Dinini geçim aracı kılanlar
Resûlullah (s.a.a.) birine bakıp onu sevdiğinde şöyle buyururdu: “İşi var mıdır?” Eğer “yok” derlerse, “gözümden düştü” diye buyururdu. “Neden ya Resûlallah?” dediklerinde ise şöyle buyururdu: “Eğer mü’minin bir işi ve sanatı yoksa dinini geçim aracı kılar”
18.01.2019 00:00:00





Kur'an'da buyurulur ki: "De ki: Rabbim sadece, açık ve gizli fenalıkları, günahı, haksız yere tecavüzü, hakkında hiçbir delil indirmediği şeyi Allah'a ortak koşmanızı, Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (A'raf, 33).
Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur:
"Şüphesiz aziz ve celil olan Allah haram ile beslenen cesede cenneti haram kılmıştır." (Kenz'ul Ummal, 9261).
"İnsanın içine haram bir lokma girerse göklerdeki ve yerdeki tüm melekler ona lanet eder." (Mişkat'ul Envar, 315).
İmam Bâkır (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz her kim haram bir mal edinirse haccı, umresi, sıla-i rahim yapması kabul edilmez. Hatta evlilik ilişkilerini bile etkiler." (Emali et-Tusi, 680/1447).
İmam Kâzım (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Suffe ehli Resûlullah'ın (s.a.a.) misafirleri idi. Onlar ev ve barklarını terk edip Medine'ye hicret etmişlerdi. Resûlullah (s.a.a.) sayıları kırkı bulan Suffe ehline mescidin sofasında yer verdi. Sabah ve akşam yanlarına varıyor onları selamlıyordu. Bir gün sofada oturanların yanına vardı, birinin ayakkabısını yamadığını gördü. Diğeri elbisesini yamıyor, bir grup da elbisesini temizliyordu. Resûlullah (s.a.a.) her gün onlara yaklaşık bir mud (iki avuç dolusu) hurma veriyordu. Onlardan biri kalkarak şöyle dedi: 'Ey Allah'ın Resûlü, bizlere verdiğin hurmalar midemizi yaktı.' Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: 'Bilin ki eğer dünyayı sizlere yiyecek kılabilseydim bunu yapardım. Ama sizlerden benden sonra hayatta kalacak olanlar sabah akşam doyasıya yiyecekler. Sabah bir gömlek, akşam ise ayrı bir gömlek giyecekler. Evlerinizi Kâbe gibi yüksek ve süslü kılacaklar.' Biri kalkarak şöyle dedi: 'Ey Allah'ın Resûlü! Ben o güne iştiyak duyuyorum. O gün ne zaman gelecek?' Resûlullah (s.a.a.), 'Bu zamanınız o zamandan daha hayırlıdır. Siz eğer karınlarınızı helal ile doldurursanız şüphesiz haramla doldurmanız uzak değildir.' (Mustedrek'ul-Vesail, 12/56/13499).
Resûlullah (s.a.a.) birine bakıp onu sevdiğinde şöyle buyururdu: "İşi var mıdır?" Eğer "yok" derlerse, "gözümden düştü" diye buyururdu. "Neden ya Resûlallah?" dediklerinde ise şöyle buyururdu: "Eğer mü'minin bir işi ve sanatı yoksa dinini geçim aracı kılar." (Cami'ul Ahbar, 390/39/1084).
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Ticaretle uğraşın. Zira o sizi insanların elinde olan şeyden ihtiyaçsız kılar. Aziz ve Celil olan Allah doğru iş yapan sanatkâr kulunu sever." (el-Hisal, 621/10).
