Şampiyonluk yarışındaki Fenerbahçe'ye bir darbe de Eyüpspor'dan. Fenerbahçe ve Eyüpspor 1-1 berabere kaldı.
Karşılaşmanın ilk 70 dakikasında her iki takımın da taraftarlarını uyuttuğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Uzatmalar dahil son 27 dakika ise heyecanlı ve oldukça yüksek tempoda geçti.
Bu anlamda son bölümle ilk 70 dakikalık bölüm çok ciddi tezat oluşturdular.
Karşılaşmanın ilk yarısını değerlendirirsek belli başlı şu olguların öne çıktığını görebiliriz.
Fenerbahçe'nin sağ tarafı bu devre boyunca çalışmadı.
Fenerbahçe sadece soldan onda da Kostic ağırlıklı olarak hücum etti.
Gelin görün ki Kostic bütün çabasına rağmen oyunu iyi organize edemedi.
Sadece orta yaparak tehdit oluşturmaya çalıştı ama bu ortalar da cılız ve etkisizdi.
Amrabat, Fred ve Szymanski yokları oynadılar.
İlk yarının ortalarından itibaren Amrabat devreye girdiyse de sadece sol tarafa çalıştı ve onun dışında yan pas vermekten başka bir şey yapmadı.
İlk yarının genelinde tempo maalesef çok düşüktü. Daha çok topla oynar gözüken taraf Fenerbahçe idi.
Ne var ki ilk golü bulan taraf Eyüpspor oldu.
Oyunun bir anda hızlandığı bu pozisyonda Eyüp'ün golü güzel bir organize hücum idi.
Golden sonra da Fenerbahçe düşük tempoda oynamaya devam etti.
Göze çarpan bir diğer olgu da Fenerbahçe'nin topla daha çok oynamasına rağmen tempoyu bir türlü yükseltememesiydi.
Fakat her şeye rağmen Kostic'in çabaları 45+4'te karşılığını verdi ve nihayet o kanattan gelen bir hücum En-Nesyri'nin golü ile sonuçlandı.
Eyüpspor'da Mame Thiam'ın çok tehditkâr bir oyuncu olduğunu rahatlıkla iddia edebilriz.
Bu yarıda kendime şu soruyu sormadan edemedim.
Acaba Fenerbahçeli futbolcular şampiyonluk mücadelesi mi veriyorlar yoksa herhangi bir iddiaları olmayan bir karşılaşmaya çıkmışlardı da biz mi yanlış bilgiye sahibiz.
Bakın 40. dakikada Fenerbahçe adına sol taraftan hücum eden Tadic'e bir ikili sıkıştırma yapıldı.
İki kişi arasında topu kaybetmemek için mücadele eden Tadic'in en yakınındaki arkadaşı Kostic öylece durup bizim gibi aksiyonu seyrediyordu.
Bu kadar zayıf bir yardımlaşmanın olduğu takım nasıl şampiyonluk yarışında başarılı olacak ben bir cevap bulamıyorum doğrusu.
Keza 14'te kendisine atılan bir pasın önünden öylece geçip gitmesini seyreden Szymanski'ye ne demeli.
Karşılaşmanın ikinci yarısına gelirsek şunları yazabiliriz.
53 ve 64'te Fenerbahçe ciddi anlamda gol olabilecek pozisyonları değerlendiremedi.
Karşılaşma da zaten fiilen 64'teki bu pozisyondan sonra başladı.
İki takım da karşılaşmayı hızlandırdılar. Fenerbahçe'de bu dakikalarda Fred göze batmaya başladı.
Gelin görün ki Fred'in çabası çok anlamlı değildi.
Zira Fred daha çok anlamsız koşular ile bir sağa bir sola gidip durdu. Oyunu organize edemedi.
Bu dakikalarda Fenerbahçeli Amrabat sahada fiziken mevcut ama ruhen ve düşünce olarak mevcut değildi.
Ben bunda Fred'in savruk oyununun etkili olduğunu düşünüyorum.
Zaten temposu düşük bir oyuncu olan Amrabat bir de Fred'in orta sahada anlamı olmayan koşuları ile iyice oyundan düştü.
Kanımca Mourinho 82'de bu durumu görüp Fred'i oyundan aldı. Amacı oyunu Amrabat'ın daha rahat kurgulayabileceği hâle getirmekti.
Geçen hafta oyuncusunu tanımamakla eleştirdiğim Jose Mourinho'nun bu hamlesi akıl dolu idi. Ne var ki maç Fenerbahçe'ye dönmedi.
Amrabat, Fred çıktıktan sonra daha çok topla buluşmuş olsa da gününde değildi ve oyunu iyi organize edemedi.
Üstelik orta sahada hızlı oyunda hızlı oynayabilecek adamını da çıkardığı için son dakikalarda net pozisyonları bulan taraf Eyüpspor oldu.
Bu pozisyonlardan birini golle sonuçlandırmayan Eyüpspor galibiyeti kaçıran taraf idi.
Yani işin açıkçası Fenerbahçe şu tezatı yaşadı. Hızlı oyuncusu var ama oyunu organize edemiyor ve de oyunu organize eden adamı ise hızlı oynayamıyor.
Sonuç bir maçta daha puan kaybı.
Fenerbahçe, Galatasaray'ın Kayseri'de hata yapmasını beklemek durumda kalacak.
Fakat maalesef Fenerbahçe adına ümitli olmak için çok neden yok.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Fenerbahçe Galatasaray'ı örnek almalı / 01.06.2025
- Ali Koç Galatasaray'ın şampiyon olacağını biliyordu / 26.05.2025
- Kolay elde edilecek bir başarı değil / 19.05.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Ali Koç Galatasaray'ın şampiyon olacağını biliyordu / 26.05.2025
- Kolay elde edilecek bir başarı değil / 19.05.2025
- Kupada da hata yok / 14.05.2025
- Galatasaray istediğini aldı / 11.05.2025
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025