Gençlerimizi neden sınavlara sokuyoruz?

Okulların kapanmasına az bir zaman kaldı, öğrencileri tam bir sınav maratonu bekliyor.6, 7 ve 8'inci sınıflar için SBS'ler ve lise son sınıf öğrencileri için 14 Haziran'da da ÖSS sınavı?Öğrenciler heyecanlı, veliler daha heyecanlı?Heyecanlılar ama gerek sınava girecek öğrencilerimizde gerekse hayatın bu zorlu dönemecini aşarak üniversitede okuyan gençlerimizde ortak bir duygu hakim: Gelecek endişesi ve umutsuzluk.Hayat şartları gittikçe daha da daralıyor ve artık üniversite bitirmek de pek bir fayda sağlamıyor.Üniversiteli işsizler katlanarak artıyor.Öyle ya, sağlıklı bir büyüme olmazsa, dış talep bizle pek alakalı değil ama en azından iç talepte canlanma oluşturacak projeler hayata geçirilmezse, fabrikalar bir bir kapanırsa, araştırmaya geliştirmeye kaynak aktarılmazsa, ülkemiz maden ve enerji kaynağı zengini iken, bizde olanları dışarıdan ithal etmeye devam edersek, kendi değerlerimizi ise ham halde, hatta arazi olarak yabancılara peşkeş çekersek? elbette ki yeni istihdam alanları oluşmaz.Mühendislere ihtiyaç duyulmaz, yöneticilere, eğitimcilere, doktorlara ihtiyaç duyulmaz.Üniversitelilerine bile iş bulamayan bir ekonomi yönetiminin genel işsizliğe çözüm bulması ise asla mümkün değildir.Şimdi öğrenciler mühendis olmak istiyor, ama mevcut mühendisler iş bulamıyor.Öğrenciler öğretmen olmak istiyor, ama mevcut öğretmenler hala kadro bekliyor.Öğrenciler doktor olmak istiyor, ama mevcut doktorların gelecek endişesi var.Hangi meslek grubu olursa olsun, insanların, sürekli daralan ve maalesef ekonomi yönetiminin hala bu gerçeği kabul etmediği bir ülkede gelecek endişesi yaşaması gayet doğaldır.Eğer bir ülkede okumayla, çalışmayla, alınteri dökmeyle kazanma yolları kapalıysa, siyasilere yakınlıkla, yabancılara taşeronlukla yüksek gelir elde etme yolları ise sonuna kadar açıksa o ülkenin vay haline?Bu şekilde olup da, tarih olmuş, bugün esamesi okunmayan birçok ülke, millet vardır.Ülkelerin bir ideali olacak ki, yeni yetişen nesillerine eğitimle bu ideali aşılayabilsin.Yaptığımız şey sadece taşeronluksa,  birilerine şirin gözükmek için bütün değerlerimizi rafa koymaksa, gelecekte sömürge devlet olma dışında başka bir neticeyle karşılaşmayız.Bu anlayışın oluşturduğu bir eğitimle yetişen gençliğimizin bugünden daha iyi bir noktaya gelmesi mümkün olamaz."ABD, İngiltere, Almanya, Rusya daha iyi yapar, biz bir şey yapamayız" gibi milli güvenden yoksun bir anlayışla yetiştirilen gençler, modern bir köleliğin kıskacına itilmiş olur.Bu gençler milleti adına üretmez, icat etmez, milletinin kimliğini taşımaktan ar eder, emaneti devraldığı zaman ülkeyi daha karanlık bir vadiye sürükler.Artık ayıkmalıyız. Milli bir devlet anlayışına sahip olmadığımız müddetçe karanlık bulutlar üzerimizden ayrılmayacaktır.Gelecek konusunda hiçbir umudu kalmamış bir gençliği sınav üstüne sınava sokmanın hiçbir mantığı yoktur.Önce büyükler olarak bizler, tarihi bir karar alarak milli ve bağımsız bir çizgiyi benimsemeli, ülkemizi her konuda şaha kaldırmalıyız. Önce asıl sınavı biz büyükler geçmeliyiz.Ki böylece onları sınavlarla yarışa sokma hakkını elde edebilelim.Hayırlı bir gelecek sunamadığımız gençlerimizi neden sınavlarla yoruyoruz?