İmam Sâdık (a.s.) ashabından birinin işini sordu. O, "Fedan olayım, ben ticareti bir kenara bıraktım" deyince "Neden?" diye buyurdu. O, "Ben bu işi (sizin hâkimiyetinizi) bekliyorum" deyince şöyle buyurdu: "Bu sizin için şaşılacak bir durum. Servetiniz yok olacak, ticaretten el çekme. Allah'ın ihsanını ve bereketini ara. İş yerini aç, çalışma ve kazanç tezgahını kur ve Rabbinden rızık taleb et." (Mustedrek'ul Vesail, 13/10/14578). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
OKAN EGESEL
Resûlullah (s.a.a.) şöyle buyurmuştur:
"Şüphesiz aziz ve celil olan Allah haram ile beslenen cesede cenneti haram kılmıştır." (Kenz'ul Ummal, 9261).
"İnsanın içine haram bir lokma girerse göklerdeki ve yerdeki tüm melekler ona lanet eder." (Mişkat'ul Envar, 315).
İmam Bâkır (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz her kim haram bir mal edinirse haccı, umresi, sıla-i rahim yapması kabul edilmez. Hatta evlilik ilişkilerini bile etkiler." (Emali et-Tusi, 680/1447).
İmam Kâzım (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Suffe ehli Resûlullah'ın (s.a.a.) misafirleri idi. Onlar ev ve barklarını terk edip Medine'ye hicret etmişlerdi. Resûlullah (s.a.a.) sayıları kırkı bulan Suffe ehline mescidin sofasında yer verdi. Sabah ve akşam yanlarına varıyor onları selamlıyordu. Bir gün sofada oturanların yanına vardı, birinin ayakkabısını yamadığını gördü. Diğeri elbisesini yamıyor, bir grup da elbisesini temizliyordu. Resûlullah (s.a.a.) her gün onlara yaklaşık bir mud (iki avuç dolusu) hurma veriyordu. Onlardan biri kalkarak şöyle dedi: 'Ey Allah'ın Resûlü, bizlere verdiğin hurmalar midemizi yaktı.' Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: 'Bilin ki eğer dünyayı sizlere yiyecek kılabilseydim bunu yapardım. Ama sizlerden benden sonra hayatta kalacak olanlar sabah akşam doyasıya yiyecekler. Sabah bir gömlek, akşam ise ayrı bir gömlek giyecekler. Evlerinizi Kâbe gibi yüksek ve süslü kılacaklar.' Biri kalkarak şöyle dedi: 'Ey Allah'ın Resûlü! Ben o güne iştiyak duyuyorum. O gün ne zaman gelecek?' Resûlullah (s.a.a.), 'Bu zamanınız o zamandan daha hayırlıdır. Siz eğer karınlarınızı helal ile doldurursanız şüphesiz haramla doldurmanız uzak değildir.' (Mustedrek'ul-Vesail, 12/56/13499).
Resûlullah (s.a.a.) birine bakıp onu sevdiğinde şöyle buyururdu: "İşi var mıdır?" Eğer "yok" derlerse, "gözümden düştü" diye buyururdu. "Neden ya Resûlallah?" dediklerinde ise şöyle buyururdu: "Eğer mü'minin bir işi ve sanatı yoksa dinini geçim aracı kılar." (Cami'ul Ahbar, 390/39/1084).
İmam Ali (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Ticaretle uğraşın. Zira o sizi insanların elinde olan şeyden ihtiyaçsız kılar. Aziz ve Celil olan Allah doğru iş yapan sanatkâr kulunu sever." (el-Hisal, 621/10).
İmam Sâdık (a.s.) ashabından birinin işini sordu. O, "Fedan olayım, ben ticareti bir kenara bıraktım" deyince "Neden?" diye buyurdu. O, "Ben bu işi (sizin hâkimiyetinizi) bekliyorum" deyince şöyle buyurdu: "Bu sizin için şaşılacak bir durum. Servetiniz yok olacak, ticaretten el çekme. Allah'ın ihsanını ve bereketini ara. İş yerini aç, çalışma ve kazanç tezgahını kur ve Rabbinden rızık taleb et." (Mustedrek'ul Vesail, 13/10/14578). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
OKAN EGESEL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.