Her ne kadar 130'un üzerinde üyesi de olsa, karar alma mekanizması G-7'lerin elinde olan DTÖ, global sermaye sahiplerinin "ulus devletlerin gelir ve kaynaklarını sömürmek" için bir maşa vazifesi görmektedir.
Şu anda çıkmaza giren Millenyum raundunda hedef,- Tarımda tam liberilizasyon,- Kamu alımlarına global şirketlerin katılımındaki tüm engellerin kalkması,- Gümrük tarifelerinin kaldırılması ya da sıfıra yaklaştırılması,- Serbest ağaç kesimi,- MAİ'nin devamı olan MFI yani yatırımların çok taraflı kurallara bağlanması, devletlerin global şirketlerin hukuksal alanda oyuncağı haline getirilmesi,- Hizmette tam liberilizasyon? vb. kararların devletlere kabul ettirilmesidir.Bu son rauntla ilgili olarak şunu da ifade etmek gerekir ki, Doha ve Cancun'da yapılan görüşmelerde ABD'nin dayatmalarına karşı Güney ülkelerin direnç koyması ile "son darbe" olacak olan millenyum raundun önü kesilmiş oldu.
Ülkeler, birkaç gelişmiş ülkenin pazarı haline getirildiGATT görüşmeleri ile ilgili söylenecek bir çok detay konu var. Ancak temel çerçeveyi çizdiğimizde görürüz ki; bu süreç neticesinde gelişmekte olan ve geri kalmış ülkeler, birkaç ülkenin pazarı haline getirilmiş, daha da çarpıcı olanı dünyanın tamamı birkaç global firmanın hem pazarı, hem de talan alanı haline getirilmiştir.
En zengin madenlere sahip ülkeler en fakir hale getirildiBulundukları ülkenin halklarına ait olması gereken madenler, bugün global firmaların zenginliklerinin kaynağı haline gelmiştir. En zengin madenlere sahip ülkeler, en fakir ülkeler olarak topraklarındaki bu zenginlikleri işleten global şirketlere "sadece bekçilik" yapmakta, onların işgücü ve güvenlik ihtiyacını karşılamaktadırlar. Gelişmekte olan veya geri kalmış ülkeler, gümrük duvarlarını indirip korumacılıktan ve yerli üretimlerini desteklemekten vazgeçerken; gelişmiş ülkelerin de aynı uygulamaları yapacaklarına dair söz vermelerine rağmen, "tarife dışı engeller" sayesinde korumacılıklarını daha da arttırmışlardır.
Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi /BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş
MİLLİ EKONOMİ MODELİ İÇİN NE DEDİLER
Prof. Dr. F.R. Grabau / Magdeburg Ünv - Almanya:Vatandaşlık Maaşı" projesine Almanya'nın ihtiyacı varProf. Dr. Baş'ın Sosyal Devlet-Milli Devlet tezinde, sosyal devlet projeleri çerçevesinde vatandaşa kaynak aktarılması isteniyor. Bu son derece doğru bir yaklaşımdır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Milli Ekonomi Modeli" tezinde ifade ettiği "belirli bir gelirin altındakilerden vergi alınmaması" formülünü destekliyorum. Prof. Dr. Haydar Baş çarpıcı son eseri, "Sosyal Devlet - Milli Devlet" ile devletlerin dış boyunduruğa girmeden kendi gücüyle nasıl ayakta durabileceğini açık bir şekilde ortaya koymuştur. Almanya için de modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'tan yardım istememiz gerekeceği kanaatindeyim. Özellikle "vatandaşlık maaşı" Alman vatandaşlarının da yarasına merhem olacak ve Almanya'daki tartışmalara ışık tutacaktır. Model, yalnızca Türk vatandaşlarına karşı değil, tüm dünya insanlarına karşı sorumluluk taşıyor. Bu yeni bakış açısını bütün kalbimle destekliyorum. Milli Ekonomi Modeli ve Sosyal Devlet Milli Devlet tezlerinin kimseyi hayal kırıklığına uğratmayacağını düşünüyorum.
