Derinleşen ekonomik kriz çöküşün habercisi mi?
Türkiye ekonomisi, yüksek enflasyon, işten çıkarmalar ve artan iflaslarla derin bir krizde; köklü firmaların kapanmaları ve toplumsal çöküş alarm veriyor. Acil reformlar olmazsa, 2026'da daha ağır bir resesyon kapıda
16.10.2025 16:22:00
Eyüp Kabil
Eyüp Kabil





Türkiye ekonomisi, 2023'ten beri süren yüksek enflasyon, sıkı para politikaları ve küresel durgunluğun etkisiyle 2025 yılında resmen bir çöküş sinyali veriyor. Enflasyonun resmi rakamlara göre %33-40 bandında seyrettiği, ancak gerçek hayatta alım gücünün eridiği bir ortamda, işten çıkarmalar, iflas başvuruları ve köklü firmaların kapanma açıklamaları adeta bir domino etkisi yaratıyor. Ekim 2025 itibarıyla, tekstil gibi lokomotif sektörlerde binlerce şirket kepenk indirirken, sanayi devleri bile küçülme sinyalleri veriyor. Bu analizde, krizin nedenlerini, güncel verileri ve son açıklamaları ele alacağız; tablolarla somutlaştırarak tablonun vahametini ortaya koyacağız.
Yapısal sorunlar ve politika hataları
Türkiye'nin ekonomik krizi, temelde yüksek enflasyon (%40'a yaklaşan resmi rakamlar, İstanbul Ticaret Odası'na göre ise %40'ın üzerinde), faiz oranlarının %40,5'e ulaşması ve döviz rezervlerindeki erime gibi unsurlardan besleniyor. Küresel faktörler de cabası: Avrupa'daki durgunluk, tekstil ve hazır giyim ihracatını %6,2 daralttı (Ocak-Temmuz 2025 verileri). İçeride ise sıkı para politikası, şirketlerin finansmana erişimini imkansız hale getirdi; kredi maliyetleri Venezuela seviyesinde (dünyada 2. sırada). Bu ortamda, reel sektör çığlık atıyor.
Muhalefet liderleri yaptıkları açıklamalarda "Her gün esnaftan, sanayiciden yüzlerce mesaj geliyor. AKP yönetiminin beceriksiz akıl dışı ekonomi politikaları ekonominin can damarlarını bitme noktasına getirdi. Her gün yüzlerce konkordato ilan ediliyor, iflas eden edene" diyor.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da, "Son bir yılda 1 milyon 136 bin kişi işsiz kaldı. 5.3 milyon kişi iş arıyor, faturasını ödeyemiyor, kirasını ödeyemiyor. Süte, ekmeğe, yumurtaya 3 ayda gelen zam %35!" uyarısında bulundu. Bu açıklamalar, krizin sadece rakam olmadığını, toplumsal bir enkaz yarattığını gösteriyor.
İşten çıkarmalar
İşsizlik, krizin en somut yüzü. Geniş tanımlı işsizlik oranı %29,7'ye ulaştı; her 3 kişiden biri işsiz. Tekstil sektöründe 2025'in ilk yarısında 56 bin kişi işini kaybetti; toplamda 300 bin istihdam kaybı yaşandı. Arçelik gibi devler bile Kocaeli Çayırova fabrikasında toplu işten çıkarmalara gitti.
İflas ve kapanmalar
2025, iflasların yılı olarak anılıyor. Allianz Trade raporu, ticari iflaslarda %20 artış öngörüyor; 2026'ya kadar yüksek seviyeler sürecek. İlk iki ayda konkordato başvuruları %172, iflas kararları %92 arttı; toplam 21.768 esnaf kepenk kapattı. Tekstil'de 2025 başından beri 2.000-3.000 firma kapandı.
