Allah insanı yarattı. Dileği için yarattı. Var olma hakkı olmadığı hâlde yaratılmış olan beşerin, hiçbir şekilde O'na hesap sorma hakkı olamaz.
Allah ne murat ettiyse elbet oldu. Muradını gerçekleştirememek bir acziyetin nihayetidir; hâlbuki Allah, güç ve kudret diye bildiğimiz her şeyi de yaratmış olan ve sonu, hududu olmaksızın güç ve kudret sahibi olandır.
Allah, kendinin bilinmesini, kendine varılmasını murat etti. İnsanları, "imtihan etmek" için gönderdiği sınav sahnesinde elbet O'na götürecek, vardıracak bir yol da yarattı. O yol, dindir.
Allah'ın günah olmasını dilediği şey yasaktır; Bana böylece varırsınız diye dilediği de O'na vardıracak olandır.
O, öylesi büyüktür ki; büyüklüğü için ne kadar -milyon sayfa tutsun dilerseniz- övgü getirsek, vasfa gayret etsek; o kadar eksik ve az kalır.
Elbette Allah, tüm kullarına hesap sorma gücüne de sahip; kimse hesaptan kaçamayacak.
Şimdi hakikat böyleyken; nasıl bebek katleden "padişahlarımızı" aklayabilirsiniz?
Allah'tan büyük müyüz ki, Allah'ın hesap soracağım dediğini hesaptan kaçırabilelim?
Allah mı büyük, "padişahlarımız" mı?
Devlet için katliam meşru ise; Firavun günah etmemiş midir?
Akletmeye ermemiş, sorumlu tutulmayacak "çocuk" katletmek, meşru ise; İslam, niçin kız çocuklarını diri diri toprağa gömmeği "cahiliye" eylemi kabul ediyor?
Halifeymiş!
Osmanlı, hilafeti, kılıçla almadı mı?
Bu mu yani, Allah'ın seçme metodu? Yani O, Peygamberi öldüren peygamber olur mu diyor; yoksa cehennemin dibine girer mi diyor?
Allah'a haleflik (temsilcilik) iddiasında bulunan "halifelerimiz", taht aşkından ve kahinlerin lafına uyarak bebek öldürerek emin olun ki ancak, Firavun'un halifesi olurlar.
Bu din, çobana başka, padişaha başka inmedi!
Şayet dilimizde, bebek öldürene, "katilden", "caniden" daha yaraşır bir sıfat varsa deyin, onu söyleyelim; ama yok!
Bir kulu nahak yere katleden ebedî cehennemlik buyruluyor. Ve zulme karşı çıkmamak kabul etmek; kabul etmekse ortak olmaktır.
Bebek katillerine ortak olup da ebedî hayatınızı mahvetmeyin!
Allah ne murat ettiyse elbet oldu. Muradını gerçekleştirememek bir acziyetin nihayetidir; hâlbuki Allah, güç ve kudret diye bildiğimiz her şeyi de yaratmış olan ve sonu, hududu olmaksızın güç ve kudret sahibi olandır.
Allah, kendinin bilinmesini, kendine varılmasını murat etti. İnsanları, "imtihan etmek" için gönderdiği sınav sahnesinde elbet O'na götürecek, vardıracak bir yol da yarattı. O yol, dindir.
Allah'ın günah olmasını dilediği şey yasaktır; Bana böylece varırsınız diye dilediği de O'na vardıracak olandır.
O, öylesi büyüktür ki; büyüklüğü için ne kadar -milyon sayfa tutsun dilerseniz- övgü getirsek, vasfa gayret etsek; o kadar eksik ve az kalır.
Elbette Allah, tüm kullarına hesap sorma gücüne de sahip; kimse hesaptan kaçamayacak.
Şimdi hakikat böyleyken; nasıl bebek katleden "padişahlarımızı" aklayabilirsiniz?
Allah'tan büyük müyüz ki, Allah'ın hesap soracağım dediğini hesaptan kaçırabilelim?
Allah mı büyük, "padişahlarımız" mı?
Devlet için katliam meşru ise; Firavun günah etmemiş midir?
Akletmeye ermemiş, sorumlu tutulmayacak "çocuk" katletmek, meşru ise; İslam, niçin kız çocuklarını diri diri toprağa gömmeği "cahiliye" eylemi kabul ediyor?
Halifeymiş!
Osmanlı, hilafeti, kılıçla almadı mı?
Bu mu yani, Allah'ın seçme metodu? Yani O, Peygamberi öldüren peygamber olur mu diyor; yoksa cehennemin dibine girer mi diyor?
Allah'a haleflik (temsilcilik) iddiasında bulunan "halifelerimiz", taht aşkından ve kahinlerin lafına uyarak bebek öldürerek emin olun ki ancak, Firavun'un halifesi olurlar.
Bu din, çobana başka, padişaha başka inmedi!
Şayet dilimizde, bebek öldürene, "katilden", "caniden" daha yaraşır bir sıfat varsa deyin, onu söyleyelim; ama yok!
Bir kulu nahak yere katleden ebedî cehennemlik buyruluyor. Ve zulme karşı çıkmamak kabul etmek; kabul etmekse ortak olmaktır.
Bebek katillerine ortak olup da ebedî hayatınızı mahvetmeyin!
Hüseyin Taşkın / diğer yazıları
- Ölenden borç var doğana borç kalıyor / 08.06.2019
- Eğer başarı aranıyorsa / 10.04.2019
- Enflasyonu da bilmiyorsunuz ki! / 15.03.2019
- Büyük devrim / 14.03.2019
- Çözüm sahibi olmak / 05.03.2019
- Taklit edilmeye çalışılan parti BTP / 26.02.2019
- Hepimiz orada olmak durumundayız / 20.01.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a kim tuzak kurar? / 15.01.2019
- Yarın değil, bugün / 25.12.2018
- Ata’ya vefa borcumuz var / 23.10.2018
- Eğer başarı aranıyorsa / 10.04.2019
- Enflasyonu da bilmiyorsunuz ki! / 15.03.2019
- Büyük devrim / 14.03.2019
- Çözüm sahibi olmak / 05.03.2019
- Taklit edilmeye çalışılan parti BTP / 26.02.2019
- Hepimiz orada olmak durumundayız / 20.01.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a kim tuzak kurar? / 15.01.2019
- Yarın değil, bugün / 25.12.2018
- Ata’ya vefa borcumuz var / 23.10.2018