Dalgalı kur ihracatçıyı sarsıyor
Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Kamiloğlu, Dolar/TL oranının 8.00'in altında seyretmesi halinde artan tarımsal hammadde üretim maliyetleriyle elde edilecek ürünün dünya piyasaları ile rekabet edemeyeceğini belirterek, müşterilerin rakip ülkelere yöneleceğine dikkat çekti.
16.02.2021 17:01:00





İBRAHİM ETHEM YIĞ / DETAY HABER
Üretimi sürdürülebilir kılmak amacıyla üreticiler ile sözleşmeli tarım uygulaması yapan işletmeler, dalgalı kurdan oluşan zarara çözüm arıyor. Döviz kurlarındaki dalgalanmaların önü geçilmesini isteyen Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Kamiloğlu, eğer bu mümkün olamıyorsa üretiminin bütün bir yılı kapsaması nedeniyle mamul meyve sebze ihracatına özel kur uygulanması gerektiğini söyledi. İhracatçı firmaların bunu gerçekleştirebilmek için çiftçilerimizle 'sözleşmeli tarım' yaparak ürün güvenliğini sağlamaya çalıştıklarını kaydeden Kamiloğlu, "Bu sistem tarımsal sanayi için ham madde üretimini güvenceye aldığı kadar, çiftçimizin de üretimini planlamasına ve gelir hesaplamasına imkan sağlıyor. Diğer bir ifade ile sözleşmeli tarım çiftçimize pazar garantisi sağlamak suretiyle onu muhtemel pazarlama risklerine karşı koruduğu gibi, firmalarımız tarafından sağlanan üretim girdileri ve nakdi avans destekleri de çiftçimize önemli ölçüde rahatlık getiriyor" dedi.
Maliyet hesabı yapamıyoruz
Son dönemlerde döviz kurlarındaki aşırı düşüşün ve dalgalanmaların meyve sebze mamulü üreten İhracatçı firmaları zor durumda bıraktığını vurgulayan Kamiloğlu, süreci şöyle anlattı: "Çiftçilerimizle üretim sözleşmelerimizi kış aylarında yapmak zorundayız. Ona göre tarla hazırlığı, tohum, gübre ve gerekiyorsa ilaç tedariklerini yapıyoruz ve yurtdışı satış sözleşmelerimizi de bu dönemde imzalıyoruz. Döviz kurundaki dalgalanma, maliyet hesaplarımızı yapmamızda ve üretim sözleşmeleri imzalamamızda belirsizliğe neden olmakta ve caydırıcı bir etki yaratmaktadır. Mamul ürünü dünya rekabeti içinde belirli bir fiyattan teslim etmeyi müşterimize taahhüt ediyoruz ve yurtdışındaki müşterimizle sözleşme imzalıyoruz sonra dönüp bunun çerçevesinde çiftçimizle üretim sözleşmesi imzalıyoruz, girdileri temin edip avans ödemelerini yapıyoruz. Ürün hasat edildikten sonra çiftçimizin toplam hakkedişiyle birlikte devlete ait vergiler dahil olmak üzere her türlü üretim masrafını ödeyerek ürünü dondurarak, konserve ederek, salça, meyve suyu, reçel marmelat gibi mamul hale getirerek bir sonraki sezon başlangıcına kadar pey der pey ihraç edilmek üzere muhafazaya alıyoruz. Durum böyle olunca bir sonraki yılın sözleşmelerini imzalamakta tereddütte kalıyoruz. Bu da üretimin ve ihracatın artması yerine azalmasına sebep oluyor. Başta karton kutu gibi ambalaj malzemeleri, işçi ücretleri ve enerji gibi artan üretim maliyetleri, dışarıya fiyat vermemizi zorlaştırıyor. Hesaplamalar dolar/TL oranının 8.00'in altında seyretmesi halinde artan tarımsal hammadde üretim maliyetleriyle elde edeceğimiz ürünün dünya piyasaları ile rekabet edemeyeceğini, yıllık bazda fiyat vermemizi neredeyse imkânsız hale getirecek ve müşterilerimizi başka ülkelere yönlendiriyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.