Köklü firmalardan gelen peş peşe açıklamalar krizi tetikliyor: Zara, Mango gibi markalara üretim yapan 3F Tekstil, iflas kararı aldı. En büyük inşaat firmalarından biri olan Fi Yapı, Temmuz 2025'te iflas etti. 4,9 milyar dolar borçla varlık satışı ve işten çıkarmalar Zorlu Holding'in gündeminde. GKN Kargo, Galatasaray sponsorluğu nedeniyle konkordato ilan edip iflas etti. CHP'li Gülcan Kış ise 12 Ekim'de, "300 firma konkordato ilan etti. Sanayi çarkı durdu. Üretimi Mısır'a, işsizliği Türkiye'ye ihraç ettik!" açıklamasını yaptı.
Yapısal sorunlar ve politika hataları
Türkiye'nin ekonomik krizi, temelde yüksek enflasyon (%40'a yaklaşan resmi rakamlar, İstanbul Ticaret Odası'na göre ise %40'ın üzerinde), faiz oranlarının %40,5'e ulaşması ve döviz rezervlerindeki erime gibi unsurlardan besleniyor. Küresel faktörler de cabası: Avrupa'daki durgunluk, tekstil ve hazır giyim ihracatını %6,2 daralttı (Ocak-Temmuz 2025 verileri). İçeride ise sıkı para politikası, şirketlerin finansmana erişimini imkansız hale getirdi; kredi maliyetleri Venezuela seviyesinde (dünyada 2. sırada). Bu ortamda, reel sektör çığlık atıyor.
Muhalefet liderleri yaptıkları açıklamalarda "Her gün esnaftan, sanayiciden yüzlerce mesaj geliyor. AKP yönetiminin beceriksiz akıl dışı ekonomi politikaları ekonominin can damarlarını bitme noktasına getirdi. Her gün yüzlerce konkordato ilan ediliyor, iflas eden edene" diyor.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da, "Son bir yılda 1 milyon 136 bin kişi işsiz kaldı. 5.3 milyon kişi iş arıyor, faturasını ödeyemiyor, kirasını ödeyemiyor. Süte, ekmeğe, yumurtaya 3 ayda gelen zam %35!" uyarısında bulundu. Bu açıklamalar, krizin sadece rakam olmadığını, toplumsal bir enkaz yarattığını gösteriyor.
İşten çıkarmalar
İşsizlik, krizin en somut yüzü. Geniş tanımlı işsizlik oranı %29,7'ye ulaştı; her 3 kişiden biri işsiz. Tekstil sektöründe 2025'in ilk yarısında 56 bin kişi işini kaybetti; toplamda 300 bin istihdam kaybı yaşandı. Arçelik gibi devler bile Kocaeli Çayırova fabrikasında toplu işten çıkarmalara gitti.
İflas ve kapanmalar
2025, iflasların yılı olarak anılıyor. Allianz Trade raporu, ticari iflaslarda %20 artış öngörüyor; 2026'ya kadar yüksek seviyeler sürecek. İlk iki ayda konkordato başvuruları %172, iflas kararları %92 arttı; toplam 21.768 esnaf kepenk kapattı. Tekstil'de 2025 başından beri 2.000-3.000 firma kapandı.
Köklü firmalardan gelen peş peşe açıklamalar krizi tetikliyor: Zara, Mango gibi markalara üretim yapan 3F Tekstil, iflas kararı aldı. En büyük inşaat firmalarından biri olan Fi Yapı, Temmuz 2025'te iflas etti. 4,9 milyar dolar borçla varlık satışı ve işten çıkarmalar Zorlu Holding'in gündeminde. GKN Kargo, Galatasaray sponsorluğu nedeniyle konkordato ilan edip iflas etti. CHP'li Gülcan Kış ise 12 Ekim'de, "300 firma konkordato ilan etti. Sanayi çarkı durdu. Üretimi Mısır'a, işsizliği Türkiye'ye ihraç ettik!" açıklamasını yaptı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.