Prof. Dr. Haydar Baş, "Din Tahripçilerine Kur'an-ı Kerim'in Cevabı" eserinde, Ehl-i Kitabın Kur'an'daki hükmüyle ilgili şu bilgileri veriyor:
"Kur'an'da birçok ayet ehl-i kitabın küfürde olduğunu hatta müşriklerden bile şiddetli olduklarını beyan eder. Bu delillerden bazılarını zikredelim:
"Ehl-i kitaptan ve müşriklerden kafir olanlar kendilerine apaçık delil gelinceye kadar O'na iman edeceklerine dair verdikleri sözden ayrılmadılar. O delil ise, Allah tarafından gönderilen ve hatadan ve şüpheden tertemiz Kur'an sayfalarını okuyan bir peygamberdir. O sayfalarda dosdoğru yazılı hükümler vardır. Kendilerine kitap verilenler, o açık delil kendilerine geldikten sonra ayrılığa düştüler. Hâlbuki onlar bütün bâtıl dinlerden uzaklaşarak ihlas ile Allah'a kulluk etmekten, namazı dosdoğru kılmaktan ve zekatı vermekten başka bir şeyle emrolunmamışlardı. Bu ise doğru dinin ta kendisidir. Kitap ehlinden ve müşriklerden kâfir olanlar, cehennem ateşinde ebedi olarak kalacaklardır. Onlar halkın en şerlileridir." (Beyyine: 1-6).
Hulasatü'l Beyan tefsirinde müfessirlerin görüşleri doğrultusunda meali verilen mezkûr ayetler şöyle açıklanmaktadır: "Bu ayette kafir; iki kısma taksim olunmuştur: Zira, esas itibariyle dünyada mevcut kafirler ya ehl-i kitap veya ehl-i şirk olmak itibariyle ikiden halî değildir. Bazı müfessirin bu ayette "hatta" kelimesi mübalağa içindir dediler. Buna nazaran manayı ayet: 'Ehl-i kitaptan ve ehl-i şirkten bazıları muttasıf oldukları küfürden ayrılmazlar, velevse onlara zahir ve batın beyyine bile gelse yine küfürden vazgeçmez ve ayrılmazlar. Zira küfürleri hasetlerinden naşidir. Binanaleyh; dönmezler, ısrar ederler' demektir. Ehl-i kitap ulemadan olup Resûlullah'ın evsafına kütüb-ü semaviye vasıtasıyla tamamıyla vâkıf olmakla beraber küfretmeleri, kendilerinin dışındakilerin küfürlerine esas olduğu cihetle kütüb-ü semaviye vâkıf olamayan ehl-i şirkin küfründen daha fena olduğuna işaret için bu ayette ehl-i kitap takdim olunmuş ve ehl-i kitapla müşrikler beyninde fark olduğuna işaret için müşrik ehl-i kitap üzerine atfedilmiştir." (Hulasatül Beyan c.15, 16 s.6521, Konyalı Mehmet Vehbi).
Bu izahlardan anlıyoruz ki ehl-i kitap olan Yahudi ve Hıristiyanların küfrü normal müşriklerden daha şiddetli ve daha tehlikelidir. Bunun sebebi şudur: Ehl-i kitaptan olan Yahudi ve Hıristiyanlar birçok hakikatleri bildikleri halde inkâr ediyorlar, saptırıyorlar. Başka bir ifadeyle hakikati gizliyorlar. Hem de gerçeği bildikleri halde, sırf hasetleri ve inatları sebebiyle on u gizliyorlar.
Nitekim aynı tefsirde bu husus şöyle anlatılıyor: "Hâlbuki Resûlullah, nübüvvetini izhar etmeden evvel cümlesi ahir zaman nebisîne imanda müttefiklerdi. Çünkü Cenab-ı Hak Tevrat ve İncil'de Resûlullah'ın evsafını beyan buyurduğundan o beyan olunan evsaf üzere ba'solunacak resulün gerçekten resul olduğuna iman etmişlerken, Resûlullah nübüvvetini izhar edince hasetleri kabararak küfrettikleri gibi kitaplarında zikrolunan evsafı tedbil ve tağyir etmeye kadar cesaret etmişler ve birçok kimselerin dalalet-lerine dahi sebep olmuşlardır. İşte şu tafsilattan anlaşılacağı vech üzere ehl-i kitap küfrü bildikleri halde hasetlerinden neş'et ettiği için müşriklerden daha ziyade zemme şayandırlar." (Hulasatül Beyan c.15, 16, s.6524)
"Hâlbuki onlar bütün dinlerden uzaklaşarak ihlas ile A1lah'a kulluk etmekten, namazı dosdoğru kılmaktan ve zekâtı vermekten başka bir şeyle emrolunmamışlardır. Bu ise doğru dinin ta kendisidir." (Beyyine: 5).
O halde hiç tereddüte, izaha ve yoruma gerek olmadan açıkça anlaşılıyor ki ehl-i kitap küfürdedir; hatta müşriklerden daha tehlikeli ve şiddetlidirler. İnsanlara kötü yolda örnek oluyorlar. İşte ayeti kerime meali: "Kitap ehlinden ve müşriklerden kâfir olanlar, cehennem ateşinde ebedi olarak kalacaklardır. Onlar halkın en şerlileridir." (Beyyine: 6).
Tefsirlerde bu ayetin izahında şöyle deniyor: "Zira bunlar nübüvvet-i Muhammediye'yi hasetlerinden naşi inkarla veyahut puta tapmak suretiyle küfürü ihtiyar edip Cenab-ı Hakkın vermiş olduğu nimetlerin şükrünü terk ettiklerin-den naşi, mahlukat içinde en kötüleridir. Fahri Razi'nin beyanı veçhile ehl-i kitap; hırsızlardan şerlidirler. Zira hırsızların sirkatları dünya metaındadır. Ehl-i kitap ise Resûlullah'ın evsafına müteallik olan ahkâmı Tevrat'tan ve İncil'den sirkat ettiklerinden ahkâmı sirkat, dünya metaını sirkate elbette nispet kabul etmez. Çünkü ahkamı sirkatın cezası ağırdır. Bunlar kutta-ı tariktan (yol kesici eşkıyadan) da şerlidirler. Zira bunlar iman edeceklerin yollarını kestikleri için tarik-i dini kat ettikleri cihetle dünyaya müteallik olan kat-ı tariktan daha eşna (beter ve aşağılık)olduğunda şüphe yoktur." (Hülasatül Beyan c.15-16, s.6528). Yani, ehl-i kitap hak yolun önünü kesiyor ve insanları dalalete sürüklüyorlar. Bunlar normal yol kesicilerden çok daha tehlikelidirler."
(devam edecek…)
Gökhan Demir / diğer yazıları
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-XI / 30.11.2020
- Millî Mücadele’de din adamları-X / 29.11.2020