'Ekmek çarpsın ki…'
'Ekmek Kur'an çarpsın ki…'
Sokakta oyun oynayan çocukların cıvıl cıvıl seslerine kulak verenler, kendilerine göre bu yemin cümlelerini rahatlıkla duyabilirler.
Ekmek çarpar mı, çarparsa nasıl çarpar, ekmeğe çarpılmış olanların en bariz belirtileri nelerdir?
Bu soruların cevabını merak edenler, yirmi yıllık AKP iktidarının elinde adeta oyuncak haline gelmiş, kaynakları kurutulmuş, serveti-sermayesi bir avuç mutlu azınlığa paylaştırılmış, üretimden el çektirildiği için, en temel gıda maddeleri dahi fahiş fiyatlarla ithal edilir hale gelmiş olan Türkiye'nin bugünkü vaziyetine bakabilir.
Ekmekle oynayanların, halkın ekmeği ile oynayanların, milletin ekmek teknelerine göz dikenlerin ve ekmek kapılarını kapatanların, nasıl da 'ekmek çarpmasına' maruz kaldıklarını görüyor ve yaşıyoruz.
Yirmi yıllık tek başlarına iktidarlarında ülkeyi getirip ekmek kuyruklarına mahkum ve de mecbur edenlerin açıklamaları, savunmaları, ileri sürdükleri gerekçeleri 'ekmek çarpmış' insanların beyanlarını andırıyor.
Hiçbir açıklama, savunma ve ileri sürülen gerekçe makul değil, akıl ve mantık kurallarına uygun değil, ayrıca sosyolojik gerçeklerden fersah fersah uzaklarda.
'Ekmek çarpması' tam da bu olsa gerek.
Halkın ekmeği ile oynayanlar, halkın ekmek teknelerini ellerinden alıp ekmek kapılarını kapatanlar, toprağa-tohuma ihanet edenler, akıllara ziyan tohumculuk yasası çıkararak üreticiyi dış mihraklardan gelecek tohumlara mecbur bırakanlar bugün ekmeğe çarpıldılar.
Ne yazık ki yine benim vilayetimin iktidar partisine mensup vekillerinden biri çıkıp; 'Evet, bir takım sıkıntılar var ama, bu sıkıntılar bizim yönetim tarzımızdan kaynaklanmıyor' diyebiliyor.
Tam da 'ekmeğin çarptığı' bir insandan ancak sadır olabilecek bir cümle.
Eğer sizin yönetim tarzınızdan kaynaklanmıyorsa o zaman yönetememe tarzınızdan kaynaklanıyor demek değil midir?
Pardon siz, yirmi yıldan beri ülkeyi yönetmekte olan iktidar partisinin vekili değil misiniz?
Akaryakıt zamlarından ötürü benzin istasyonlarında oluşan kuyrukları, zamlara değil de ülkedeki araba fazlalığına bağlamıştınız ya, o cümleniz dahi 'ekmek çarpmasına' maruz kalmış bir kişinin ağzından çıkabilecek bir cümle idi.
Herhalde, 'ekmek çarpması' bu olsa gerek.
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024