Dünkü yazımızda BTP'nin siyaset hayatına nasıl giriş yaptığını ve bakış açılarının ne olduğunu Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in arşivlerimizdeki makalelerinden özetlemeye gayret ettik. Bu yazımızda BTP'nin bugünkü yürüyüşünü özetlemeye çalışacağım.
Bağımsız Türkiye Partisi'nin Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın kronolojik olarak ilk çıkışlarına bakalım. Dikkat çekici bir Atatürk çıkışı yaptı. Ardından paranın değerinin düşmesini "Dolar çıktığı için ülke batmıyor, ülke battığı için dolar çıkıyor" şeklinde eleştirdi. İhtiyaç listesi hazırladı ve beğeniye sundu. Milli Ekonomi Modelini uygula, eğitimde devrim yap, demokrasiye saygı duy, özgürlükleri kısıtlama, israf yapma, empati kur.
Gerçekten de iktidar sadece bu reçeteyi uygulamaya başlasa bir günde Türkiye 20 sene ileriye gider. Reçeteden sonra iktidarın hiçbir değişiklik yapmaması sonucu faiz, konut fiyatları, araç fiyatları, enflasyon, döviz yükselirken konut satışları ve büyüme düştü. Sonrasında ise çok güzel bir tespit geldi; "Hükmü kalmayan atasözü: Damlaya damlaya göl olur. Kumbaranın enflasyona yenik düştüğü dönemden geçiyoruz."
Hüseyin Bey genç bir genel başkan, yaşı otuz. Gençliğin sorunlarını, gençliğin gündemini yakından takip ediyor. Gençlerle CSGO turnuvası bile yaptı. Gençlerin bir bilgisayar toplamalarının bu dönemde imkansız olduğunu dile getirdi.
Çağımızın gerekliliği olan akıllı telefonlara sahip olamayan gençlerin varlığını dile getirdi. Harçlık biriktirerek alınabilen telefonu şu anda 10 asgari ücrete alınabildiğine vurgu yaptı.
Üniversiteyi bitirmiş bir gencin ilk hayali bir araba almaktır. Ancak gençlerimizin işsiz olduğu, gençlerimizin iş sahibi bile olsalar asgari ücrete işe girebildiklerini ve bu para ile bir araç alabilmelerinin mümkün olmadığını da dile getirdi. Ev ve araba almayı hayal olarak gören gencin yurtdışı hayalleri kurduğuna değinen Baş, bugün bunların bir ihtiyaç değil hak olduğunu vurgulayarak bu hakkı ancak kendi iktidarları döneminde temin edilebileceğine vurgu yaptı.
Bütün bu sıkıntıların hepsini dile getirmekle kalmadı Milli Ekonomi Modeli ile çözümler ortaya koydu. Ev ve araba sahibi olmak haktır. Devlet sosyal devlettir. Dolayısıyla bu haklarını ekonomik kalkınma sağlayarak vatandaşına sunmalıdır. ÖTV kalkacak. ÖTV bu iktidar döneminde getirilmiş bir vergi kalemidir. Ben almayacağım. Gençler kendi arabalarını elde etmekte bu kadar zorlanmayacak. Ellerine maaş olarak aldıkları para kıymetli olacak. ÖTV'siz olarak kısa sürede arabasına binecek. Hazine arazileri bu noktada kullanıma açılacak TOKİ ile yapılan evlerden kâr etmeye çalışılmayacak. Maliyetine vatandaşın hizmetine sunulacak. Barınamayan gençlerimiz var. Bu tablo gerçekten nasıl bir beceriksizliğin ürünüdür anlamış değilim. Gençlerimize yurt dışı hayali kurduran insanlara ihtiyacımız yok. Bugün gelinen süreçte BTP öyle bir ivme kazandı ki, gençlik bir ağabey, bir kardeş olarak Hüseyin Baş'ı tanıyor. Kendisini anlayabildiğini görerek, onun dertlerine derman olacak kişiyi seçebiliyor.
Bugün ülkemizdeki sorun meseleyi geniş bir bakış açısıyla değerlendirmeyip sorunu tespit edememe sorunudur. Sorun tespit edildiği halde çözüm kapısına gelmemek mümkün değildir. Bugün iktidar ve muhalefetin ekonomi anlayışı aynıdır. Her blok ekonomiyi borç alarak çözmek düşüncesindedir. İktidar ilk yıllarında özgürlükler ülkesi Türkiye simülasyonu ile düşük faizle kredi çeken, kasasına koyup o para ile ekonomisini çeviren bir pozisyonda idi. Peki bizim borcumuz mu azaldı? Vatandaş olarak refaha mı kavuştuk? Tabii ki cevap hayır. Borç katlandı, faizler arttı, döviz katlandı ve sonuç ortada.
Muhalefetin bütün kanatları özetle biz iktidarın ilk yılları olacağız şeklinde söylemde bulunuyor. Daha düşük faizle borçlanmak. Bu kurtuluş mudur? Bu çözüm müdür? Tabii ki de değil. Öte yandan AB'ye uyum yasaları çerçevesinde verdiğimiz tavizlerin, üniter yapımızı bozmak üzere atılan bütün adımları hoş karşıladık. Ülkemizi meydana getiren her unsur birbiri ile kavgalı hale geldi. İlk yazımızda belirttiğimiz bütün maddelerin katlanarak eksi yönde ivme kazandığını müşahede ettik.
Biliyorum gençler biliyor. Sorunumuzu tespit eden ve çözüm yolları üreten Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in Milli Ekonomi Modeli'ne parti programında yer veren Hüseyin Baş meseleyi çözecek olan kişidir. Bugün onunla yürümek demek geleceğini kendi elleri ile inşa eden bir gençlik demektir.
Bugün bize çözümü sunan Hüseyin Baş'tan başkası ile yürürsek devam eden hayatımızın geri kalanında yurt dışı hayalleri kurmaya devam edeceğiz. Bugün onunla birlikte olursak, yarın gitmek istediğimiz ülkeleri sollayabiliriz.
Çözümün adresi bellidir. Gelen kurtulur.
- Kadir gecesi / 30.04.2022
- Haydar Hoca büyük nimet / 19.04.2022
- Ramazan ayı / 13.04.2022
- Tarım / 28.03.2022
- Yarının Türkiye’si, Türkiye’nin yarınları / 27.03.2022
- At bi format / 26.03.2022
- Türkiye’nin sağlam bir ekonomik temele ihtiyacı var / 28.02.2022
- Barış ne büyük nimet / 27.02.2022
- Milli Devlet nedir? / 26.02.2022