Öyle bir seçim geçirdik ki kazanan, kaybeden birbirine karıştı. Fikren çürümüş olan partilerin mecliste olmaları hiçbir şey ifade etmiyor. Meclise giren partilerin hepsi ABD eksenlidir. Aralarındaki kısır çekişme bir zaman devam edecektir. Fakat belli bir sürede kurulamayacak olan hükümet erken seçim kararı alır ise, bu durum da çiçeği burnunda taze milletvekillerinin işine gelmeyecektir. Elbette son söz meclise girmelerine icazet aldıkları okyanus ötesinden gelecektir, bakalım bekleyip göreceğiz. Burada şunu ifade etmek isterim ki, bu seçimlerin mağlubu elbette millet olmuştur. Planı programı olmayan sosyal meselelerde hiçbir projesi olmayan partileri meclise taşıdılar. Kaynaklarımızın bir bir ellerimizden çıkarılmasına prim veren milletimiz, aslında çıkmazların-problemlerin tek müsebbibidir.Ortadoğu'da oynanan oyunların ardı arkası kesilmezken sıranın bize gelmesini görmezden gelen halkımız adeta yanlış doktor yanlış reçete seçmiştir. Bu da doğal olarak hastalığın iyileşmesini sağlamayacak, daha da vahim netice almasını sağlayacaktır.Dış destekli 3. köprü vb. yatırımların durması ülkemize güvensizliğin farklı bir göstergesidir.AKP ile koalisyon yapması beklenen MHP ya da CHP ciddi taban kaybına uğrayacaklardır. Milli birlik ve beraberliği dış eksenli partilerin sağlaması mümkün değildir. Kendi projesi ve kaynağı olmayan siyasilerden bir çıkış yolu beklemek abesle iştigaldir.Milletimiz eğer doğru seçim yapabilme basiretini gösterebilse idi madenlerimiz karşılığında basılacak para ile ülkemiz taze kan ile kendine gelecekti.Kendi ayağına sıkan acemi asker gibi milletçe yapılan yanlışın neticeleri bir zaman daha yaşanacağa benziyor. Bu zaman zarfında milletimiz özgüvenini kazanıp kendinden olanları görürse ne ala. Aksi durumda, koca bir milletin tarih sahnesinden silinmesi demektir.Türk Milletinin atasözü geleneğimiz vardır. "Kendi düşen ağlamaz." Bundan dolayı maalesef halkımız kendilerini yönetecek idarecileri şikayet etme haklarını sandıkta kullandılar. O yüzden "başa gelen çekilir" atasözümüz bu hale uygun gibi.
H. İbrahim TALAY / diğer yazıları
- Kısır politika ve milli siyaset / 31.05.2020
- Asıl zavallı kim? / 22.05.2020
- İstikamet / 08.05.2020
- Sahte kahramanlar / 28.04.2020
- Şehr-i emin ve liyakat / 04.02.2019
- Suç, ceza ve adalet / 20.01.2019
- Çözümün adresi belli / 08.05.2018
- Tren gecikmez raydan çıkar / 05.05.2018
- Kul hakkı ve Milli Ekonomi Modeli / 28.04.2018
- Yağmur duası ve Milli Ekonomi Modeli / 27.02.2018
- Asıl zavallı kim? / 22.05.2020
- İstikamet / 08.05.2020
- Sahte kahramanlar / 28.04.2020
- Şehr-i emin ve liyakat / 04.02.2019
- Suç, ceza ve adalet / 20.01.2019
- Çözümün adresi belli / 08.05.2018
- Tren gecikmez raydan çıkar / 05.05.2018
- Kul hakkı ve Milli Ekonomi Modeli / 28.04.2018
- Yağmur duası ve Milli Ekonomi Modeli / 27.02.2018