Şu anda çıkmaza giren Millenyum raundunda hedef,- Tarımda tam liberilizasyon,- Kamu alımlarına global şirketlerin katılımındaki tüm engellerin kalkması,- Gümrük tarifelerinin kaldırılması ya da sıfıra yaklaştırılması,- Serbest ağaç kesimi,- MAİ'nin devamı olan MFI yani yatırımların çok taraflı kurallara bağlanması, devletlerin global şirketlerin hukuksal alanda oyuncağı haline getirilmesi,- Hizmette tam liberilizasyon? vb. kararların devletlere kabul ettirilmesidir.Bu son rauntla ilgili olarak şunu da ifade etmek gerekir ki, Doha ve Cancun'da yapılan görüşmelerde ABD'nin dayatmalarına karşı Güney ülkelerin direnç koyması ile "son darbe" olacak olan millenyum raundun önü kesilmiş oldu.
Ülkeler, birkaç gelişmiş ülkenin pazarı haline getirildiGATT görüşmeleri ile ilgili söylenecek bir çok detay konu var. Ancak temel çerçeveyi çizdiğimizde görürüz ki; bu süreç neticesinde gelişmekte olan ve geri kalmış ülkeler, birkaç ülkenin pazarı haline getirilmiş, daha da çarpıcı olanı dünyanın tamamı birkaç global firmanın hem pazarı, hem de talan alanı haline getirilmiştir.
En zengin madenlere sahip ülkeler en fakir hale getirildiBulundukları ülkenin halklarına ait olması gereken madenler, bugün global firmaların zenginliklerinin kaynağı haline gelmiştir. En zengin madenlere sahip ülkeler, en fakir ülkeler olarak topraklarındaki bu zenginlikleri işleten global şirketlere "sadece bekçilik" yapmakta, onların işgücü ve güvenlik ihtiyacını karşılamaktadırlar. Gelişmekte olan veya geri kalmış ülkeler, gümrük duvarlarını indirip korumacılıktan ve yerli üretimlerini desteklemekten vazgeçerken; gelişmiş ülkelerin de aynı uygulamaları yapacaklarına dair söz vermelerine rağmen, "tarife dışı engeller" sayesinde korumacılıklarını daha da arttırmışlardır.
Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi /BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş
MİLLİ EKONOMİ MODELİ İÇİN NE DEDİLER
Prof. Dr. F.R. Grabau / Magdeburg Ünv - Almanya:Vatandaşlık Maaşı" projesine Almanya'nın ihtiyacı varProf. Dr. Baş'ın Sosyal Devlet-Milli Devlet tezinde, sosyal devlet projeleri çerçevesinde vatandaşa kaynak aktarılması isteniyor. Bu son derece doğru bir yaklaşımdır. Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Milli Ekonomi Modeli" tezinde ifade ettiği "belirli bir gelirin altındakilerden vergi alınmaması" formülünü destekliyorum. Prof. Dr. Haydar Baş çarpıcı son eseri, "Sosyal Devlet - Milli Devlet" ile devletlerin dış boyunduruğa girmeden kendi gücüyle nasıl ayakta durabileceğini açık bir şekilde ortaya koymuştur. Almanya için de modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'tan yardım istememiz gerekeceği kanaatindeyim. Özellikle "vatandaşlık maaşı" Alman vatandaşlarının da yarasına merhem olacak ve Almanya'daki tartışmalara ışık tutacaktır. Model, yalnızca Türk vatandaşlarına karşı değil, tüm dünya insanlarına karşı sorumluluk taşıyor. Bu yeni bakış açısını bütün kalbimle destekliyorum. Milli Ekonomi Modeli ve Sosyal Devlet Milli Devlet tezlerinin kimseyi hayal kırıklığına uğratmayacağını düşünüyorum.