Evet sevgili okuyucular bir sezonu daha tamamladık.
Fakat bir sezonu daha tamamlamak futbolda gündemin de sonunun geldiği anlamına gelmiyor.
Bu sezonun ardından da Fenerbahçe'de kazan kaynıyor. Malum Fenerbahçe ligi ikinci bitirdi. Ayrıca bir de Türkiye Kupası şampiyonu oldu.
Gel gör ki Fenerbahçe kamuoyu için bunlar bir başarı değil.
Taraftarın başarı için tek ölçütü var. O da şampiyonluk.
Düşünün bir kere takımın başında Jesus gibi dünya çapında bir adam var ama o bile dayanamadı ve bir sezonda gitti.
Aslına bakarsanız belki de fazla bile dayandı. Daha önce ipini çekerlerdi bile.
Neyse şimdi Fenerbahçe'de gündem hoca. Kimlerin adı geçmiyor ki.
Sergen Yalçın, Montella, Abdullah Avcı. Asıl konuya girmeden önce bu hoca işinde ben olsam Montella'yı tercih ederim. Onu da söylemek istedim.
Şimdi bunlar arasında bir isim var ki Fenerbahçe için çok tartışmalı olur. O isim Abdullah Avcı.
Ben hemen belirteyim ki Avcı ile Fenerbahçe'nin kimyası uyuşmaz. Fakat basında yazılanlara göre Ali Koç daha ilk başkanlığından beri Avcı'ya sıcak bakıyor.
Gene basında belirtildiğine göre camiada pek de o kadar olumlu yaklaşılan bir isim değil. Kanımca camia oldukça haklı.
Sayın Avcı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yakın bir isim ve öteden beri özellikle Fenerbahçe taraftarı ile Erdoğan'ın yıldızının barışmadığı bir gerçek.
Geçtiğimiz cuma günü Abdullah Avcı konusu ile de bağlantılı olduğunu düşündüğüm önemli bir gelişme oldu.
Sayın Aziz Yıldırım asıl hedefi sayın Ali Koç olan ama aslında dolaylı yoldan Avcı'ya tavır olan açıklamalarda bulundu.
Şimdi diyeceksiniz ki biz açıklamaları okuduk ama Avcı'ya yönelik bir ifade göremedik. Haklısınız öyle bir ifade yok.
Ancak bu Ali Koç'a olduğu kadar Ali Koç'un tercih ettiği Avcı'ya da net bir tepki.
Avcı'yı isteyen kim Ali Koç. Onu istemeyen kim camia ve taraftar.
Peki derhal seçime gidin diyen kim Aziz Yıldırım. Bu her şeyi anlatıyor.
Burada Aziz Yıldırım taraftarın ve camianın bir nevi sözcüsü. Aziz Yıldırım bunu çok güzel bir sloganla ortaya koydu. Fenerbahçe halkındır. Kişilerin değil.
Zira Avcı'nın teknik direktörlüğü bir teknik direktörlükten fazlası. Kulübün anahtarlarının Erdoğan'a teslim edilmesi demek.
Bu gerçekten bir spor kulübü için hiç de hoş karşılanmayacak bir durum. Zira sporla siyasetin iç içe geçmesinden başka bir şey değil.
Önümüzdeki günler Fenerbahçe için çok şeye gebe. Her an her şey olabilir. Gelişmeleri birlikte takip edeceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Kafa karışıklığı ve dağılan ümitler / 05.05.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Şampiyonluk şarkıları / 04.05.2025
- Hepsi iki kişilik oynadı / 28.04.2025
- Bir ihtimal daha var / 27.04.2025
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025