamak imkânından bahsetmeyiniz demektedir. Evet, sevgili okurlar bugün bu millet evlatlarının insan gibi yaşadığından bahsedebilir miyiz? Osmanlı'nın son dönemlerindeki Türk tanımı ve profili ile karşı karşıyayız. Kimliksiz, kişiliksiz, asgari ücrete mahkûm, tüm hane halklarının borçlu ve icralık olduğu bir Türkiye… Zifiri bir karanlığa süratle koşan bir ülke. İktidarı ve muhalefeti ile çözümü ve çaresi olmayan zavallı bir Türkiye… Dünya kapılarında borç para dilenen, şahsiyeti iki paralık olmuş bir Türkiye… Kendisine binlerce defa uzatılan şefkatli baba elini ve zenginliği tepen bir Türk milleti…

Evet sevgili okurlar ülkenin bu vahim gidişatı kanına dokunduğu içindir ki, Sayın Prof. Dr. Haydar Baş çözüm ve çaresiyle bir güneş gibi dünyamızı aydınlatmaktadır. Tıpkı Atatürk gibi bu milletin zengin, varlıklı ve veren el olmasını istemektedir. Türk'ün elini uzatmadığı -uzatamadığı- topraklarda bugün zulüm, kan ve gözyaşı vardır. Dünya Türk'ün eşsiz adaletini beklemektedir. Bu milleti düşmüş olduğu bu derin çukurdan tekrar kurtaracak olan Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in "Kâinat Devleti" mefkûresidir.

Bugün dünya Haydar Baş Bey'i örnek almakta ve O'nun Milli Ekonomi Modeli'ni kanunlaştırarak uygulamaktadır. Dünya bugün Haydar Hoca'nın önünde tazimle eğilmekte ve saygıda kusur etmemektedir. Bugün MEM'i uygulayan RUSYA ve ÇİN'in gelmiş olduğu nokta ortadadır. Haydar Baş Bey'i dinleyerek "Milli Paralarla Ticaret"e geçmişlerdir. Olay bundan ibarettir.

Dünya devletleri dolardan kaçmakta ve dolar rezerv para olmaktan hızla uzaklaşmaktadır. Bu, doların hâkimiyetinin ABD'nin yok olması, yıkılması demektir. 

Bakınız son beyanatında neler söylüyor, Prof. Dr. Haydar Baş: "Ben 'Amerika'yı yıkacağım' cümlesini 2005 yılında İstanbul'da gerçekleşen Uluslararası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde ilk olarak dile getirmiştim. Bana inanmamışlardı. Aradan 14 yıl geçti, işte yıktım… Erkeklerse ayağa kaldırsınlar onu. Yapamazlar. Kısaca kendi paramızla işimizi görmemiz, bilhassa dış ticarette paramızı kullanmamız, yabancı devletlerin ve paraların ülkemiz üzerindeki hegemonyasını yok edeceği gibi devletimizi ve de milletimizi güçlendirecektir.